Nun, Kaleme ve eli kalem tutanların yazdıklarına veyazacaklarına yemin olsun. (Kalem/1)
Kalem; her çağın, her asrın, her devrin kapılarını açan enetkin silahı!... Kalem sahipleri bazen de, kan dökmeden, gözyaşı akıtmadan veacıtmadan; yaşadıkları topluma ve ülkesine zafer kapılarını açabilen kılıçsızkahramanlar…
“Karanlıkları devirmek ve aydınlık bir çağın kapılarınıaçmak için en mükemmel silah: Kalem. Sözle, yazıyla kazanılmayacak savaş yok…Kalem sahiplerine düşen ilk vazife: Telaş etmemek, öfkelenmemek, kinkışkırtıcısı olmamak. Halkı okumaya, düşünmeye, sevmeye alıştırmak. Bir kılıcınkazandığı zaferi, başka bir kılıç yok edebilir. Kalemle yapılan fetihler,tarihe mal olur, tarihe, yani ebediyete.” Diye açıklar, Cemil Meriç, kalemin vekalem sahiplerinin görevini!.
Seyyid Kutub, kalem sahiplerinin çok şey yapabileceklerinider ve, karşılığında bedel ödenmesinin kaçınılmaz olacağının da altını çizer.Kalem; en zor zamanlarımızda, içimizde birikmiş olan his ve duygularımızı ifadeetmek için başvurduğumuz en yakın yarenimiz. Bazen de, en meşum rakiplerimizialt etmek için imdadımıza yetişen bir pehlivan, kahraman, bahadır ve cenkçiyakınımız…
Kalem, olmasaydı eğer; birçok gerçek bilinmez ve meçhulolurdu. Kalem ve satırlar!... Yemine öncü, iki Kur’an’i gerçek, hakikat…İnsanlık tarih boyunca, her şey, bir anlamda kalemin mürekkebine borçludur.Nasıl mı? Kalem yaratılmasaydı, yazı olur muydu; yazı olmasaydı bu gün elimizinaltında, tefsir, hadis, siyer, tarih, fıkıh vs. gibi hayati konuları ihtivaeden bilgi hazineleri olur muydu?.
Onun için kalemin gücü, birçok alanda; kılıcın, tankın,topun ve birçok savaş ekipmanından daha etkili, daha iş görür ve dahayönlendirici… Bazen, anlık bir ilham gelir kalbimize, hemen uzatırız elimizikaleme ve kâğıda; kalıcı olsun satırlarda diye yazarız onu! Unutamamak gerekirki, kalem iki alanlı olarak kullanılır. Biri hak, diğeri batıl… İman sahibibilginler, aydınlar, şairler, ve diğer alanlarda bilgi deruhte etmiş olansahibi efkar zevat; kalemlerini sadece ve sadece, haktan yana kullanırlar.Diğerleri ise tam aksine!.
Kalem, mürekkep ve satırlar… Mecazen, kılıç, savaş ve zafer…Dost, arkadaş ve kılavuz!. Kalem sahipleri ise; kalemlerini kullanırken;kinden, nefretten, ötekileştirmekten, korkutmaktan, kargaşa ortamıoluşturmaktan kaçınmalı ve hakkı, gerçeği, iyiyi, doğruyu teşvik etmeliler…Hayatımı iki kelime hülasa eder der Cemil Meriç: “Öğrenmek ve öğretmek… Yaniönce kalemle öğrenmek; sonra da öğrendiklerini başkalarına aktarmak veyaöğretmek.
Ben âcizane, otuz küsur yıldan bu güne, ömrümün birçoğunukitaplarla; yazı yazmakla ve düşünmekle geçirdim. Bunca kitap kalabalığındaelde ettiğim tek sermayem: Edebi öğrenmek oldu. Kendini tanıyan Rabbini tanır,kaidesi; bir anlamda “oku” maya ve dolayısıyla kaleme çıkmaktadır nihayet… İştetüm acemiliğimle birlikte, hayatın bunca zorluklarına ve çekilmezlerine rağmen;hiçbir zaman, hiçbir gün kalemden ve ak sayfalardan ayrı kalmayı ve yaşamayıdüşünmedim, hata onlardan ayrılmayı ölümle eş değer bulduğum çok anlarım bileolmuştur.
Evet, kalemin gücü diye isimlendirdiğim yazımı; bir ömürboyu uğrunda, değer harcadığım, harcandığım ve birçok kere yalnızlığa terkedildiğim bunca gerçeklerin; sadece kalemden ayrılmayışımdan kaynaklandığınıanlatmak içindir. Çoğu kere gerçeği haykırdığım ortamlarda sadece karşılığındabulduğum tek şey: terk edilişim… Kalemin yareni olan hiçbir kimse yoktur ki, enyakınından darbe yememiş olsun!.. Evet, “Nun, Kaleme ve eli kalem tutanların yazdıklarınave yazacaklarına yemin olsun.” (Kalem/1) ki, kalemimizi sadece ve sadece; hakve hakikat için kullanacağız. Saray sultanlarına yaranmak ve eşik kırıntılarıseviyesizliğine düşenlere inat; biz kalemlerimizin ucundan, her şeye rağmen güldestelerini dağıtacağız dünyaya!.. Ki, bizi öldürmeye gelenler dahi, bizdedirilsinler diye. Selam ve dua ile.
Daha fazla gösterilecek yazı bulunamadı!
Tekrar deneyiniz.
0 Yorum