“Andolsunki sizi biraz korku ve açlık; mallardan, canlardan ve ürünlerden biraz azaltma(fakirlik) ile deneriz. (Ey peygamber!) Sabredenleri müjdele! (Bakara/155) Buayeti kerime, Kur’an mesajının evrensellik hükmü açısından; kıyamete kadargelecek olan Müslüman nesiller için nice nice dersler ve hakikatleriçermektedir. Ki, bu derslerin belki de en önemlisi; sabra yapılan vurgudur…Her şeye karşı sabır… Ya Sabır… Allah Sabredenlerle beraberdir…
SABIR: “Aziz ramazan ayının maneviikliminden nasiplenmek isteyen her Müminin; Sabır sınavını çok iyi vermesigerekmektedir… Çünkü, Ramazan günlerinde oruçlu olan insanın; açlık, susuzlukve yorgunlukgibi etkenlerin insan bedenine vermiş olduğu bazı zaafların olmasımuhakkaktır.. Mesela, açlık ve susuzluğun, insan bedeni üzerinde meydanagetirmesi muhtemel olan, kızgınlık, gerginlik, oto kontrolsüzlük gibi, insanınmaneviyatına zarar verecek olan bu tür saldırılara karşı, oruçlunun sabırla kendisinimuhafaza etmesi lazımdır…
Bunun da engüzel yolu, hiç şüphesiz oruçlu insanın çok sabırlı ve metanetli olmasındangeçer… Sabır, bir kalkandır; insana dışarından gelecek olan her türlü taarruzve saldırılara karşı koruyan bir zırhtır kimi zaman! Sabırsız olan insan,dünyevi hiçbir meslekte başarılı olamayacağı gibi; insanın, manevi duygularını yitirmesinede sebebiyet veren sabırsızlık da insanı nedametlere sürükler çoğu zaman… Onuniçin sabır, acı olsa da; meyvesinin tatlı, yani sonucunun selamet ve esenlikolacağını söylemiş ecdadımız…
Bumünasebetle, Şehr-i Ramazan medresesinin ilk dersi; Sabır olsun istedik…Hakikatten, sabırlı olmayan bir insanın; sahura kalkabilmesi, sabahtan akşamakadar, yemeden içmeden, durabilmesi gerçekten çok zordur?Çünkü,Allah’a iman etmiş olan Müminlerin tekdayanakları, Rabbine olan iman vegüvenleri olduğu için; onlar tüm sıkıntı ve zorluklara karşı sabır vemetanetler durabilmektedirler… Allah’a güvenip dayanan kul, her müşkülat vezorluğun üstesinden rahatlıkla gelebilir…
“Muhbir-i sadık, bilgi ve anlayış RehberiEfendiler efendisi (s.a.v)’in: “Hiç kimseye Sabırdan daha hayırlı bir mükâfatverilmemiştir.” (Müslüm)Kavl-i Şerifi, Ümmetine hem sabırlı olmaya teşviketmek,hem de sabrı öğretmek içindir…Her zaman sabır ama, özellikle aziz Ramazangünlerinde, müminlerin sabırlı olmaları daha elzemdir. Hiçbir kimsenin gönlünükırmamaya, hiç kimseyi incitmemeye, kötü söz söylememeye ve gelişi güzelinsanlarla uğraşmaktan; tartışmaktan ve orucun maneviyatına zarar verecek olandavranışlardan özellikle uzak durmaları lazımdır…
Evet, Sabır sahibi olamayan bir Mümin, kalpgönül kırmaktan, insanı üzmekten, bazen hem kendine hem de başkasına zararvermekten kendini alıkoymaz hale gelir ki; bunun tek kontrol noktası iseSabırlı olmayı öğrenmek, gerekirse sabrı tüm acılığıyla yudum yudumyudumlayabilmelidir… Zaten, Mümin kendisine isabet eden her hangi bir zorluk vemusibet anında, göstermiş olacağı sabır ve metaneti; onun sabır konusundakisınavının kabulüne işarettir… Yoksa ufak veya sarsan bir musibetin isabetianında, hemen isyan etmesi, sınırı aşması, kızıp köpürmesinden sonra; sükûnethalinde göstereceği sabrı,belki de hiçbir işe yaramayacaktır…
Ancak, her haline gıpta edilen Müminindurumu ne kadar güzeldir. Zira, Hayat Rehberimiz Hz. Muhammed (s.a.v)’in:“Müminin her şeyi hayırdır. Böyle bir özellik yalnız Müminde vardır. Şöyle ki:“Sevindirici bir işle karşılaşınca şükreder, o iş kendisi için hayırlı olur.Başına bir bela (musibet) gelecek olsa sabreder, bu da kendisi için hayırlıolur.” (Müslim/Zühd) buyruğu; ümmetinin sabır konusunda alacağı en güzelörneklerinden sadece bir tanesidir!
Hakikaten, şu yeryüzü coğrafyaya ayakbasmış nice Enbiya, Evliya ve Asfiya-i kiramın tümünün; öncelikli olarak sabırsınavına tabi tutulduklarına şahit olmaktayız. Şöyle ki, tüm peygamberler (hepsinesalat-ü selam olsun); önce kendi kavimleri tarafından zulme uğramışlar, enyakın destekçilerini kaybetmiş ve öyle zamanlar olmuş ki, yalnız kalmışlardır.Ama onlar asla pes etmemiş, ümitlerini kaybetmemiş, kendilerine gelen bela vemusibetlere karşı sabır kalkanıyla; karşı durmuş ve sonunda Allah’ın izniinayetiyle başarmışlardır… Ve sonra, onların ardından gelen kutlu yolunyolcuları olan, İslam davasının nadide davetçileri, tebliğcileri ve İslamdavasını bazen kalemlerini kılıç yaparak savunan Âlimlerin birçoğu; sabırlabedel ödedikten sonra, başarmış ve artlarından gelecek olan nesillere iyi birçığır ve örnek yaşam mücadelesi şeklini bırakmışlardır… Sabır öyle birservettir ki, sahip olmayı başarabilene ne mutlu. Hepimize sabır sınavından başarılartemenni ederim! 17 Mayıs 2018.
Daha fazla gösterilecek yazı bulunamadı!
Tekrar deneyiniz.
0 Yorum