“Allah, O'ndan baka ilah yoktur, hep Hayy (diri) ve Kayyûmdur" (Bakara, 255; Al-i İmran, 2.) buyurmuş ve kendini böyle tanıtmıştır. Kayyûm ismini bir nebze anlamaya çalışacağız.
Kayyum, lügat anlamıyla “Sürekli ve kesintisiz olarak ayakta olmak, ayakta tutmak” demektir. Ayakta olmak mecazi olarak, her an canlı ve hareket halinde olmak, aralıksız faaliyette bulunmak, varlığını ve canlılığını kesintisiz olması anlamındadır. Bir insan için de “hep ayaktadır” denildiğinde sürekli işle meşgul olduğu, dinlenmeden her işe koşuşturduğu, hep hareket halinde olduğu kastedilir. Bu itibarla Yüce Allah’ın varlığının ezelî ve ebedî olması, hayatının diriliğinin daimî olup hayat kaynağı olması, canlıları yaratan ve canlılık veren, hayatı takdir edenin kendisi olduğu, her an kesintisiz ve canlı olarak uyku, uyuklama ve dinlenme olmaksızın faaliyet ve icraat halinde bulunması “Kayyûm” ismiyle ifade edilmiştir. Yüce Allah’ın kendisi daimî olarak bu vasıfta olduğu gibi, yarattıklarının da varlık ve hayatlarını devam ettirmesi, kesintisiz yaratması ve hayat vermesi de Kayyûm isminin kapsamındadır.
Evet, O’nun eseri olan kâinat milyarlarca yıldan beri O’nun Kayyûmluğuyla varlığını sürdürmektedir. Başta insan olmak üzere binlerce çeşit ve sayısız canlıların kesintisiz bir şekilde nesil nesil, kafile kafile arz-ı endam ederek kâinatı şenlendirmeye devam etmeleri yine “Kayyûm” isminin tecellisiyledir.
"Göklerde ve yerde bulunanların hepsi O’ndan ister (O’na muhtaçtır). O her an yaratma halindedir." (Rahman, 29.) ayet-i kerimesi, Kayyûm ismini izah etmektedir.
Bediüzzaman, ayetlerin ışığında Yüce Allah’ın Kayyûm ismini şöyle tanımlamıştır:
"Bu kâinatın Hâlık-ı Zülcelali Kayyum'dur. Yani bizâtihi kaimdir (vardır), daimdir, bâkidir. Bütün eşya onunla kaimdir, devam eder ve vücudda kalır, beka bulur. Eğer kâinattan bir dakikacık olsun o nisbet-i Kayyûmiyet (Kayyûmiyet bağı) kesilse, kâinat mahvolur.." “..Şu kâinattaki ecram-ı semaviyenin kıyamları, devamları, bekaları sırr-ı kayyumiyetle bağlıdır. Eğer o cilve-i Kayyûmiyet bir dakikada yüzünü çevirse bir kısmı küre-i arzdan bin defa büyük milyonlarla küreler, feza-yı gayr-ı mütenahî boşluğunda dağılacak, birbirine çarpacak, ademe (yokluğa) dökülecekler.” (30. Lema, 1. Şua)
Kayyûm isminin anlamlarından biri de “ayakta tutan” şeklindedir. Yüce Allah, Kayyûm isminin mecazi anlamıyla milyarlarca yıldır en küçük bir eksizlik bir kusur olmaksızın kainatı ayakta tutup varlığını sürdürdüğü gibi, dünyadan binlerce kat daha büyük sayılamayacak kadar küreleri, yıldızları ve güneşleri, uçsuz bucaksız fezada hakiki anlamıyla da ayakta tutup döndürmektedir.
Pille çalışan bir saat yahut başka bir alet düşünün, pil bir an çalışmasa, çıkarılsa veya o saate kumanda etmese, çalışması duracaktır. Elektrikle çalışan bir cihazın, bir an elektriği kesilince çalışması tamamen durur. Aynen bunun gibi Kâinatı yaratan, yöneten ve her an çalıştıran, ona her an kumanda eden güç Allah u Teâlâ'dır. Bir an bile ona kumanda etmese kâinat duracak ve yok olacaktır. Yüce Allah'ın her an irade ve kudretiyle kâinatı yönetip işlettiğine bu misalle bir derece bakılabilir.
Zamanımızda hayatın bile nerdeyse elektriğe bağlanmıştır. Hastanelerde, evlerde, diğer mekânlarda, bilgisayarlar başta olmak üzere elektrikle çalışan hayatın olmazsa olmazı durumuna gelen cihazların yoğun olarak kullanıldığı büyük bir şehirde elektriğin bir an kesilmesiyle bütün şehir karanlığa gömülüp bütün hayat durur, hiçbir işlem yapılamaz olur. İşte Allah’ın İrade ve Kudretinin Kayyûmiyetle hükmettiği kâinat, böyle bir şehir durumundadır, hatta Allah’ın Kayyûmiyeti ona da benzemez. Bir derece anlaşılması için benzetmeye çalıştığımız şehrin elektriğinden de aslında tamamen farklıdır. Çünkü şehrin elektriğinin kesilmesiyle mecazen hayat durur ama gerçekte her şey yok olmaz, aydınlık ve enerji sağlayan elektriğin kesilmesiyle şehrin binaları ve diğer mekânları yok olmaz. Şehrin varlığını sürdürme özelliği yoktur. Oysa Allah’ın Kayyûm ismi, kâinatın her ihtiyacını karşılayıp onu yönettiği gibi, varlığını da sürdürmektedir, bir an elini çekse, kâinat yok olup gider.
Daha fazla gösterilecek yazı bulunamadı!
Tekrar deneyiniz.
0 Yorum