Dünyadan ve Memleketten ne haber? Binlerce haber var, hangi birini söylesek acaba? Makam mevki sahibi olanların önünde iki büklüm olan yalaka takımını mı, Politik kariyeri sayesinde; devletin malını çarçur eden haramzadeler mi, Yıldızları parlak (!) olanların huzurunda düğmelerini ilikleyip yıldızları söndüğünde de terk-i firar edip başka kapı arayan eyyamcılar mı??!
Dava şuurundan mahrum, heva ve heves peşinden koşuşturan mevsimlik adamlar; rüzgarın akışına göre yön değiştirip, menfaat uğruna şahsiyetlerini kirleten ve kaybeden gölgeden mahlukların bol olduğu bir dünya işte!... Hakiki manada sevgi, saygı ve ilgi iklimini oluşturmak yerine; kin, nefret ve gergin ortamları oluşturmaya çalışan maşa misali örgütler… Yüksek yerlerde uçup, insanlara tepeden kuş bakışıyla bakıp küçümseyen ciğerleri beş para etmez kaçkınlar… Müslüman geçindiği halde, Namazın semtine, Zekâtın muhitine, dürüstlük ve ahlak caddesine yolu hiç uğramayan; bozuk para misali harcanmaya müsait varlıklar…
Kalemlerini halkın hatırı için kullanıp, hakkın hatırını görmezden gelen nice nice mürekkep hamallığında boğulmuş olan bilgi yoksunu herifler. Entelektüel olmalarıyla övünüp ve bilimsel (!) buluştur diye insanları inançsızlığa sürüklemeye gayret eden Ateistler, Deistler ve yüzleri maskeli olan korkaklar. Memleketin meydanlarında, üryan olarak yürüyüş yapan sapık ve sapkınlar; birde bunların korosuna eşlik etmekle, sele kapılan çer çöp haline gelen bir sürü akıl fukarası ve basiret yoksunu zavallılar.
Asgari ücretlileri kastederek, “iki bin” tl. “Nelerine yetmez canım” diyen ama yirmi bin tl. Aldıkları halde aybaşına zor çıkıyoruz diye yakınan; vicdanları kurumuş izansız temsilci/temsilciler. Evet, memleketten ne haber? Memleketten o kadar na hoş haberler var ki, birçoğunu paylaşmaktan hicap duymaktayız. Erkeğin erkekle, kadının kadınla evlendiği ve önlerinde hiçbir cezai müeyyidenin, engelin olmadığı… Zinanın, fuhşun, içkinin ve kumarın toplumsal felaketlere davetiye çıkardığından gafil; her türlü çirkefin serbestçe irtikâp edildiği,birde gayesiz ve idealsiz yaşayan kalabalık kitleler, fertler/aileler/toplumlar…
Müstehcenlik, moda ve benzeri rezaletlerin reklamlarla insanlara empoze edildiği; hakkaniyet sahibi ve dürüst insanların saf dışı bırakılıp gerilere itildiği bir zaman/çağ/devir ve bunu iştiyakla isteyen bir çoğunluk!... İlahi hukukun hafife alınıp, beşeri yasaların insanlara dayatıldığı; “Din” ‘in yasakladığı şeyleri yapan, serbest kıldığı şeylerden kaçanların bol olduğu, “torpil ve tahsili”, “kazanç kapısı haline getiren kapital ruhlu,madde düşkünü nankörler?
Dünyadan ve memleketten bitmek bilmeyen acılar, gözyaşları ve hukuksuz savaşlar! Kirlenen ırzlar, öldürülen masumlar/masumiyetler, işgal edilen ülkeler, esir alınan benlikler; zindanlara tıkılan çelebiler ve tüm olup bitenlere karşı, kör, sağır ve dilsiz olan bir onlarca, ismi devlet olan deve-etler (!)... Haksız yere adam öldürenlerin serbest, ufak bir suça karışan garibanların derdest edilip ve dünyaları karartılan, gençlikleri çalınan, hayalleri toprağa gömülenlerin var olduğu bir dünyadan, nasıl haberler olsun ki?…
Emanete ehil olmadıkları halde, birçok yüksek yeri işgal eden çete gibi herifler; onlarla teşrik-i mesai yapanlar, iş tutanlar, yatıp kalkanlar ve haksız kazanç elde etmekle kasa ve keselerini dolduranlar. Beri tarafta, binlerce evsizler, aç ve açıkta olanlar, ezilenler, horlananlar, hakları gasp edilen bir çoğunluk ve haklarına karşı lal olan bir dünya bakışı!
Ha bunun yanında, Allaha şükürler olsun ki; hakka ram olan imanlı insanlarımız da mevcuttur. Onların varlığı, bizim dünyadaki hayatta umutla bakmamıza vesile olmaktadır. Her şeye ve zorluğa rağmen; yılma yok, hakkı haykırmaya devam! İyi ve erdemli insanlara Selam olsun… 15 Temmuz 2019.
Daha fazla gösterilecek yazı bulunamadı!
Tekrar deneyiniz.
0 Yorum