24 HAZİRAN 2018 SEÇİMİNDE SANDIKTAN ÇIKAN MESAJ NASIL OKUNMALI?

“Hafıza-i beşer nisyana maluldür”kaidesince; maziyi çabuk unuttuğu için, insanoğlu daima yenilemek, yenilenmek veyeniletmek cehdi içinde olup, istikbal arzusunu devam ettirmek ister. TürkiyeCumhuriyeti kurulduğu günden bu güne kadar, insanların; yetişip yetişemediğimizonlarca seçime gittikleri, kısa ve uzun süreli onlarca hükümetlerin kurulmasınaşahitlik ettikleri malumdur. İktidarda bulunan yöneticiler, seçmenlerinekarşı,seçilme sınavını verirken; çoğu kez, seçmenin kendilerine vereceklerinotları hesaba katmadan hareket ettiklerinden dolayı, sandıklaragömülmüşlerdir… Şöyle bir maziyi irdelesek, nice politik partinin bu gün;isimlerinin bile bilinmediği görülecektir. Peki, ne oldu o zamanlarınınhatiplerine; gelecek vaat eden politikacılarına veya insanları korkutan,sindiren darbeci kafalı zevata? Tümü veya bir kısmı, mücadele sahnesindensilinip, kimisi ötelere göç etti, kimisi de unutulanlardan oldu. Evet,insanın mazisi, hal-ive İstikbal’edair olan düşleri bu tür gerçeklerle doludur!İdarecikadrolar, çoğu kere insanların karşısına büyük vaatlerle çıktıklarıhalde; muktedirolduklarında,kahır ekseriyeti seçmenlerini hesaba katmadanicraatlar da bulundukları için; bir sonra ki seçimde seçmenler sandık başınagittiklerinde; vekâletlerinesahip çıkanlara ödül, ihanetedenlere ise adeta cezakesmiş ve onlara büyük hezimetler yaşattıkları çoğu zaman vaki olmuştur… Bu herzaman böyle olmamış olmasa da, defalarca böyle olduğu bir gerçektir. Ne ki,ideolojik saplantılarından vaz geçmeyen bir avuç idrak yoksunu için bunudiyemeyiz tabi. Çünkü İdeolojik saplantılar, birer virüs gibidirler. Buvirüsler insanın inanç dünyasını istila ettiğinde; artık o insanın gözlerihakka ve hakikate karşı körleşir… Basiretleri körleşen kitleler, güdülenkoyunlar gibi; kurtla kurtarıcıyı ayırt etmeden, hep aynı makamda melemeyedevam ederler. Tıpkı günümüzde, bazı çevrelerin iyi ile kötüyü ayırt edemeyecekkadar körleşmiş ve hep karanlık bazı adamların eteklerine tutunup kurtuluş (!)bekledikleri gibi! Basiretleri körleşen insan, yanlışın vekaranlığın arkasından koşmaya devam eder. Bu onun için artık tam anlamıyla, birhalet-i ruhiye olur ve ölünceye kadar böyle sürer. Bazı insanlar ise, maddelergibi akışkan ve değişkendirler. Onlar da rüzgârın akışına göre yön, mevcutduruma göre de saf değiştirirler… Sabit fikirleri, sağlam duruşları, tavizkabul etmez haykırışları yoktur. Menfaatlerinin esiri, nefislerinin memuru gibihareket eder,egoları için yaşar dururlar. Hep başkalarının ağızlarıyla konuşur,her hangi bir sabiteleri yoktur ve ezberciliği meslek edinmişnakarat-çı-lar-dır… Şimdigelelim, 24 Haziran 2018 Cumhurbaşkanlığı sistemi ile milletvekili seçimine! Vesandıklardan yansıyan, halkın seçilenlere verdiği mesaja.Halk nasıl bir mesaj vermek istedi seçtikleri yönetici kadrosuna? Cumhurittifakı ve Millet ittifakı adıyla, siyasetçiler iki cephede; seçimi kazanmakiçin, yarıştılar. İl il gezdiler, halkın karşısına çıktılar, vaatlerdebulundular; birbirlerini kötülediler, yeri geldi bazıları gazını alamadıhakaretler savurdular. Ama tüm bu olup bitenlere karşı, seçmenler; sabırlasandığa gideceklerive verecekleri karar için seçim gününü beklediler… Cumhurittifakında AKP, MHP ve BBP birleşirken; Millet ittifakında, CHP, SP, İP, HDPVE VP, aslında bunların hepsi bir safta birleşip Receb Tayyip Erdoğan’ıdevirmek için yola çıkmışlardı… Ama olmadı. Ana muhalefetin adayı, Muharremince, daha önceleri, parti içinde Kılıçtaroğluna karşı aday olduğunda daimahezimet yaşadığı halde; bu kez parti oylarının üstünde, yani % 30’un üzerindebir oyla kendi konumunu belirledi aslında. Saadet partisinin bilge (!) başkanadayı Karamollaoğlu ise, sınıfta kalmakla birlikte Saadet’ini CHP ortaklarınadevretti ne yazık ki?. İttifakınnimetinden yararlanıp, Meclise 44 milletvekili sokmayı başaran Akşener ise;CHP’nin sırtından grup sahibi olduğu zaten bilinmektedir… HDP birçok yerde oykaybına uğradığı halde,birçok yerden de emanet oy almakla milletvekili sayısınıartırmayı başarsa da; eski eylem ve söylemlerinden vaz geçip geçmeyeceği ilerki günlerde görülecektir. Fakat ihtimal ki, geçmeyeceklerdir! Evet, HDP’ninCumhurbaşkanı adayı olan Demirtaş, seçmeni tarafından barajın altındabırakılırken; milletvekili oylamasında ise oy oranını yükselterek barajıgeçti!. Bu bir anlamada, seçmenlerinin verdiği mesajın şu anlamagelmesiydi:“Demirtaş’ın yerine,daha yapıcı ve uzlaşmacı birinin geçmesi, HDP’ninartıksafınınetleştirmesi, terörle arasına mesafe koyması, yeni bir siyaset anlayışıgeliştirmesi demek anlamına gelmektedir. AKP’yegelince, Türkiye genelinde; Receb Tayyib Erdoğan için kullanılan oylar, birönceki seçime göre artarken, Milletvekilleri için kullanılan oyları hem azaldıhem de birçok milletvekili fire vermekle, 07 Haziran 2015 Ahmet Davutoğlu’nundönemine geri döndü adeta… AKP’nin bunun üzerinde uzun uzadıya düşüneceğini veyapılanlardan ders çıkaracağını düşünüyoruz… AKP Seçmeni, şu mesajı da verdihem Türkiye’ye hem de tüm dünyaya: “Tayyib Erdoğan Cumhurbaşkanı olarak görmekistediklerini, ama partinin ve Milletvekillerinin daha somut ve aktif adımlaratmalarının gerektiği mesajını özellikle vermiş oldular. Önümüzdeki aylarda,hem CHP’de hem HDP’de parti içi hesaplaşmaların yanı sıra, genel başkanlıkvekoltuk için rekabetegirişecekleri muhakkaktır… Akşener’egelince, zira o Meclise giremediği için; devşirme ve emanetçiMilletvekilleriyle İP Grubunu ne kadar bir arada tutacağı ise muamma gibigörünmektedir… CHP’nin saadeti için çalışıp çırpınan SP ise, tam bir depremyaşadı ve kendi kanalından meclise Milletvekili sokamadı… Seçim propagandalarısüresince, Karamollaoğlu’nun yıkım ekibiyle aynı ağızdan konuştuğu için; milligörüş ve ona yakın olan seçmenler tarafından, adeta cezalandırıldı… Şimdidövünmenin ve seçmeni suçlamanın, geçerli hiçbir izahı kalmadı SP için!Önümüzdeki Mart 2019 yerel seçimlere kadar, AKP; üç farklı konuda başarısağlasa, uzun bir geleceğe yani, 2023. 2053 ve 2071 Vizyonuna doğru yürümefırsatını ele geçirebilir… AKP’nin Üç farklı konuda neleri başarması gerektiğikonusundaki düşünce ve analizimizi, bir sonra ki köşemizde yer veririzinşallah! Hep birlikte aydınlık yarınlara. Selam ve dua ile. 02 Temmuz 2018.