Geçen sen bizi bırakıp giderken, üzülmüş ve rahmetikliminle bizi tekrar kucaklar mısın diye; hep bu günü, bu kutlu anı, bu mübarek zamanı beklemiştik. Rabbimize sonsuz hamd-ü senalar olsun ki, yine bizleri, ayların sultanı olan Ramazan’a ulaştırmakla şereflendirdi. Evet, bu gün ayların sultanı olan Ramazan’ın birinci günü; sayılı günlerdir ve bitip gidecektir, her yıl,her zaman olduğu gibi!...
Gelmesine sevinmişsek, gitmesine üzülmüşsek, ifa ederken dikkat etmişsek her amelimize; işte o zaman, Ramazan’ı bir mektep şiarıyla karşılamış, onun her anını ve dakikasını nimet bilip değerlendirmişiz demektir. Evet, ulaşmışken bu kutlu ana ve anlara, sıhhatimiz el veriyorsa; tutalım orucu, tutsun Oruç’ta bizi. Öyle bir tutsun ki, bizi bizim içimizdeki dünyevi volkanlardan, fırtınalardan, hezeyan ve doyumsuzluklardan kurtarıp, sahili selamete ulaştırsın.
Bizi biz yapsın, kendimiz kılsın ki, özümüzle buluştursunve çürümeye yüz tutmuş olan vicdan ve duyularımızın,yeniden dirilmesi için uyandırılsın tüm organlarımız gafletten ve nisyandan… Onun manevi atmosferinden çıkmamaya, onun mektebinin birer öğrencisi olmaya gayret edip namzet olalım. Çıkmayalım onun manevi ve kutsi gölgesinin dışına, ki yakmasın dışardaki acımasız kıvılcımlar bizi!
Her zamankinden daha fazla, sorgulayalım kendimizi, gözden geçirelim hata ve kusurlarımızı; geçmişimizde ve hal-ı mevcutta, işlemişolduğumuz günahlarımızdan tevbe ve istiğfar edelim… Bir daha yapmamak ve işlememek adına, yeni bir sayfa açalım hayatımızda; Ramazan’ın rahmet dolu anlarına tanıklık etmek için, ruhumuz ve bedenimizle birlikte uyanık olmanın gayreti içerisinde olalım.
Ramazan ayının, bu kutlu anlarının, yola koyulmamız; bir başlangıç ve bir Miladı olsun. Bir Milat olsun diyelim ve, iyilik adına her ne varsa; ona doğru güzel ve erdemli adımlar atalım, insan ve insanlık için. Hak ve Hakikat namına, Uhuvvet ve Hasenat adına, Sevgi, Saygı, İlgi ve Bilgi’nin kaim olması için; toplumsal bir adım atmamızın başlangıcı olsun Ramazan!...
Ayların sultanı olan Ramazan ayı, toplumsal olarak nefislerimizin doyumsuzluğundan kurtulmamıza, kurumuş vicdanların uyanıp merhamete gelmesine; cömertliğe, paylaşmaya, sevmeye sevilmeye, adaletin önce benliğimizde sonra ailelerimizde; daha sonra yaşadığımız toplumda ve tüm dünyaya hâkim olabilmesinin vesilesi olsun…
Gösteriş ve samimiyetsizlik içeren her ne amil varsa uzak duralım, amellerimizi, infak ve sadakalarımızı hak için halis ve ihsan ile yapmaya gayret edelim. Gönüller arasındaki kırık köprüleri yeniden inşa etmeye çalışalım, gönülden gönüllere giden bir yol açalım ki; adı sevgi ve merhamet olsun! Adı insan ve insanlık olsun, adı kardeşlik ve muhabbet olsun. Kaldıralım aramızda örülmüş olan tefrika duvarlarını, onun yerine kardeşlik ve sevgi duvarlarını inşa edelim!
Fakir ve gurebanın derdiyle dertlenmeye gayret edelim, aç insanların ve açlığın ne kadar zor bir şey olduğunu nefislerimize tattıralım bir kere… Aç ve açıkta olan insanların, kimsesiz ve çaresizlerin, ezilen ve horlananların; sürülen ve zulüm görenlerin insanca yaşayabilecekleri bir dünyanın oluşmasına katkıda bulunmaya çalışalım…
Ayların Sultanı olan bu Ramazan’da, İnananalar olarak; halis bir niyetle insanlığın huzur ve kurtuluşu için,hep birlikte atacağımız adımın adı: “Samimiyet ve sadakat olsun!” Ramazan-ı Şerif’in; tüm dünya Müslümanlarının birleşmesive mazlumların kurtuluşuna vesile olsun… Ayların Sultanı Ramazan Orucunu tutan ve Orucun onları tuttuğu arınmışlardan olmamız dua ve niyazıyla.
06 Mayıs 2019.
1 Ramazan 1440.
Daha fazla gösterilecek yazı bulunamadı!
Tekrar deneyiniz.
0 Yorum