Zor ya da kolay geçmesi muhtemel bir yolculuktayız.
Bu, yolculuk sırasında yanımızda biz ve dünya ehli var.
Dünya ehlinden, bize karşı tavırlarını asla kestiremeyiz. Ya Musa olup kazanacağız ya da Firavunlarla gece gündüz mücadele edeceğiz.
Bu esnada, her türlü fırtınalara hazırlıklı olmalıyız.
Bu fırtına, bazen sessiz bazen de yeri ve göğü işletecek şekilde olabilir.
Bize düşen, sabır, azim ve sağlam bir duruş.
Her fırtınayı bir olmaz.
Kimisi yürekten bizi sarsabilir.
Gönül dünyamızı yarayabilir.
Beynimiz de hasar da bırakabilir.
Dünya yurdunda, çekilmez bir gedik te açabilir hanemizde.
Bazen, hanımla bazen evlat ile ya da yanı başımızda ki insanla da sınanıyoruz.
Her şeyden önce şunu unutmayalım.
Beşeriz.
Şaşabiliriz.
Kanabiliriz.
Aldanabiliriz.
Ancak inanan insanlar, aldanırız fakat aldatmayız düsturu ile hareket eder.
Önemli olan, kalbimizde açılan gediklere yenilmeden yürüyebilmek.
Her gelen sesi yıkıcı fırtına gibi görmemek.
Bize düşen, açılan gedikler bir bir kapatabilmek.
Azmadan, bize verilen tüm nimetlere şükretmek.
Her sıkıntıyı, yarının bir ferah ışığı olarak görmek.
Her başımıza gelenin, Kaderin de bir cilvesi olduğunu bilmek.
Kadere, isyan etmeden rıza göstermek.
Bunu gösterdiğimiz zaman, en büyük mükafatı alacağımızı unutmayalım.
Şu ilahi ferman, bize kılavuz olsun.
Yoldaş olsun.
"ŞÜPHESİZ. SABR EDENLERİ MÜJDELE! ONLAR İÇİN AND CENNETLERİ VAR...
Evet, geceye yenilmeden sabahı beklemek.
Her geceden sonra, Aydınlık bir sabah vardır.
Bu güneşin ışığı, hiç üzerimizden eksik olmasın.
Vesselam...
Daha fazla gösterilecek yazı bulunamadı!
Tekrar deneyiniz.
0 Yorum