Bu kenttengitmemek için ne kadar mazeret bulmaya çalışıyorsak,karşılığında o kadar gitmekiçin sebep çıkıyor.
Allah,Urfa’ya her şey vermiş. Dünyanın en önemli tarihi eserleri bu şehirde...Dünyanın en bereketli toprağı bu şehirde... Dünyanın en güzel yemek kültürü buşehirde…
Dünyanın engüzel ve tükenmek üzere olan ceylanları ve daha bir sürü hayvanları burada neslinisürdürüyor…
En kıymetlifıstık ağaçları, en güzel nehir, kışın karlı yazın serin dağ, stratejik önemesahip konum hepsi bu şehirde.
Ülkedebaşka hiçbir kente nasip olmayan Peygamberler en büyük övünç kaynağımız olmaküzere; dünyanın gelmiş geçmiş en meşhur 20 astronomundan biri olarak kabul edilenEl Battani, "Modern Kimyanın Babası" olarak tanınan Cabir Bin Hayyan,İslam bilginlerinin içerisinde en önemli ve farklı bir yere sahip olan İbn-iTeymiye gibi isimler de Şanlıurfa’dan çıkmıştır.
Fransızlarakarşı verdiği mücadele ve sonunda elde ettiği zaferle sadece kendi kurtuluşdestanını yazmakla kalmamış, tüm ülkeye de moral vermiş olan bir şehirdirŞanlıurfa.
Peki bukadar değere ve gurur duyulacak bir geçmişe sahip olan Şanlıurfa’da şuan durumnedir?
Hızla artannüfusu ve aldığı yüzbinlerce göç karşısında şehir adeta bir girdaba dönmüşdurumdadır. Bu girdabın asıl temelinde ise bir türlü çözülemeyen ve artıkçocukların dahi çözüm önerisinde bulunabildiği klasik hale gelen sorunlaryatmaktadır. Bunun perde arkasında ise şehirde bilim insanı ve siyasi dehaçıkamaması sorunu bulunmaktadır.
Son 15yıldır bunun daha bariz sıkıntısını yaşamaktayız. Örneğin kendi memleketimizdenadam akıllı bir rektör çıkaramıyoruz. Bu örneği her alanda çoğaltmak mümkün…
En büyüksancıyı ise siyaset sahnesinde yaşıyoruz. Sahneye çıkanlar inmek bilmediği gibiindiğinde tekrar çıkmaya çalışması da cabası. Kimi analizciler bu durumunkoltuktan kalkanların bitmek tükenmek bilmeyen hırsından kaynaklandığınısöylese de, asıl sebep sahneye çıkma kabiliyeti olan insanların yetişmemesindenve onların boşluğunu dolduramamasından kaynaklanmaktadır. Eskiler fırsatvermese ve entrikalarla engel olmaya çalışsa da bunu aşabilecek yeni kabiliyetlerçıkmıyor.
Şimdi isimisim ele almak gerekirse başhekimlikten gelen Ahmet Eşref Fakıbaba 2004 yılındaseçildiği belediye başkanlığını, ikinci dönem de sürdürmeyi başarmıştı. 3’üncüdönem yapsa baştan beri bahsettiğim sıkıntılı durum burada da karşımıza çıkmışolacaktı. Bu kez milletvekili olarak meclise seçildi. Milletvekilliyken debakan seçilmeyi başardı. Şimdi de partisince bakanlıktan büyükşehir belediyebaşkanlığına geri gönderileceği tahmin ediliyor.
AKParti’nin kurucu il başkanı ve daha sonra milletvekilliği yapan Müfit Yetkin’inadı il başkanlığı için, iki dönem il başkanlığı yapan Yusuf Eğilmez’in adınıyine il başkanlığı için geçmişti. Eski milletvekillerinden il başkanlığı içinaz da olsa ismi başka geçenler de vardı.
AbdulkerimGök’ün adı bazı çevrelerce adı büyükşehir belediye başkanlığı içinkullanılmıştı. Kendisinin de gönlünün bundan yana olduğu tahmin ediliyor.
AK Parti’dedurum bu iken diğer partilerde de durum farklı değil. Aziz Aydınlık, araverdikten sonra tekrar Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) il başkanlığına getirildi.Sonra tekrar tekrar.
NiyaziYanmaz, Saadet Partisi’nde milletvekilliğinden yıllar sonra il başkanlığınagetirildi.
HalklarınDemokrasi Partisi’nde (HDP) Celalettin Erkmen uzun yıllar sonra bir dönem ilbaşkanlığına yeniden getirilmişti.
Bağımsız veAK Parti milletvekilliği yapan Sabahattin Cevheri, yeni kurulan İyi Partitarafından il başkanı yapılmak istendi.
İbrahimÖzyavuz, Halil İbrahim Çelik, Ahmet Akay, Mehmet Yalçınkaya, kaç yıl öncesinekadar Ahmet Bahçıvan… Tekrar tekrar isimleri gündeme gelen siyasi aktörler…
Vakıf,dernek, sendika, oda başkanlıklarında da durum farksız…
ŞanlıurfaTicaret ve Sanayi Odası (ŞUTSO) başkanlığında belki teamül gereği İsmailDemirkol bu yaşta geri getirildi ama başka odalarda da sık sık yaşanan birdurum. Odaların yanı sıra vakıf, dernek, sendika gibi sivil toplum kuruluşualanlarında da eskilerin kıymete bindiği dönemler yaşandı, yaşanıyor.
Adınıyazdığım insanları eleştirdiğim için demiyorum bunları. Belki de adınıngeçtiğinden habersiz olanlar var içlerinde. Bir kısır döngüyü anlatmayaçalışıyorum.
Bu gerigetirme hevesi, bu isimlerin kendilerini geliştirdikleri için olmuyor. Örneğinyaptığı görevin ardından gidip üniversitelerde akademik ve bilimsel çalışmalaryaptıktan sonra geri getirilmek istense hiçbir itirazımız olmaz. Aksine çeşitlispekülatif konularla anılanların bile geri getirilmek istendiği oluyor.Allah’tandiyorum, mezardan çıkarma gibi bir imkan yok. Yoksa “adam” kıtlığından MustafaOsse’ler bile geri getirilir.
Yazılanlarakatılmayanların, aslında çok ehil insanların olduğunu düşünenlerin olduğunutahmin ediyorum. Bunlar genellikle partilerce imkan tanınmadığını savunanlar.Buna rağmen ben o insanların ehil olduğuna inanmıyorum. Ehil olmak sadecebirikimli ve donanımlı olmak demek değil, fark edilebilir olmalarını sağlamaklada olmalı.
Benumutsuzum. Tek bir umut ışığı var o da STK’ların yeni simaların ve gençlerinönünü açmasıyla siyasete ve diğer önemli alanlara farklı isimler transferedilebilir.
Daha fazla gösterilecek yazı bulunamadı!
Tekrar deneyiniz.
0 Yorum