Reklam Alanı

ALLAHÜ TEÂLÂ CENNETTE GÖRÜLECEKTİR

Reklam Alanı
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala
Reklam Alanı
Muhterem Kardeşlerim… Dini mevzular nefsimize ağır gelir. Hele terazimiz de fazla sikleti çekmiyorsa anlatılanları anlamakta zorlanırız. Ama dinimizi mutlaka öğrenmeli, öğretmeliyiz. Hele ilmihal bilgilerini diğer hikaye, menkıbe dediğimiz bilgilerden çok daha öncelikli olarak öğrenmeli, yaşamımızda uygulamalıyız. Menkıbeliri de kendi yaşantımıza örnek almalıyız… Efendim; Cennet nimetlerini, lezzetlerini yalnız bedenin lezzeti zannetmek yanlıştır. Dünyada yükselmeye başlayan bir ruh, bedenden ayrılınca, kıyamete kadar, her an yükselmeye devam eder. Cennette beden, sonsuz kalabilecek evsafta dünyadakinden bambaşka özellikte var olacaktır. Yükselmiş olan ruh, bu ceset ile birleşerek kıyamet hayatı başlayacaktır. Cennette, bedenin ve ruhun çok farklı nimetleri, lezzetleri olacaktır. Yüksek olanlar, Cennette de ruhun lezzetlerine önem vereceklerdir. Ruhun lezzeti, bedenin lezzetlerinden çok farklı ve çok fazla olacaktır. Ruhun lezzetlerinin en tatlısı, en yükseği de, Allahü Teâlâ’yı cemal sıfatı ile görmek olacaktır. Cennet lezzetlerinin tadını alabilmek için, önce acı, sıkıntı çekmek lazım değildir; çünkü Cennetteki bedenin yapısı, dünyadaki gibi değildir. Dünyadaki beden, yok olacak bir halde yaratıldı. Takriben yüz sene dayanacak kadar sağlamdır. Cennetteki beden ise, sonsuz kalacak, hiç yıpranmayacak sağlamlıktadır. Aralarındaki benzerlik, insan ile aynadaki hayali arasındaki benzerlik gibidir. İnsan aklı, kıyametteki varlıkları anlayamaz. Akıl, his organları ile duyulanları ve bunlara benzeyenleri anlayabilir. Cennet nimetlerini, lezzetlerini, dünyadakilere benzetmek, onlar üzerinde mantık, fikir yürütmek insanı, yanlış sonuçlara götürür. Bilinmeyen şeylerin, bilinen şeylere benzetilmesi batıldır. Allahü Teâlâ’yı, dünyada baş gözü ile görmek caiz ise de, kimse görmemiştir. Peygamber Efendimiz Miracda, ahirete giderek görmüştür. Allahü Teâlâ, kıyamette, mahşer yerinde, kâfirlere kahır ve celal ile, yani azap edici olarak; salih müminlere ise, lütuf ve cemal ile yani büyük bir nimet, büyük bir zevk olarak görünecektir. Cennette de, cemal sıfatı ile görünecektir. Rüyada görmek, dünyada görmek değildir. Peygamber Efendimiz, Allahü Teâlâ’yı rüyada gördüğünü Camiussagir’deki Hadis-i Şerifte bildirmektedir. İslâm Âlimlerinden de rüyada görenler olmuştur. Cennete giren müminler Allahü Teâlâ’yı istedikleri her zaman görebilirler mi? Efendim; Tecelli genel ve özel olmak üzere iki kısımdır: Genel tecelli; bir Cuma günü kadar olur. Hadis-i Şerifte buyuruldu ki: “Allahü Teâlâ Cennet ehline her Cuma günü tecelli eder.” [Cami-us-sagir] Özel tecelli de; Cennettekiler eşit değildir. İlim ve ameldeki olgunluklarına göre görürler. En yüksek derecede olanlar, her zaman müşahede ederler. (Feraid-ül-fevaid) Din kitapları diyor ki: Allahü Teâlâ’yı müminler Cennette, cihetsiz olarak ve karşısında bulunmayarak ve nasıl olduğu anlaşılmayarak ve ihatasız, yani bir şekilde olmayarak görecektir. Allahü Teâlâ’yı ahirette görmeye inanırız. Nasıl görüleceğini düşünmeyiz. Çünkü, Onu görmeyi akıl anlayamaz. İnanmaktan başka çare yoktur. Felsefecilere ve Mutezile’ye ve Ehl-i Sünnetten başka bütün fırkalara yazıklar olsun ki, kör olduklarından, buna inanmaktan mahrum kaldılar. Görmedikleri, bilmedikleri şeyi gördükleri şeylere benzetmeye kalkarak iman şerefine kavuşamadılar. (Mektubat-ı Rabbani 2/67) Allahü Teâlâ’yı müminler Cennette görecektir. Fakat, nasıl olduğu bilinmeyen bir görmekle göreceklerdir. Nasıl olduğu bilinmeyeni, anlaşılmayanı görmek de, nasıl olduğu anlaşılmayan bir görmek olur. (Mektubat-ı Rabbani 3/17) Allahü Teâlâ, Cennette mümin kullarına “Kullarım, Benden daha ne istersiniz ki vereyim” buyuracak, Cennette, mekândan münezzeh olduğu halde cemalini gösterecektir. (Miftah-ül Cenne) Kıyamette, mahşer yerinde, kâfirlere, kahr ve celal ile; salih müminlere ise, lütuf ve cemal ile görünecektir. Müminler, Cennette, cemal sıfatı ile görecektir. (İtikadname - Mevlana Halid-i Bağdadi) İNKÂR EDEN MAHRUM KALIR Cennette Allahü teâlânın görüleceğini inkâr eden, itikadı bozuk olan bir kimse, imanla ölür de, Cehennemde bozuk itikadının cezasını çektikten sonra Cennete girerse, Allahü Teâlâ’yı görür. Cennet, nimetlerden mahrum olma yeri değildir. Allahü Teâlâ’nın Cennette görüleceğini inkâr edenlerin, Nass’ları yani mânâsı açık olan Âyet-i Kerime ve Hadis-i Şerifleri inkâr ettikleri için, Cennete hiç giremeyecekleri bildirilmektedir. Kur’an-ı Kerimde mealen, “Kıyamette ışıl ışıl parlayan yüzler, [müminler] Rablerine bakacaklardır” buyuruluyor. (Kıyamet 22, 23) Her Âyet-i Kerimeyi inkâr küfür olduğu gibi, bu Âyet-i Kerimeyi de inkâr küfür olur. Peygamber Efendimiz, bu Âyet-i Kerimenin açıklaması olarak Kütüb-i Sitte’nin hepsinde bulunan meşhur ve sahih bir Hadis-i Şerifte, ayın dolunay olduğu bir zamanda buyuruyor ki: “Gökteki şu Ay’ı nasıl net görüyorsanız, [Cennette] Rabbinizi, böyle açıkça göreceksiniz.” [Buhari, Müslim, İbni Mace, Tirmizi, Ebu Davud, Nesai, İ. Ahmed, İbni Huzeyme, İbni Hibban] Bu meşhur hadisi de inkâr, yukarıdaki Âyeti inkâr gibidir. İmam-ı Rabbani Hazretleri buyuruyor ki: Allahü Teâlâ akıl ve insaf versin de, Allahü Teâlâ Cennette görülemez diyenler, Kur’an-ı Kerimde açıkça bildirilmiş olan Nass’lara karşı gelmesinler. Sahih hadisleri inkâr etmesinler. Bunlar gibi, açık bildirilmiş olanlara iman etmek lazımdır. Bunların nasıl olduklarını Allah bilir demeli. Anlamadıkları için, “Aklım ermiyor” demeli. Kendi aklına güvenip, anlamadığına inanmamak, çok yanlıştır. (3/44) Allahü Teâlâ’yı Cennette görmeye inanmak şerefinden mahrum olanlar, bu saadete kavuşmakla nasıl şereflenebilir? “İnkâr eden, mahrum kalır” buyurulmuştur. Cennette olup da görmemek de uygun değildir, çünkü İslamiyet, “Cennette olanların hepsi görecektir” diyor. Bir kısmı görecek, bir kısmı görmeyecek demiyor. (3/17) Allahü Teâlâ’yı görmeyi inkâr edenler, açık Nass’ları inkâr ettikleri için, Cennete giremeyeceklerdir. Cennette, müminlerin Allahü Teâlâ’yı göreceğine inanmamak bidattir. Fakat, nasları yani Âyet-i Kerime ve Hadis-i Şerifleri yanlış anladığı için inanmamak bidat olur. Ancak bu kimse, “böyle şey olmaz, aklım kabul etmez” diyerek tahkir ve inkâr ederse, o zaman bu kimsenin imanı gider, kafir olur. Allahü Teâlâ, cümlemizi kendisine layık bir kul, Habibine layık ümmet eylesin, Cennet’de cemalini görenlerden eylesin. (Amin)
ALLAHÜ TEÂLÂ CENNETTE GÖRÜLECEKTİR
Reklam Alanı

İptal

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

0 Yorum

Daha fazla gösterilecek yazı bulunamadı!

Tekrar deneyiniz.