Reklam Alanı

REKTÖR OLABİLİRSİN ANCAK...

Reklam Alanı
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala
Reklam Alanı

27 yaşındaki pırıl pırıl bir genç, Matematik son sınıf öğrencisi Sevda Özkaya, başıboş sokak köpeklerinden kaçarken bir aracın çarpması sonucu hayata veda etti. Bu acı olay, Harran Üniversitesi'nde okuyan arkadaşlarını ayağa kaldırdı. Üniversite kampüsünde eylem yaptılar, seslerini duyurmaya çalıştılar. Peki, Rektör Prof. Dr. Mehmet Tahir Güllüoğlu bu feryatları duydu mu? Sanırım hayır. Çünkü o makamlara sırtını dayayan devasa siyasi güçle kurulmuş, kendi küçük dünyasında kibirle oturuyor. İnsan hayatının değerini idrak edemeyecek kadar kendi kabuğuna çekilmiş bu tür akademisyenlerin rektör değil, üniversitenin kapısından bile geçmemesi gerekirdi.

Sayın rektörün vukuatları bununla bitmiyor. Daha birkaç gün önce akademisyenleri telefonla tehdit ettiği iddiaları ayyuka çıkan, üniversitedeki taciz skandalını şeffaflıkla aydınlatma sözü veren Sayın Rektör ve kıymetli senatosundan hala tık yok. Ne bir açıklama, ne bir özür, ne de bir adım.

Bu zevatın Sessizlikleri, umursamazlıklarının en açık göstergesi değil mi?

Sürekli "yerli rektör olsun bizim olsun" diye kamuoyunu manipüle eden, halkı kandıran bu zevat, koltuklarına kurulur kurulmaz sorumluluktan kaçıyor, bulundukları konumun hakkını, liyakatini zerrece gösteremiyor. İşte bu yüzden bugün bu acıları tekrar tekrar yaşıyoruz.

Bir can daha toprağa verildi, Harran Üniversitesi'nin itibarı yerlerde sürünüyor ama onların umurunda mı? Sanmıyorum. Onlar için önemli olan koltukları, güçleri ve siyasi destekleri.

Harran Üniversitesi'nin akademik kariyeri her geçen gün daha da dibe batarken, bu koltuk sevdalısı insanların üniversitede ne tür bir bilimsel çalışma yaptıklarını doğrusu çok merak ediyorum. "Bizim olsun da çamurdan olsun" mantığıyla bir yere varılamayacağını bu acı olay bir kez daha gözler önüne serdi.

Sevda'nın acısı yüreğimizde bir kor gibi yanarken, Harran Üniversitesi yönetiminin bu vurdumduymaz tavrı kabul edilemez. Bu sessizlik, bu umursamazlık, bu koltuk sevdası daha kaç can alacak? Ne zaman bu üniversitenin gerçek sahibi olan öğrenciler ve öğretim üyelerinin sesine kulak vereceksiniz? Ne zaman liyakatı, adaleti ve insan hayatını her şeyin üstünde tutacaksınız? Yoksa bu sorular cevapsız mı kalacak?

REKTÖR OLABİLİRSİN ANCAK...
Reklam Alanı

İptal

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

0 Yorum

Daha fazla gösterilecek yazı bulunamadı!

Tekrar deneyiniz.