Reklam Alanı

URFA TÜRKMEN ŞEHRİYMİŞ...

Reklam Alanı
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala
Reklam Alanı

Tarih, kendisini çarpıtmaya çalışanlara her zaman soğuk bir aynayla cevap verir. Gerçekler ise söylemlere kurban edilemeyecek kadar keskin ve tartışılmazdır. Son günlerde Harran Belediye Başkanı Mahmut Özyavuz'un "Şanlıurfa bir Türkmen şehridir" şeklindeki açıklamaları, tarihin sayfalarına değil, siyasetin dar koridorlarına sıkışmış bir bakış açısını yansıtmaktadır. Peki, Urfa gerçekten tek bir etnik kimlikle tanımlanabilecek bir şehir midir?

Öncelikle tarihe dönüp bakalım. Şanlıurfa, ilk insan yerleşimlerinden biri olan Göbeklitepe'nin bulunduğu, insanlık tarihinin sıfır noktası kabul edilen bir coğrafyadır. Halaf, Ubeyd, Ebla, Akad, Sümer, Babil, Hitit, Asur, Pers, Makedonya, Roma ve Bizans gibi onlarca medeniyete ev sahipliği yapmış bu toprakları herhangi bir etnik grubun mülkiyetine indirgemek, tarihi bilmemek ya da bilerek çarpıtmak anlamına gelir.

Peki ya diğer etnik kültürler? Tarihi vesikalar gösteriyor ki Araplar 7. yüzyıldan beri, yani tam 14 asırdır bu topraklarda yaşamaktadır. Emeviler, Abbasiler, Osmanlı derken Şanlıurfa’da Araplar, Kürtler, Türkmenler, Ermeniler, Yahudiler ve diğer halklarla birlikte ortak bir medeniyet oluşturmuştur. Osmanlı’nın iskan politikaları sonucunda Türkmen aşiretleri 16. Ve 17 yy . de bu topraklara yerleşmiş ve şehir kültürüne katkı sağlamıştır. Ancak Şanlıurfa’yı sadece Türkmen kimliği üzerinden tanımlamak, bu kadim mozaiği hiçe saymak demektir.

Sayın Özyavuz'un açıklamaları, Şanlıurfa’nın çok kültürlü yapısını görmezden gelen, siyasi rant kaygısıyla yapılmış bir söylemdir. Bugün Urfa’da yaşayan herkes, Arap’ıyla, Kürt’üyle, Türkmen’iyle bu şehrin asli unsurlarını oluşturur. Urfa’yı tek bir etnik kimliğe indirgemek, bu coğrafyanın ruhuna, tarihine ve mirasına ihanettir. Eğer bir kimlik aranacaksa, Urfa tarihin, kültürlerin ve medeniyetlerin şehridir denilmelidir.

Şanlıurfa'nın kimliğini belirleyen şey, siyasi konjonktüre uygun beyanlar değil, tarihsel gerçeklerdir. Eğer birileri Urfa’yı tek bir grubun şehri olarak tanımlamak istiyorsa, o zaman Roma’nın, Sümerlerin, Hititlerin ya da Bizans’ın hakkını da teslim etsin. Çünkü eğer tarih üzerinden bir sahiplenme yapılacaksa, o zaman Urfa’nın bugünkü sakinleri değil, binlerce yıl önce bu topraklarda yaşamış halkların torunları hak iddia etmelidir.

Oysa bizler, Urfa’nın tarih boyunca farklı halkların ortak mirasıyla büyüyen bir şehir olduğunu biliyoruz. Türkmenler de, Araplar da, Kürtler de bu şehrin ayrılmaz parçalarıdır. Birini diğerine üstün görmek değil, birlikte bu medeniyetin devamını sağlamak esas meseledir. Urfa, etnik kimliklere sığmayacak kadar büyük bir tarihe sahiptir ve kimsenin şahsi siyasi hesaplarına alet edilememelidir.

URFA TÜRKMEN ŞEHRİYMİŞ...
Reklam Alanı

İptal

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

0 Yorum

Daha fazla gösterilecek yazı bulunamadı!

Tekrar deneyiniz.