Reklam Alanı

ÖMÜRLÜK ZULUM, MEVSİMLİK ÖLÜM SEZONU

Reklam Alanı
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala
Reklam Alanı

Mevsimlik tarım işçilerinin göç sezonu mart ayı itibari ile başladı. Her yıl binlerce tarım işçisinin kilometrelerce uzağa ekmek parası kazanmak için yola revan olduğu bu dönemde en fazla ölümlü kazanın da yaşandığı dönem olarak kayıtlara geçmeye devam ediyor. 

Geçmiş yıllarda haber kanallarından hiç eksik olmayan mevsimlik işçilerin yolculuk zulmü bu yılda başladı. Balık istifi yolculuklar yolda geçirilen trafik kazaları sonucu her defasında onlarca tarım emekçisinin hayatını kaybetmesi ile sonuçlanıyor. Buda tarım emekçilerinin canının ne kadar ucuz olduğunun kanıtı niteliğindedir. Bu günlerde seralarda çalışacak tarım işçileri yine yola revan oldu. Hiçbir hijyen koşulunun olmadığı, çadır ortamında hayatta kalma mücadelesi ve yüz binlerin yanında birde aileleri ile tarlada, serada çalışmak için okulunu yarıda bırakıp çalışmaya gitmek zorunda olan binlerce öğrenci. Ortadoğu’nun en verimli tarım arazilerinin yanı sıra coğrafyadaki en büyük akar sulardan birinin yanı başından ayrılıp Anadolu’nun çorak arazilerinde zulme dönen hayatlar, maruz kalınan etnik ayrımcılıklar ve daha nicelerinin yaşandığı yeni bir sezon.

Geçen yıllarda yollarda hayatının kaybeden tarım emekçilerine bakıldığında sayısı hiçte azımsanmayacak olan tarım işçileri her yıl aynı çileyi çekmeye devam ediyor. Çukurova Tarım Gıda Bil. Dergisinin 2010’lu yıllar için yapmış olduğu araştırmalara göre tüm sektörlerdeki ölümlü iş cinayetlerinin %13,2’si tarım ve ormancılık sektöründe gerçekleşmekte. 4857 sayılı iş kanununa tabi olmasına rağmen mevsimlik tarım işçileri dolaylı bir şekilde de olsa herhangi bir sağlık ve iş güvencesine tabi edilmeyen neredeyse birkaç emekçi kesimden biri.  4857 sayılı iş kanunu istisnalar bölümünde yer alan b) bendinde ki “50'den az işçi çalıştırılan (50 dahil) tarım ve orman işlerinin yapıldığı işyerlerinde veya işletmelerinde” maddesinden dolayı tarım emekçilerinin %79’u kanun dışında kalmaktadır. Buda elbette on binler hatta yüz binlerce tarım emekçisinin herhangi bir iş güvencesinin olmadığının en net kanıtıdır.  Maalesef ki bu acı durum dünyanın geri kalanında da 

Türkiye’den farklı değil 

Sosyal İş’in açıkladığı (İSİG) Rapora göre 2024 yılının ilk 6 ayında yaşanan iş cinayetlerinin %16’sı (141) tarımsal üretimin yapıldığı işyerlerinde meydana geldi.  Elbette bu sayının 2010’lu yıllardan bugüne yükselerek izlediği grafik durumun vahametini gösteriyor. 

2023 yılında sadece Şanlıurfa ve Diyarbakır’dan 300 bin tarım emekçisinin zorunlu iç göç yaşadığını düşünürsek ve bu süreçte yolda yaşanan trafik kazalarının da bu rakamların dışında tutulduğu bir ortamda gerçek rakamları düşünmek bile acı bir durum oysa bölgede gelişen toprak kapitalizmi ve bir türlü geçilemeyen tarımda teknolojik üretim, bölgede yaşayan yüz binlerce tarım emekçisini sefalete mahkûm etmeye devam edecek gibi görünüyor. 

ÖMÜRLÜK ZULUM, MEVSİMLİK ÖLÜM SEZONU
Reklam Alanı

İptal

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

0 Yorum

Daha fazla gösterilecek yazı bulunamadı!

Tekrar deneyiniz.