Reklam Alanı

ŞEHİTLER ÖLMEZ!

Reklam Alanı
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala
Reklam Alanı

 

 

Yahya Sinvar’ın Şehadeti

 

“Mü’minlerden öyle adamlar vardır ki, Allah’a verdikleri söze sâdık kaldılar. İçlerinden bir kısmı verdikleri sözü yerine getirmiştir (şehit olmuştur). Bir kısmı da (şehit olmayı) beklemektedir. Verdikleri sözü asla değiştirmemişlerdir.” Ahzab 23

 

7 Ekim operasyonunun zamanlaması ile ilgili kararda Şehit Sinvar’ın stratejik aklı vardı. Zamanın, bu planlamayı/zamanlamayı haklı çıkaracağına şüphe yoktur. Zira daha geç kalınması, ihanetlerin/normalleşmelerin daha da perçinlenmesi ve geri dönülmez bir sürece tekabül ediyordu. Ne olacaksa olmalıydı ve olmakta…

Çakalların, münafıkların, kahpe tıynetlilerin, farelerin bir aslanı daha şehit etmesine tanık oldu Kerbela. Sünnicilik, millicilik, ‘biri daha indirildi’ diye manşet atan laiklik maskeleriyle siyonistlik yapanlar da “indirilen” “sünni” olduğu halde sevinecek çünkü asildi, yiğitti, delikanlıydı, mertti, cesurdu.

Çünkü o, küresel iradeye kafa tutuyor, işbirliğini ve ayartılmayı reddediyor, İran’dan, Irak’tan, Lübnan’dan ve diğer direnen kardeşlerinden kopmuyor, onlarla birlikte mücadele etmeyi kabul ediyor, onlarla işbirliği yapıyor, onlardan nefret etmiyor, onları tekfir etmek ve onların aleyhine mutlak kötülükle kahpece ilişkiler kurmak yerine tüm şerefli insanlar ve yapılarla birlik içinde çalışmayı tercih ediyor, vahdeti gerçekleştiriyordu.

O, göğüs göğüse çarpışarak şehit oldu. Hep bir askerdi.

Tavizsizdi.

 

Demek ki; tünellerde değilmiş.

 Demek ki, arkadaşlarıyla birlikte çatışırken şehit olabilen bir asker, bir komutan, bir efsaneymiş.

 

Direniş ve onun onardığı küresel intifanın doğurduğu 7 Ekim, öncesinde tohumları atılan vahdeti daha da güçlendirdi. Bu, sadece alanların birliği değildi; kanların da birliğiydi. Şehit Kasım Süleymani ve Mühendisi, Şehit Haniye ve Nasrullah, Şehit Yahya Sinvar ile devam ediyor ve çelik gibi bir vahdet oluşturuyor.

Şehitler ölümsüzleşir, dava ölmez. Kervan devam eder. Her şehit bir kazanımdır.

 

O gün Hüseyin’i şehit edenler, bugün Şehit Sinvar için de seviniyorlar.

Onun şehit olmasına sevinenler, bize şii olmayın derken, aslında Hüseyin olmayın diyorlar, Yahya Sinvar, sünni ve Hüseyin’di.

*

Nasrullah ve diğer liderler şehir oldu ama direniş daha da güçlendi ve yaşıyor; Ahmet Yasin, Aruri ve diğer liderler de şehit oldu ama direniş yaşıyor ve Allah’ın yardımı ile muzaffer de olacaktır. Sünniyonistler bu şehadete de, Nasrullah şii bahanesiyle sevindiler. Oysa onlar Siyonist olan şiilerle kardeşler ve vahdet içindeler ve el eleler. Hem de bu vahdetin merkezinde İsrail var.

Şimdi de emellerini gerçekleştirme fırsatı yakalamış olduklarını düşünüyor olabilirler. Meşal veya benzeri birinin seçtirilip tekrar Doha’ya taşınmalarını hayal ediyor olabilirler. Bir kısmını, Suriye’de direniş karşısında hazır kıta bekleyen diğer secdeli Siyonistlerle barıştırmayı denemek isteyebilirler. Son nefeslerine kadar, Siyonizm için çalışacaklar bu münafıklar. Özellikle mezhep maskesi kullananlar…

Artık iyice anlaşıldı ki, küresel emperyalizm, Filistin sömürgesi ve onun merkezde olduğu bölgesel ve küresel statükoyu zorla sürdürme niyetinde. ABD ve İngiltere Yemen’i daha ağır bombalıyor ve Gazze ve Lübnan’da açıkça sahada.

Direniş de bu şehadetten önce de yaşanan tırmanışın da ötesine geçerek yeni bir aşamaya geçiyor. Özellikle Lübnan'daki Direniş, İsrail işgal güçleriyle çatışmaları yoğunlaştırarak tanklar ve insansız hava araçlarının imhası, İsrail teröristlerini esir alma da dahil olmak üzere önemli can kayıpları ve ekipman kayıplarına yol açarken, yeni bir tırmanma aşamasına geçiyor. Ayrıntılarının önümüzdeki günlerde duyurulacağını belirten Direniş odasının açıklaması beklenti oluşturmuş durumda.

 Sonuç olarak; Sinvar, artık ölümsüz. O, 7 Ekim devrimi ile Küresel mutlak kötülüğe beyin sarsıntısı yaşatan ve ‘varoluşsal bir savaş veriyoruz’ dedirten kişi olarak ve büyük şehit olarak iyilerin kalbinde ve tarihte yerini alacaktır. Onun strtejisiyle Hamas, “İsrail'e” stratejik zararlar verdi. Tabutuna son çivilerin çakıldığı Filistin davasını yeniden hayata döndürdü ve küreselleştirdi.

Artık Filistin davası tüm iyilerin davası oldu, bir ölçü oldu. “İsrail'in” küresel imajı ise alt üst oldu, maskesi düştü. Münafıkların da kullandıkları tüm maskeler düştü.

Yaşanan soykırım, diğer acılar ve Sinvar’ın şehadeti, direnişin daha da kenetlenmesine yol açtı ve intikam duygusunu güçlendirdi.

Rabbim, iyilerledir. 

 

ŞEHİTLER ÖLMEZ!
Reklam Alanı

İptal

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

0 Yorum

Daha fazla gösterilecek yazı bulunamadı!

Tekrar deneyiniz.