ŞEHİR? TOPLUM? KABİLE?

-Düzensiz memleket,

-Cezasız trafik ihlalleri,

-İşgal altındaki kaldırımlar,

-Dükkan yapılmış yan bahçeler,

-Süpürülmeyen sokaklar,

-Ruhsatsız dükkanlar,

-Kaçak katlar,

-Uygunsuz kapatmalar,

-Gayrı meşru işletilen evlerin herkesçe malum olduğu halde kapatılmadığı,

‐İşletenlerin caydırıcı ceza almayıp tekrar aynı şeyi yaptığı,

-Uyuşturucu kullanımının yaygınlaştığı,

-Torpillilerle doldurulmuş belediyelerden geçilmediği,

-İşe gelmeyenler,

-Gelse de işe yaramayanlar,

-Tanıdığı olanın, hak etmese bile belediye meclisinden sözleşmeli memur olduğu,

-Tanıdığı olmayanın, hak etse bile ötelendiği,

-Her şeyin siyasetle ölçüldüğü, bizden veya değil denilerek yaftalandığı,

-İftiranın çok kolay karşılık bulduğu,

-İftiraya uğrayanın derhal bertaraf edildiği, iftira atanın derhal ödüllendirildiği,

-İmarın, tanıdığı olan yap-satçıların talebi doğrultusunda kara düzen yapıldığı,

-Medeni bir planlamanın yapılmadığı,

-Sosyal alan ve sağlık alanlarının vasıf değişikliğiyle konuta çevrilip satıldığı,

-Satılan arsaya, satıldıktan sonra kat artışı verildiği,

-Okulların temizlikten, sabundan, hijyenden uzak olduğu,

-Sınıfların gayrı insani ölçülerde kalabalık olduğu,

-Öğretmen açığıyla ülkenin ilk sırasında olduğu,

-Başarıda ülkenin son sırasında olduğu,

-Atanan öğretmenlerin mecburi hizmetini tamamlayıp kaçmayı dört gözle beklediği,

-Atanan doktorun raporla ya da ikrahiye görevini tamamlayıp yaka silkerek kaçtığı,

-Bir siyasi yakını hasta olursa doktorların ve sağlık müdürlüğünün perişan olduğu,

-STK denilince akla iyi şeylerin gelmediği,

-Menfaat denilince akla herkesin gelebildiği,

-Dolandırıcılığın günlük rutine bindiği,

-Mücadele edilmek istenmediği,

-Kıymetli insanların dışlandığı,

-Kıymetsiz insanların adam yerine konduğu,

-Cahilin önder olduğu,

-Alimin ötede tutulduğu,

-Dinin ve dini kisvelerin, ritüellerin, medreselerin gelir getirici unsur olarak kullanıldığı,

-Aşiretimden olsun haksız olsa da haklı ederim, anlayışının hakim olduğu,

-Aşiretimden değilse haklıysa bile haksız ederim, zulmünün hüküm sürdüğü,

-Düzgün konuşanın olmadığı,

-Saygının olmadığı, olanın da korku olduğu,

-Hürmetin olmadığı, olanın da riya olduğu bir yere ne denir?