Reklam Alanı

PARTİ DEĞİŞTİRMEK

Reklam Alanı
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala
Reklam Alanı

 

Siyaset yapanların kimisi tarafından büyük ayıp, kimisi tarafından da olası bir eylem.

Büyük ayıp olarak görenler, ya o partinin temel taşı olanlar ya da o partiden geçinenlerdir.

Normal bir eylem olarak görenler ise, siyaseti iç çekişme için yapma dar boğazına sürülen, parti içi ayak oyunlarından uzaklaşmak isteyen, kendi doğruları olan, fikir sahibi olan ve milletine güvenenlerdir. Zaten aksi durumda olan, yani millet tarafından desteklenmeyen ve farklı niyet taşıyanlar kolay kolay ayrılmaz. Partiye yapışıp kalmaktan başka çareleri olmadığını bilirler.

Kendi ayakları üzerinde durabilen ve yanlış kişilerin çöreklendiği yapılarda kendine yer bulma mecburiyeti olmayanlar, bir partiden ayrılsa bile millete faydalı olma gayesinden ayrılmazlar. Nerede olursa olsun faydalı olurlar. Millet de onları destekler.

Ayrıldıktan sonra tekrar geri dönmek de, siyasette nadir de olsa vardır. Ancak burada yüksek hassasiyet gerekir. Zira hiç bir ayrılıktan sonra tekrar birleşmek, ayrılmadan önceki güveni vermez. İlla öteki olmak durumundadır.

Zaten ayrılan bir siyasetçiye şahsı için geri davet yapılmaz. Ayrılıp gittikten sonra sürüklediği oy potansiyeli için geri davet yapılır. 

Peki o oy veren kitle bu duruma nasıl bakar?

Büyük çoğunluğu üzüntü ve hayal kırıklığıyla karşılar. Bir kısmı da partiye geri giden siyasetçinin olaya pragmatist bakmasını ister. Yani, madem geçiyorsun, öyleyse bölgendeki tüm inisiyatif sende olsun ve bu durum derhal açıklansın, sonuçları derhal uygulansın. Seçim falan beklenmesin. Milletin yaka silktiği her figür, partiden uzaklaştırılsın ve şehrine öyle bir destek al ki, şehir geçmiş yıllarda kaybettiğini fazlasıyla telafi etsin. Yatırımlar, somut olarak pazarlık edilsin ve millete açıklansın.

Ancak bu şartlar altında büyük yara almadan geçiş olabilir.

Şehir adına bu pazarlıkların ve somut yatırımların konuşulmadığı, garanti altına alınmadığı geçişler genellikle hüsran olmuştur. Siyasi tarihimizde örnek mevcuttur.

Hayat hep mücadeleyle doludur. Akıllı ve istişareli mücadelelerin hem kişiye hem de millete faydası olur. Ne alacağını, ne vereceğini bilen ve bunu profesyonel olarak garanti altına alanlar galip çıkar.

Sözümü bir aile büyüğümün yaklaşık bir asır önce söylemiş olduğu ve aile tarihimizde önemli bir mihenk taşı olan şu kıymetli sözle tamamlamak istiyorum,

“Hiç bir kapı bir daha açılmayacak şekilde kapatılmayacağına göre, hiç bir kapı da bir daha kapanmayacak şekilde ardına kadar açılmamalıdır.”

İyi okumalar...

PARTİ DEĞİŞTİRMEK
Reklam Alanı

İptal

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

0 Yorum

Daha fazla gösterilecek yazı bulunamadı!

Tekrar deneyiniz.