Reklam Alanı

KURAN VE YARATILIŞ

Reklam Alanı
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala
Reklam Alanı

Elimde “Kuran ve Yaratılış” isimli bir kitap. İlginç konuları işliyor. Yaratılışın amacı, ilk insan, elest bezmi, altı günde yaratma, yoktan yaratma, arşta istiva, nefs-i vahide meselesi, yaratılış ve evrim meselesi... Yüzyıllardır tartışılan konular. Tuhaftır, hemen hemen hiçbir konuda tam manasıyla uzlaşı (ittifak) yok. Her konuda görüşler çatallaşıyor, ikiye, üçe, dörde, beşe ayrılıyor. 

Çoğunluğa (cumhura) göre ilk insan Hz. Adem ama, elest bezmi fiziken gerçekleşen bir hadise ama, evrim Kur’an’a ters değil ama, Hz. Adem’in babası yok ama, Kur’an’ın bilimsel tefsiri yapılabilir ama… ama’sız kurulabilen bir cümleye rastlamak neredeyse mümkün değil. Bu konular bin yıl önce de uzun uzun tartışıldı herhangi bir sonuca ulaşıldı mı, hayır. Kıyamete kadar tartışılsa (-ki tartışılacağa benziyor) bir sonuca ulaşılamayacak. 

İnsanlar her devirde teolojiyi konuşur ama hiçbir devirde ve hiçbir konuya noktayı koyamaz. Yüz binden fazla tefsir yazıldı ama hala Kur’an-ı Kerim anlaşılamadı. Bu Kur’an o kadar kapalı bir kitap mıydı ki anlaşılması için binlerce tefsir yazıldı? Kur’an’ı anlaşılmaz hale getiren tefsirler belki de. Yapay zeka, küreselleşme, dijital, internet çağında hala teolojinin kadim mevzularını konuşmak: Cin, melek, istiva, zat, sıfat, esma, takdir, kaza, kader, ata, tenzih, tecsim, teşbih…

Kur’an’ın hitabı evrensel mi, tarihsel mi? Bin yıl öncesinden Kur’an hitabının metin açısından tek başına kıyamete kadar gelecek bütün insanları bağlamadığını, evrenselliğin Kuran metninden değil, sahabe ve tabiin icmasından anlaşıldığını söylüyor Gazali ve Amidi. Şimdi bu iki alim tarihselci mi oldu? Tarihselci olsalar ne olacak ki, her şey sade bir yorum meselesi olduktan sonra. 

Ebubekir Sifil kendisine cevap veren muhatabını “Güneydoğudan İbn-i Teymiyye ibtilasına tutulmuş bir molla kendince beni tenkit etmiş” diyerek küçümsüyor. Sanki zat-ı alileri her şeye agah imiş gibi. Senin yorumlarına karşılık Güneydoğulu mollanın yaptığı da bir yorum. Yorum yorumu dövüyor, yorum yoruma karşı. Yorumunuzun hiçbir üstünlüğü yok, yorumlardan bir yorum sadece.

Dini konuşan kanaat önderlerini ve ilahiyatçıları iki gün bir araya getirirseniz, üçüncü gün tekfirler başlar, kavgalar başlar, kıyametler kopar. Mesela Sifil ile İslamoğlu bir gün aynı odayı paylaşmak zorunda kalsa nelere şahit oluruz kim bilir. Herkes adacığında müritleri ve muhipleri ile mutlu yaşıyor. Her adacık öteki adacığın düşmanlığından güç alıyor, ondan besleniyor.

KURAN VE YARATILIŞ
Reklam Alanı

İptal

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

0 Yorum

Daha fazla gösterilecek yazı bulunamadı!

Tekrar deneyiniz.