"İsrail zalimdir, İsrail bebek katilidir, İsrail pisliktir, İsrail vahşidir, İsrail mazlumlara soykırım uyguluyor, İsrail şeytandır, İsrail insanlık içinde çıkmış ve insanlığı yok eden insanlığa ait ne kadar değer varsa imha eden bir urdur, bir hastalıktır." Şeklinde söylenen vasıfların tamamına hatta daha fazlasına haizdir İsrail. Dillerde bulunan her türlü kötü vasıf İsrail için söylense doğrudur, müstehaktır.
İslam kültüründe bütün kötülükler şeytan kavramı ile ifade edilir. Bu bu durumda İsrail şeytandır. Ancak bütün pisliklerin ve dolayısıyla şeytanın varlığı bir sorun çıkarmaz, şeytanın yaratılması şer değildir. Ancak şeytana uymak, şeytanın yanında yer almak bir sorundur ve şerdir. Sapıklık ve sapkınlığın İslam literatüründeki karşılığı olan dalalet, şeytana tabi olmanın, onun yanında yer almanın sonucu olarak ortaya çıkar.
Ne hayret vericidir ki, biz İsrail’in şeytan olduğunu yaptığı vahşetten hareketle mecazi olarak ifade ediyoruz, oysa Yahudi inancına göre yahudilerin hakiki anlamıyla şeytanın soyundan geldikleri inancı vardır. Tabii, yahudi kutsal metinlerinde şeytan kötü bir varlık olarak tanımlanmaz. Topraktan yaratılan Adem ve Adem çocuklarından daha üstün olduğuna inanırlar. Yani şeytanın Allah’ın Adem’e secde etmesi emrine isyan etmesinde “ben ondan üstünüm!” şeklindeki mesnetsiz ırkçı kibrine dayanan gerekçesi, Yahudilerin de ırkçı inançlarının temeli olmuştur.
Buna göre İsrail insan değil bir şeytandır, dalalet ve sapkınlığa sebeptir ancak kendi varlığı dalalet değildir. Çünkü şeytan iyi ve kötülerin ayrışmasında, elmas ruhlu insanlar ile kömür ruhlu olanların tespitinde önemli rol oynar. Bu itibarla İsrail'in yanında yer alan insanlar da insanlıktan çıkmış kimselerdir, asıl sapkın ve dalalette olanlar, İsrailsevicilerdir, İsrail'i destekleyenlerdir. İsrail'in yanında yer alanlar için İsrail'den korkmuş olmak veya İsrail'i sevmek fark etmez, onlar sapıklık içindedirler.
Şeytan İsrail’in, zerre kadar vicdan kırıntısı taşıyanların bile kabul etmediği vahşeti normal gören, onaylamadığını küçük bir sözle dahi göstermeyen kalabalık bir kitlenin varlığına şahit oluyoruz. Hadi İslam düşmanlarını bir kenara koyduk, müslüman olmayanları da ayrı tuttuk. Pekala, müslüman olup aramızda yaşayan vicdansızlara ne demeli? Hani müslüman merhamet doluydu? Hani bir karıncanın dahi incinmesine gönlü razı olmazdı? İsrail vahşetiyle paramparça edilerek öldürülen minnacık yavrulara karşı bu taş kalplilik neden? Kimse kusura bakmasın, merhametsiz, taş kalplilerin müslümanlıkla hiçbir alakası yoktur. Kur’an-ı Kerim’e göre müminler birbirlerine karşı merhametli, kafirlere karşı şiddetli olmalıdırlar. “Muhammed Allah’ın Resulüdür, O’nunla beraber bulunanlar kafirlere karşı çok şiddetli, kendi aralarında gayet merhametlidirler..” (Fetih, 29.) Sözünü ettiğimiz kesim ise bunun tersi bir anlayış içindedirler.
Meğer ki aramızda Müslüman görünümünde ne zalimler varmış bunca bebeğin çoluk çocuğun şehit edilmesine normal bakan hatta atil İsrail'in yanında yer alan vicdansızlarla iç içe yaşıyormuşuz. Onlar da bizim gibi merhametli görünüyordu. İsrail şeytanı, onların ayarını ve ne olduklarını ortaya çıkardı. Aramızdaki bu vicdansızlardan korkmaya başladık, Filistin’in başına gelen bir gün bizim başımıza gelse bunların da katile yardım edeceğini öğrenmiş olduk.
Kur’an-ı Kerim, asırlar öncesinden taş kalplileri şöyle haber vermektedir:
"Bundan sonra kalpleriniz yine katılaştı; artık kalpleriniz taş gibi, hatta daha da katıdır. Taşın öylesi var ki ondan ırmaklar kaynar; öylesi de var ki çatlayıp bağrından su fışkırır; bazı taşlar da var ki Allah korkusuyla yuvarlanıp düşer. Allah, yapmakta olduklarınızdan habersiz değildir." (Bakara, 74.)
Bu müslüman görünümlü taş kalplilerden bir kısmı İsrail vahşeti karşısında sessiz kalarak katil İsrail'i lisanı hal ile destekliyorlar. Bir kısmı da güya öldürülen minik yavrulara acıyormuş görüntüsü altında Filistinin tek savunucu silahlı askerleri olan Hamas'ı neden harekete geçti de bu yavruların ölümüne sebep oldu diye suçluyorlar. Yani İsrail yanlısı olmalarını Hamas'ı suçlayarak örtmeye çalışıyorlar. Öyle bir anlatıyorlar ki, sanki İsrail hiç bir zaman masumları, minik yavruları öldürmemiş, hiç işgalci olmamış, kendi topraklarında geçinip gidiyormuş da Hamas kaşınmış, İsrail'i kışkırtmış ve bu faciaya sebep olmuş. Zavallı İsrail elli yıldır kendi toprağında uslu uslu durduğu halde yalnızca kendisine saldıranlara karşı masumane savunma hakkını kullanıyormuş da aslında Filistin bebekleri silahlanmış, İsrail’e ölüm yağdırıyormuş. Ne yapsın oda kendini savunmaya çalışmış. İşte İsrail’i masum, Hamas’ı terörist gören müslüman görünümlü vicdansızlar, israilci tutumlarını, İsrail taraftarlıklarını gizleseler de açıkça görünüyor, hepimiz biliyoruz.
0 Yorum