reklam alanı

Fatih Erbakan: İpi Amerika ve İsrail’in elinde olan PYD ve YPG’nin böyle bir çağrı ile silah bırakması mümkün değil

Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, PKK lideri Abdullah Öcalan ile DEM Parti heyetinin görüşmesine ilişkin, "Bebek katili Abdullah Öcalan'ın serbest bırakılıp, getirilip Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde konuşturulmasının çok büyük mahsurları vardır” dedi.

Fatih Erbakan: İpi Amerika ve İsrail’in elinde olan PYD ve YPG’nin böyle bir çağrı ile silah bırakması mümkün değil

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan İl Başkanları Toplantısı öncesi gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

ERBAKAN: BÖYLE BİR DURUM BİZİ ACİZ DÜŞÜRÜR

 PKK lideri Abdullah Öcalan ile DEM Parti heyetinin görüşmesine ilişkin de açıklama yapan Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan şunları söyledi: 

 “Böyle bir durum bizi aciz düşürür; devletimizi, ordumuzu, emniyet güçlerimizi. 'Biz, 40 sene bütün kurumlarımızla sizle mücadele ettik ama başarılı olamadık. Halen daha bize tehdit oluşturuyorsunuz. Öyleyse Abdullah Öcalan'a rica edelim, bizi bu dertten kurtarsın.' Yani, Abdullah Öcalan'ın bu çağrısına muhtaç kalmışız görüntüsünü vermiş olacağız" dedi.

Gündemin önemli maddelerinden bir diğeri de Bahçeli’nin Öcalan’la ilgili çağrısı ve yeni bir çözüm sürecinin başlatılmasına ilişkin gündemdir. Böyle bir adımın atılması, yani bebek katili Abdullah Öcalan’ın serbest bırakılıp getirilip Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde konuşturulmasının çok büyük mahsurları vardır. Biz bunu Yeniden Refah Partisi olarak Sayın Bahçeli’nin ilk çağrısını yaptığı günden itibaren ifade ettik.

Birincisi, böyle bir durum bizi aciz düşürür. Devletimizi, ordumuzu, emniyet güçlerimizi… Biz 30-40 sene boyunca tüm kurumlarımızla, ordumuzla, emniyet güçlerimizle, devletimizle, milletimizle terörle mücadele ettik. Ancak, başarılı olamadık ve halen daha bu tehdit devam ediyor. Öyleyse Abdullah Öcalan’a rica edelim, o bizi bu dertten kurtarsın. Yani Abdullah Öcalan’ın bu çağrısına muhtaç kalmışız gibi bir görüntü ortaya çıkacak.

Efendim, “Anneler ağlamasın, kan akmasın” deniliyor. Bunu kim istemez? Biz de Yeniden Refah Partisi olarak, en az herkes kadar kan akmasın istiyoruz. Ancak Abdullah Öcalan’ın bir çağrısıyla PKK’nın silah bırakmasının mümkün olmayacağını ifade ediyoruz. Neden? Çünkü PKK’nın kendi yöneticileri bunu söylüyor. Abdullah Öcalan buna karar veremez diyorlar. İşte çıktılar televizyonlarda, o dönemde en başta gelen elebaşları bu açıklamaları yaptılar.

Yine, Sayın Bahçeli’nin çağrısından hemen iki gün sonra TUSAŞ saldırısı gerçekleşti. Bunların hepsi, silah bırakılmayacağına dair mesajlardır. Bununla beraber, şehitlerimize ve gazilerimize büyük bir saygısızlık yapılmış olur. Abdullah Öcalan’ın “umut hakkından” yararlanıp da serbest kalması veya ev hapsine geçmesiyle ilgili kararı, sadece kanına girmiş olduğu şehitlerimizin aileleri ve gazilerimiz verebilir. Başka kimse böyle bir karar veremez.”

“ŞEHİTLERİMİZİN VE GAZİLERİMİZİN ANISINA EN BÜYÜK İHANET OLUR, EN BÜYÜK SAYGISIZLIK OLUR”

“40 sene boyunca çocuklar öksüz kaldı, yetim kaldı; anneler dul kaldı, evlat acısı yaşadı. Anneler, babalar gözlerini, kollarını, bacaklarını kaybetti, felç oldu, yatağa bağımlı hale geldi. Neler yaşandı neler! Bu kanına girdiği insanların helalliğini almadan Sayın Devlet Bahçeli, Sayın Erdoğan, biz veya hiç kimse böyle bir kararı veremez.” diyen Erbakan şu ifadeleri kullandı:

 “Bu, şehitlerimizin ve gazilerimizin anısına en büyük ihanet olur, en büyük saygısızlık olur. Diğer taraftan, Abdullah Öcalan diyelim böyle bir çağrı yaptı; hadi diyelim PKK kısmı silah da bıraktı. Peki, asıl tehdit olan PYD ve YPG ne olacak? Orada Amerika ve İsrail tarafından binlerce tır dolusu, 50.000-60.000 tır dolusu mühimmatla, teçhizatla, ağır silahlarla donatılmış bir terör ordusu kuruldu. Aslında 150.000 kişilik bir terör ordusu; PYD ve YPG’den oluşuyor. Sadece tankları ve savaş uçakları yok. Bunun dışında her şeye sahipler; bütün teknolojik donanımlara sahipler. Yıllarca bu PYD’yi, YPG’yi eğittiler, donattılar, silahlandırdılar; milyarlarca dolar harcadılar, yıllar harcadılar.

PYD ve YPG’nin ipi tamamen Amerika’nın elinde. Şimdi Abdullah Öcalan hapisten kurtulmak için bir çağrıda bulunacak ve Amerika ile İsrail’in yıllarca yaptığı bu harcamalar, milyarlarca dolar ve bu kadar emeği bir anda rafa kaldırılacak, PYD ve YPG silah bırakacak? Bu mümkün mü? İpi Amerika ve İsrail’in elinde olan PYD ve YPG’nin böyle bir çağrı ile silah bırakması mümkün değil.

Ve şu anda bizim için asıl tehdit olan da PYD ve YPG’dir. Bu gerçeği de ifade ettikten sonra söyleyeceğimiz diğer husus; bu sürecin şeffaf bir şekilde yürütülmemesi. Meclisin haberi yok, siyasi partilerin haberi yok, milletin haberi yok. Özellikle devlet tarafından siyasi partilerin ve meclisin bilgilendirilmesi lazım. Evet, Dem Parti bir görüşme trafiği sürdürüyor ama sadece Dem Parti kaynağından gelen haberler yerine devletin de bu konuda bilgi vermesi gerekiyor.

Ve yine her zaman söylediğimiz gibi çözüm sürecine karşı değiliz. Kürt kardeşlerimizin en fazla dertlendiği bir siyasi hareketin temsilcileriyiz. Ancak, bir süreç yürütülecekse bölge halkının meşru temsilcileriyle yürütülsün; terör örgütü ile değil. Bölge halkının sıkıntısı varsa, talepleri varsa, hakları iade edilecekse, bu süreç meşru temsilcilerle yürütülsün. Siyasi partiler, sivil toplum kuruluşları, kanaat önderleri, aşiret reisleri ve o bölgenin halkıyla birlikte… Ve tabii ki yürütülecek olan bu sürecin kırmızı çizgisi, Türkiye’nin bölünmez bütünlüğü ve üniter yapısının korunması olmalıdır.”

 

Fatih Erbakan: İpi Amerika ve İsrail’in elinde olan PYD ve YPG’nin böyle bir çağrı ile silah bırakması mümkün değil

İptal

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

0 Yorum

Daha fazla gösterilecek yazı bulunamadı!

Tekrar deneyiniz.