2011’de Suriye’de patlak veren iç savaş, milyonlarca insanı yerinden yurdundan etti. Birçok insan hayatta kalabilmek için başka ülkelere sığındı, Türkiye de bu zor dönemde kapılarını Suriyeli mültecilere açtı. Ensar ruhuyla hareket eden Türkiye, dünya çapında takdir topladı. Şanlıurfa ise bu süreçte önemli bir rol üstlendi. Yüz binlerce Suriyeli, bu tarihi kentte yeni bir yaşam kurdu. Şanlıurfalılar, misafirlerine kucak açarak onları sadece barındırmakla kalmadı, aynı zamanda hayata tutunmalarına yardımcı oldu. Bu yardımlar, Şanlıurfa’nın “ensar şehri” olarak tanınmasına yol açtı.
ŞANLIURFA, “ŞANLI”DAN SONRA BİR UNVAN DAHA KAZANABİLİR
Gaziantep Milletvekili Ertuğrul Kaya tarafından TBMM'ye sunulan kanun teklifiyle Gaziantep’e "Minhar" unvanı verilmesi amaçlanıyor. Ancak, Şanlıurfa’nın da bu unvanı hak ettiğini söylemek yanlış olmaz. Şanlıurfa, yıllardır Suriyeli mültecilerin en yoğun yaşadığı şehirlerden biri olarak, misafirperverliğiyle adından sıkça söz ettiriyor. Bu anlamda, Şanlıurfa da en az Gaziantep kadar bu unvanı taşıma hakkına sahip.
ÖRNEK OLACAK MİSAFİRPERVERLİK
Şanlıurfa, “Şanlı” unvanından sonra, "Minhar" unvanını da en çok hak eden şehirlerden biri olarak dikkat çekiyor. Tüm dünyaya örnek olan bir misafirperverlik hikayesinin yazıldığı bu şehir, 14 yıldır Suriyeli mültecilere ev sahipliği yaparak Ensar ruhunu canlı tutuyor.
"MİNHAR" UNVANI NE ANLAMA GELİYOR?
"Minhar" kelimesi, Arapçadan dilimize geçmiş bir sözcük olup "misafirperver, misafiri ağırlayan, misafire kucak açan" anlamlarına gelir. Bu unvan, şehrin insanlarının misafirperverliğini ve özellikle Suriyeli mülteciler konusunda gösterdikleri hoşgörü ve destekle tanımlanıyor.
0 Yorum