Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde yapılan bir düğünde yöresel kıyafetler giyerek kadınlar tarafından oynanan kımıl oyunu izleyenleri kendine hayran bıraktı.
Cep telefonu kamerasıyla kaydedildiği görüntüler sosyal medyada viral oldu.
Görüntülerde, kadınların kendini müziğin ritmine bıraktığı anlar renkli görüntülere sahne oldu. Kadınların halay türleri oyunlardan biri olan “Kımıl” oyununu tercih etmesi geçmişten bu yana bu oyun türünün unutulmadığını da gösterdi.
Peki, Kımıl oyununun hikayesinin "Süne" adı verilen bir haşereden geldiğini biliyor muydunuz? İşte Kımıl oyununun hikayesi...
Kımıl, Şanlıurfa’da "Süne" adı verilen bir haşeredir. Bu böcek, buğdaylar başak bağladığında tanelere dadanarak beslenir ve yaklaşık 10-11 mm uzunluğundadır. Kış aylarını yüksek yerlerde, yapraklar ve bitki kırıntılarının altında geçirir. İlkbaharda ovalara inerek, yumurtalarını yaprakların alt yüzeyine bırakır. Yumurtadan çıkan böcekler, sütlü taneleri emerek beslenir. Kımılın bu bölgeyi ne zaman istila ettiği ise kesin olarak bilinmiyor.
Rivayete göre süne, toplumun günlük yaşamında büyük bir felaket olarak kabul edilir. Tüm karşı koymalara rağmen bu parazit hayvan ortadan kaldırılamamaktadır. Ekinler boy attığında ve başaklar süt haline geldiğinde, kımıl tarlaya girerek başaktaki sütleri tüketir.
Köylüler, kımıl mücadelesinde ilaç kullanarak başa çıkamayınca bu haşereleri toplama yoluna giderler. Toplanan kımıl, zirai mücadele kurumlarına satılır. Kımıl toplayanlar, genellikle kalbur ve iş önlüğü kullanarak buğday saplarına vurur ve kımılları kalbura dökerler. Biriken kımıllar önlüklere ve torbalara aktarılır. Böylece her köylü günde birkaç kilo kımıl toplayabilir.
Zamanla, kımıl mücadelesi köylerde dramatize edilen bir halk oyunu haline gelir. Halay türündeki bu oyun, köy meydanında çok sayıda erkek ve kadın tarafından davul ve zurna eşliğinde oynanır. Oyun, yalnız erkekler, yalnız kızlar veya kız-erkek gruplarıyla birlikte icra edilir.
Kaynak: Fatih Dikmen
0 Yorum