Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi Onkoloji bölümü alanında hem ulusal hem de uluslararası düzeyde kanser araştırmalarına katkıda bulunacak bir araştırma projesini hayata geçirmeyi hedefliyor. TÜSEP-A tarafından desteklenmeye hak kazanan proje uykusuzluğun bağışıklık sistemi üzerindeki olumsuz etkilerinin yanı sıra kanser tedavisindeki potansiyel yansımaları da ortaya koyacak.
Üniversitede Onkoloji Anabilim Dalı Dr. Öğretim Üyesi Oğur Karhan, Tıbbi Biyokimya Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. İsmail Koyuncu ve Öğretim Görevlisi Kadir Eğ, “Triple Negatif Meme Kanseri Geliştirilen Farelerde Uykusuzluğun İmmünoterapi Etkinliği Üzerine Etkisi” başlıklı araştırma projesine imza attılar. Yapılan bu çalışma Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEP-A) tarafından desteklenmeye hak kazandı.
Şanlıurfa’da yapılan araştırmanın amacı, uykusuzluk durumunun kanser tedavisinde kullanılan pembrolizumab adlı ilacın etkinliğine olan etkisini incelemek. Deney kapsamında, uykusuz bırakılan fareler ile normal uyku düzenine sahip fareler karşılaştırılacak ve bu iki grubun immünoterapiye verdiği tepkiler değerlendirilecek.
Bu sayede, uykusuzluğun bağışıklık sistemi üzerindeki olumsuz etkilerinin yanı sıra kanser tedavisindeki potansiyel yansımaları da ortaya konulacak.
Araştırmanın bulguları, kanser tedavisi gören hastalar için uyku düzeninin önemini vurgulayarak, klinik uygulamalara ışık tutmayı hedefliyor. Uykunun kanser tedavisi üzerindeki etkileri, mevcut tedavi yöntemlerinin yeniden değerlendirilmesine ve hastaların tedavi süreçlerine yeni perspektifler kazandırmaya yardımcı olabilir.
Ayrıca, elde edilecek veriler yeni tedavi stratejilerinin geliştirilmesine katkıda bulunarak, kanserle mücadelede yenilikçi yaklaşımlar sunabilir.
Kanser tedavisinin karmaşık doğasında uyku gibi basit ama kritik bir faktörün göz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulayan bu çalışma, kanser tedavisinde çok disiplinli bir yaklaşımın gerekliliğini de ortaya koyuyor.
Harran Üniversitesinde yapılan bu bilimsel çalışma, hem ulusal hem de uluslararası düzeyde kanser araştırmalarına katkıda bulunma potansiyeli taşırken, gelecekteki tedavi yöntemlerinin geliştirilmesine zemin hazırlaması düşünülüyor.
Kaynak: Haber Merkezi
0 Yorum