Hacamat, cilt altındaki kanı çekerek ve bu yolla vücuttaki kötü kanın atılmasını sağlayan bir tedavi yöntemi olarak kabul ediliyor. Peki hacamat gerçekten faydalı mı?
Hacamat neden yapılır?
Milliyet’te yer alan habere göre, Hacamatın amaçları arasında kan dolaşımını iyileştirmek, vücuttaki zararlı maddeleri temizlemek, enerji akışını düzenlemek, ağrıları hafifletmek ve bağışıklık sistemini güçlendirmek bulunur. Bunun için ise kirli kanın dışarı atılması gerektiği söylenir.
Hacamat uygulaması nasıl olur?
Hacamat uygulaması vücudun bazı bölgelerine kupalar yerleştirerek küçük kesikler atılmasıyla gerçekleştirilir. Genellikle sırt, omuz ve kafa bölgesi için uygundur. Sırt, ayak, bacak ağrıları ve uyuşmaları bu şekilde gideriliyor.
Geçmişi uzun yıllar öncesine dayanan geleneksel tedavi yöntemlerinden hacamat, birçok tartışmaya konu olmuştur. Bazı insanlara göre ağrıları dindiren, iyileşmeye yol açan bu yöntem bazı insanlar için ise son derece zararlı. Bakalım Osman Müftüoğlu bu konu hakkında nasıl açıklamalar yapmış.
Prof. Dr. Osman Müftüoğlu katıldığı bir programda hacamatın faydalarına dair, "Bu zamana kadar hacamatın faydaları hakkında hiçbir bilimsel çalışma görmedim" diye belirtti.
Geleneksel yöntemler hakkında pek çok tavsiyede bulunan Müftüoğlu, hacamat yönteminin modern yöntemlerden ayrıştırılarak farklı bir çember içinde değerlendirilmemesi gerektiğini ifade etti.
Müftüoğlu, geleneksel tedavi yöntemlerinden kupa çektirme yönteminin hacamattan daha faydalı olabileceğini aktardı. Kupa çektirme yönteminde bir nevi masaj işlemi ve rahatlaması olabildiğini, ancak hacamatın bundan çok daha farklı olduğunu belirtti.
Hacamat yöntemiyle ilgili yapılan işlemlerin tuzağına düşülmemesi gerektiğini anlatan Müftüoğlu, vücutta 'pis kan' adı verilen bir şeyin olmadığını vurguladı. Kirli kanın temizlenmesini ise şu cümlelerle ifade etti:
"Vücutta pis kan diye bir şey yoktur, oksijeni azalmış kan vardır. Kirlenmiş dokularda gelişen kan vücudumuzdaki birçok organın işlevi sayesinde temizlenebiliyor. Kan, oksijenle zenginleştirildiğinde normal haline dönebiliyor."
Kanımızda bulunan zararlı maddelerin böbrekler ve karaciğer sayesinde atıldığını hatırlatan Müftüoğlu, organlarımızın vücutta meydana gelen sıkıntılar için yeterince çalıştığını ve hacamata gerek olmadığını ifade etti.
Vücudumuzda bulunan zararlı maddeler karaciğer ve böbreklerin yanı sıra deri solunumu ile dışarı atılabiliyor. Bunun en görünür şekli ise kişilerin kendini terletmesi. Osman Müftüoğlu da terleme yoluyla birçok ağır ve zararlı maddenin atılabildiğini belirtiyor.
Organlarımızın sağlıklı oldukları sürece vücutta gerçekleşen rahatsızlıkları temizlemeye ve yenilemeye devam edeceğini hatırlatan Müftüoğlu, "Hacamat işleminin Osman Hoca tarafından onaylanması mümkün değil. Ancak onaylayanlara saygı duyuyorum" diye konuşarak sözlerini noktaladı.
0 Yorum