Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu, yaklaşık 2,5 aylık bir tatilin ardından yeni yasama yılına başladı.
28. dönem yeni yasama yılının başlaması, milyonlarca insanın yeni müjdelerin gelmesini umut ettiği bir dönemi işaret ediyor.
TBMM'nin açılması ile birlikte kanun teklifleri TBMM'ye gelmeye başladı. Gelen tekliflerden biri de Taşeron işçiler ile belediye şirket işçilerine kadro verilmesi.
CHP Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kaya'nın imzası ile TBMM'ye gelen kanun teklifine taşeron işçiler ile belediye şirket işçilerine kadro verilmesi, kamuda çalışan personellerden aynı işi yapanların memur kadrolarına atanması talep edildi.
İŞTE KANUN TEKLİFİNİN DETAYLARI:
“24 Aralık 2017 tarihinde Resmî Gazete'de yayımlanan 696 sayılı KHK ile kamuda çalışan taşeron işçilere dair bir düzenleme yapılmış ve kamuoyuna taşeron işçiliğin son bulacağı ilan edilmiştir. Ancak yapılan düzenleme, taşeron işçiliği sonlandırmamanın yanı sıra var olan taşeron işçi modelini yalnızca dönüştürmüş ve birçok mağduriyete sebep olmuştur.
696 sayılı KHK'ya göre işçilerin kadro kapsamına girebilmesi için şirket ihalesindeki toplam yaklaşık maliyetin en az yüzde 70'inin işçilik maliyeti olması gerekmektedir. Çağrı merkezinde çalışanlar, karayolları personelleri, şoförler, yemekhane personelleri gibi birçok sektördeki işçiler sözü edilen kapsama giremediği için kadroya geçirilmemiştir.
Yine mevcut düzenlemenin Geçici 23. Maddesi, 24. Maddesi ve 25. Maddesi'ne göre işçiler çalıştıkları şirketlerden Belediye İktisadi Teşebbüsleri'ne geçirilmiş ve kadro verildiği ilan edilmiştir. Bu düzenleme ile belediye şirketinde çalışan işçiler özlük, mali ve sosyal haklar bakımından kamu işçileriyle aynı haklara sahip olamamıştır. Kamuda bulunan taşeron işçiler kadroya geçtiği zaman 52 günlük ilave tediyeden faydalanırken, belediye şirketleri aynı kapsamda bulunmadığı için birçok belediye şirket işçisi ilave tediye ödemesi alamamaktadır. Kamu Çerçevesi Protokolüne dahil edilmedikleri için önemli bir ücret dengesizliği ortaya çıkmaktadır. Belediye şirket işçilerinin aldıkları ücret, mevcut ekonomik ortamda yaşamlarını idame ettirecek düzeyde değildir.
Belediyelerde üniversiteyi bitirmiş, ön lisans ya da lisans mezunu olmuş ve memur işleri yapan yurttaşlar bulunmaktadır. Memur işi yapanların memur olarak değerlendirilmesi hukuki bir sorumluluktur. Eşit işe eşit ücret ve eşit statü ilkesi getirilmelidir.
Bu kanun teklifi ile; KİT'ler, özel bütçeli kamu kuruluşları, kanunla kurulmuş birlik ve kooperatiflerde çalıştırılan taşeron işçilerin ve belediye şirketlerinde çalışan işçilerinin sürekli işçi kadrolarında istihdam edilerek 4-D statüsü kapsamına alınması ve ön lisans, lisans, yüksek lisans ve doktora mezunu olup memur işi yapan işçilerin ise 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu'na istinaden devlet memuru statüsü kapsamına alınması öngörülmektedir.”