Kazı Başkanı Karul: Göbeklitepe, keşifleri sonlanmayan yerleşim yerlerinden biri

Göbeklitepe Kazı Başkanı Prof. Dr. Necmi Karul, kireçtaşından yapılmış boyalı yaban domuzu heykeli keşfedilen Göbeklitepe’ye ilişkin “Göbeklitepe UNESCO Dünya Miras Listesi'ne giren ama keşifleri sonlanmayan ve bundan sonra da bizi heyecanlandırmaya devam edecek yerleşim yerlerinden bir tanesi" dedi.

Kazı Başkanı Karul: Göbeklitepe, keşifleri sonlanmayan yerleşim yerlerinden biri

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala
reklam alanı

Şanlıurfa'da 12 bin yıllık geçmişiyle 'tarihin sıfır noktası' olarak nitelendirilen Göbeklitepe'de, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın yürüttüğü kazı çalışmaları sırasında kireç taşından yapılmış, gerçek boyutlu ilk boyalı yaban domuzu heykeli bulundu. Yüzeyinde kırmızı, beyaz ve siyah pigment kalıntılar görülebilen eser döneminden günümüze uzanan ilk boyalı heykel buluntusu oldu. 

Göbeklitepe’de keşfedilen yaban domuzu heykeli, 'H' şeklinde bir sembol, bir hilal, iki yılan ve üç insan yüzü veya maskesi olduğu tahmin edilen süslemelere sahip bir seki üzerinde bulundu. 

Göbeklitepe Kazı Başkanı Prof. Dr. Necmi Karul, yeni eserlerin ortaya çıkması ile büyük heyecan ve mutluluk yaşadıklarını söyledi. 

Taş Tepeler projesi kapsamında 9 noktada çalışmalar gerçekleştirdiklerini anlatan Prof. Dr. Karul, “Bu çalışmaların sonuna geldik. İçinde bulunduğumuz D yapısı Göbeklitepe’deki bu yılın önemli sonuçlarından, önemli eserlerden birinin bulunduğu yer Göbeklitepe’deki D yapısı. Burada yabani bir domuz heykeli açığa çıkarıldı. D yapısının merkezi bir konumunda yani merkezdeki ikili dikili taşın aksında bir sekin üzerinde karşılaştık bu heykel ile. Heykel daha önce bildiğimiz diğer kabartmalarda olsun heykellerde olsun, atak halinde dili dışarıya doğru uzamış, dişleri özellikle vurgulanmış yani ürkütücülüğün öne çıkarıldığı bir görünüme sahip. Özellikle dili olsun kendi özgü renklerinde boyanmış. Bu heykelin boyalı olması, diğer kabartmaların ve heykellerin  de boyalı olması konusunda bize fikir veriyor” dedi. 

Karul şöyle devam etti:

“Biz bu heykel sayesinde bu binanın içerisindeki figürlerin rengarenk olduğunu, burada çok canlı bir ortam yaşandığını ve zeminin altına gömülü binaların da içerisine girildiğinde bu insanların bu heykelle kabartmalarla bugün gördüğümüzden çok daha farklı bir görünüme sahip bir şekilde karşılaştıklarını düşünmemiz gerekiyor. Böyle düşünüldüğünde Göbeklitepe kuşkusuz çok küçük bir kısmı kazınmış bir yer. İleride yapılacak kazılarda da bu konudaki bilgilerimiz daha da artacağını, açık bir şekilde gebe olduğunu gösteriyor. Sonuç itibarıyla Göbeklitepe UNESCO Dünya Miras Listesi'ne giren ama keşifleri sonlanmayan ve bundan sonra da bizi heyecanlandırmaya devam edecek yerleşim yerlerinden bir tanesi."

“ÇOK ÖNEMLİ BİR BULUŞ”

Göbeklitepe alanında kazı yapan Alman Arkeoloji Enstitüsü Koordinatörü Lee Claere ise keşiften dolayı ekip olarak büyük mutluluk yaşadıklarını ifade ederek, "Alman Arkeoloji Enstitüsü olarak 1995'ten beri Göbelitepe'de çalışıyoruz. Bu sene kazımızı yaptık. Kazılar çok iyi geçti. Bu sene, bu yaban domuzu heykelini bulduk. Çok önemli bir buluş, çok büyük bir heykel. 130 santim özelliğinde, vücudunda boya da var görüyoruz. Dili kırmızı, siyah beyaz renklerde var. O yüzden bizim için çok heyecanlı bir buluntu. Çok mutluyuz" dedi.

 

Kazı Başkanı Karul: Göbeklitepe, keşifleri sonlanmayan yerleşim yerlerinden biri

İptal

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

0 Yorum

Daha fazla gösterilecek yazı bulunamadı!

Tekrar deneyiniz.