ÖZEL HABER
ŞANLIURFA - Türkiye’de son yılların en sıcak yaz mevsimi yaşanıyor. Ülke genelinde sıcaklıklar mevsim normallerinin üzerine çıkarken bunaltıcı sıcaklıkların yaşandığı, zaman zaman termometrelerin 50 derecelere ulaştığı Şanlıurfa’da, temmuz ayında hava sıcaklığı rekor kırdı.
Kentte etkisini arttıran sıcaklıklar, sıcak çarpması riskini de beraberinde getirdi.
Sıcak havalarda özellikle vücudun sıvı noksanlığı ile birlikte uzun süre yüksek ısıya maruz kalmasıyla meydana gelen ve vücudun ısı kontrol sisteminin bozulmasıyla oluşan sıcak çarpmasında, vücut ısısı 38 derecenin üzerine çıkıyor. Beyin ile iç organlara hasar verebilen bu durum çok tehlikeli sağlık sorunlarına yol açabiliyor.
Biz de Ajans Urfa olarak sıcaklıkların Şanlıurfalıları yaktığı bugünlerde, güneş çarpmasına karşı neler yapılması gerektiği ve alınması gereken önlemleri Nev Hospital İç Hastalıkları Uzmanı Abdullah Urtekin’e sorduk.
URTEKİN: BİLİNÇ KAYBI VE KOMAYA KADAR UZAYABİLİYOR
Urtekin’e göre sıcak çarpması hafife alınacak bir durum değil. Sıcak çarpmasının ciddi rahatsızlıklara yol açabileceğini vurgulayan Urtekin, sıcak çarpmasında özellikle 65 yaş üstü kişilerin, kronik hastalığı olanların ve çocukların risk grubunda olduğunu kaydetti.
Sıcak çarpmasının bilinç kaybı ve komaya neden olabilecek sonuçlar doğrurabileceğini ifade eden Urtekin, şunları söyledi:
“Uzun süre aşırı sıcaklıkta ve güneşin altında kalma durumunda ortaya çıkan sıcak çarpması, kişinin sıvı kaybetmesi, tansiyonun düşmesi ve beraberinde tuz kaybıyla ortaya çıkan bir tablo. Belirtileri ise, vücut sıcaklığının artması, terlemenin kaybolması, halsizlik hissi, baygınlık durumu, çarpıntı olması ve vücudun kuru olması. Tabii daha ağır durumlar da ortaya çıkabiliyor. Bilinç kaybı ve komaya kadar uzayabiliyor. Sıcak çarpmasında en çok risk grubunda bulunanlar; 65 yaş üstü kişiler, kalp, şeker, tansiyon gibi kronik hastalığı olan kişiler ve çocuklar. Özellikle yeteri kadar sıvı almayan kişiler daha da risk altında oluyor.”
“SICAK ÇARPMASINDA ATEŞ DÜŞÜRÜCÜ KULLANILMAZ”
Sıcak çarpması durumunda yapılması gerekenleri sıralayan Urtekin, bu tür durumlarda ateş düşürücü kullanılmaması gerektiğini belirterek, şunları kaydetti:
“Birinde sıcak çarpması belirtileri var ise bu da hafif ve çok şiddetli değilse müdahale edilebilir. Vücudu serinletmek açısından kişiyi serin bir ortama almak, mümkünse ılık veya soğuk banyo dediğimiz, soğuk su veya buz uygulaması yapılabilir. Ama bunu yaparken de yaşlı ve kronik hastalığı olan kişilere dikkatli davranmakta fayda var. Yani kişiyi soğutmak lazım. Bir noktanın altını çizmek lazım, bu tür durumlarda ateş düşürücü kullanılmaz. Eğer bu tür müdahalelerle vücut ısısını düşüremezsek ve sıcaklık, baygınlık ve halsizlik hissi geçmiyorsa bir sağlık kuruluşuna başvurmak gerekir. “
“ŞANLIURFA’DA DA ESKİYE YILLARA GÖRE RİSK ARTIYOR”
Sıcak çarpmasından korunmanın yollarına da değinen Urtekin, sıvı tüketmenin önemini vurgulayarak, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Kuru sıcaklığın ve nem oranının yüksek olduğu illerde biraz daha risk sıcak çarpması. Şanlıurfa’da da nem artmaya başladı eski yıllara göre. Korunmak için öncelikle güneşin çok dik geldiği, sıcaklığın aşırı yüksek olduğu saat 10-11 ve 16-17 saatlerinde mümkün mertebe dışarıda olmamak gerekiyor. Eğer bulunmamız gerekiyorsa üzerimizde ince veya açık renk kıyafet olması lazım. Yeteri kadar sıvı tüketmek gerekiyor sıvı kaybı olmaması açısından. Sıvı tüketimi kişiden kişiye ve durumdan duruma değişmekle birlikte yaz aylarında en az 2,5-3 litre tüketmek gerekiyor. Tabii özel durumda olan kişiler hariç yani çok terleyen çok sıvı kaybeden kişilerde sıvı miktarı daha da artabilir. Bazı kronik hastalığı olan kişilerde bu daha az olabilir. “
BİHA