KADİR GECESİNİN ALAMETLERİ
Muhterem Kardeşlerim…
Ramazan’ın her gecesini Kadir Gecesi bilerek hareket edilirse Kadir Gecesine rastlanmış olur. Her gün en az şunlar yapılmalı:
1- Yatsı namazında zammı sure olarak Kadir suresini okumalı.
2- Kadir gecesi okunacak duayı okumalı.
3- Bir iki sayfa Kur'an-ı Kerim okumalı.
4- İlmihalden bir iki sayfa okumalı.
5- Az da olsa sadaka vermeli.
6- Gece seher vakti, iki rekât namaz kılıp, Silsile-i Aliyye’yi okuyarak, o Âlimlerin hürmetine dua etmelidir.
7- Gündüzü de gecesi gibi kıymetli olduğu için gündüzleri de değerlendirmelidir.
Kadir gecesin belirtileri
Kadir Gecesi, açık ve sakin olur, ne sıcak, ne de soğuk olur. Ertesi sabah güneş kızıl olup, şuasız doğar. Kadir Gecesinde köpek sesi duyulmaz diyen Âlimler de olmuştur.
Ubeyd bin Ömer Hazretleri anlatır:
Kadir Gecesi denizde idim, denizin suyunu içtim, tuzlu değildi, tatlı ve hoş idi.
Hadis-i Şeriflerde buyuruluyor ki:
“Kadir Gecesi açık ve mülayim olur. Soğuk ve sıcak değildir, sabahında da güneş zaif ve kızıl olarak doğar.”[Taberani]
“Kadir Gecesi açık olur, sıcak ve soğuk değildir. Bulut yoktur. Yağmur ve rüzgâr yoktur. O gecenin sabahının alameti güneşin şuasız doğmasıdır.”[Taberani]
“Kadir Gecesi sabahı güneş şuasız olarak doğar. Yükselinceye kadar sanki büyük bir tabak gibidir.”[Müslim]
Allahü Teâlâ, kameri [gökteki ayı] bütün seneyi dolaşacak şekilde yaratmıştır. Kameri sene 354 gündür. Şemsi yıla göre 10 veya 11 gün azdır. Bunun için her sene kameri ay, 10 gün önce gelir. Böylece bütün senenin aylarını dolaşır. Allahü Teâlâ böyle istemiştir. Ramazan orucu, böylece senenin en uzun ve en kısa, en soğuk ve en sıcak günlerine geliyor.
İslamiyet, bir bölgeye değil, bütün dünyaya gelmiştir. Her coğrafyadaki, her mevsimdeki insanlara hitap eder. Sıcak ve soğuk ülkeler var. Gündüzleri veya geceleri kısa ve uzun yerler var. Hepsi için tek ve aynı tarih olsaydı Müslümanların işi güç olurdu. Bunun gibi daha birçok hikmeti olabilir.
Allahü Teâlâ, Kadir gecesini gizlemiş, yani Ramazan ayının çeşitli günlerine koymaktadır. Bu sene Ramazan’ın birine koyarsa öteki sene Ramazan’ın yedisine koyabilir, Kadir Gecesi o gece olur. Diğer geceler gibi falanca ayın belli bir günü yapmamış, bu geceyi gizlemiştir. Bu gecenin aylarla ilgisi yok, gece ile ilgisi var. Kadir Gecesi Ramazan’ın 27. gecesinde Kur'an-ı Kerim inmiş ise, bu sene de Kadir gecesi Ramazan’ın üçüne alınmış olabilir. Demek ki bu mübarek gece Ramazanın üçüne geldi. Ay mefhumundan sıyrılmak gerekir. Diğer geceler ayla ilgili, Kadir gecesi ayla ilgili değil, gece ile ilgilidir. Allahü Teâlâ dileseydi her aya bir tane koyardı ve her ayda Kadir Gecesi olabilirdi. Kur'an-ı Kerimin indiği bu geceyi de her ay kutlardık.
İlk defa Kur’an-ı Kerimin nazil olduğu gecenin hususiyetini, faziletini ve bereketini Allahü Teâlâ her sene başka bir geceye veriyor. Yani her sene değişik bir gecenin o kıymet ve fazileti taşımasını irade buyuruyor. Kur’an-ı Kerimin nazil olduğu o mübarek gecenin her sene-i devriyesinde aynı gecenin o fazileti taşıması icap etmiyor. Başka bir gece o fazileti taşıyabiliyor.
Kadir gecesi hakkında, hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:
Kur’an-ı Kerim Levh-i mahfuza, Berat Gecesinde bir defada indi. Levh-i Mahfuz 7. kat Semada, Cennet 6. kat Semadadır. 1. kat Semaya Kadir Gecesi inmeye başladı. 20 yılda indi. İlk (İkra) Âyeti ile 23 yıl sürdü. İlk Âyet-i Kerimeden sonra 3 yıl âyet gelmedi.
Bu gece bütün müminler affolur, yalnız şu 5 sınıf insan affolmaz:
1- Falcılar, kâhinler, yıldızname gibi kitaplara bakıp gelecekten haber verenler,
2- Büyü yapanlar ve yaptıranlar,
3- Ana-babaya âsi olanlar,
4- İçkiye devam edenler,
5- Zinâ edenler, namahrem kadınlarla düşüp kalkanlar.
Bunlardan, yalnız bu günahına tevbe edenler affolur.
Bir Ramazan-ı Şerif daha geldi geçiyor. Kadir Gecesi bir fırsattır, onu iyi değerlendirmeli. Hanefî mezhebinde bir geceyi ihyâ etmenin en iyi yolu, ilim öğrenmektir yani ilmihali okumaktır. İkinci önemli husus da, bu gecede günah işlememektir.
Bir kimse Kadir Gecesini ibadetle geçirirse kalbi ölmez ve o geceyi ihya edeni Allahü Teâlâ affeder. Kadir Gecesinde ve gündüzünde çok ibadet etmeli, çünkü gündüzünde yapılan ibadete de gece yapılmış gibi sevab verilir. Bu gecenin, Ramazan-ı Şerifte olduğu kesindir. Bunu Allahü Teâlâ bu ayda saklamıştır ve her sene değişir. Kuvvetli ihtimâl, 20’sinden sonradır. Saklamasından maksat da, sadece o gece değil, bütün ay ibadet edilmesi içindir.
Bu gece şöyle dua etmeli:
YâRabbî, sen bizi şeytan şerrinden, düşman şerrinden ve nefs-i emmaremiz şerrinden muhafaza eyle, evlerimize iyilik ver, helâl ve hayırlı rızklar ihsan eyle. Hastalarımıza şifa, dertli olanlarımıza deva, borçlularımıza eda ihsan eyle. Bizi mübarek Ramazan ayının ve Kadir Gecesinin şefaatine, bereketine nâil eyle. Ramazan ayı ve Kadir Gecesi hürmetine günahlarımızı affet, Cennette de Cemalinle müşerref eyle, kusurlarımızı affet!
Resulullah Efendimiz, Kadir Gecesi’nde, “Allahümme inneke afüvvün kerîmün tühıbbül afve fa’fü annî” duasını da çok okurdu. (YâRabbî, sen affedicisin, kerîmsin, affı seversin, beni de affet) demektir.
Bu gece Kadir suresi ve Kur’an-ı Kerim de okumalı. “Kadir Gecesine rastlamış olan bir geceyi ihya eden, Kadir Gecesini ihya etmiş gibi sevab kazanır” Hadis-i Şerifini düşünerek, sık sık vaki olan 27. gece ihya edilirse, o gece Kadir gecesi olmasa bile, büyük sevaba kavuşulur.
Mübarek günler, mübarek geceleri takip eden günlerdir. Mesela; Cuma gecesi, Perşembe gününü Cumaya bağlayan gecedir.
Allahu Teâlâ cümlemizi Ramazan ayının ve Kadir Gecesinin şefaatine, bereketine nâil eylesin inşallah. (Amin)