BAŞIBOŞ KÖPEKLER VE İŞLER
Gün geçmiyorki 80 dikiş atılan bir yavrumuzun haberi daha çıkmasın. Bir kısım sesi çok cırtlak çıkabilen sözde hayvansever sayesinde bütün belediyeler gemi azıya almış durumda.
“Efendim müdahale edersek, hayvanseverlerin diline düşeriz.”
İşin kolayına kaçmak için çok uygun bir kaytarma yöntemi.
Her şehrin kaldırımlarında uyuyan bir sürü köpek.
Sokaklarda kedi kalmadı neredeyse! Yakında, şehirlerde artan fare tehlikesi haberlerine bolca şahit olursak şaşırmayalım.
Hadi bu görüntüler, kedilerin kalmaması ve farelerin ölçüsüz artacak olması bir şey ifade etmiyor!
Peki,
Bir çocuğun ölümü ya da günlerce acılar içinde hastanede kıvranması ve ardından ömür boyu taşıyacağı parçalanma izleri de mi bir şey ifade etmiyor?
***
Bir kaç yıl öncesine kadar bir çok belediyenin hayvan barınağı vardı. Ne olduysa son yıllarda göreve gelen yönetimler bu barınakları önce istemedikleri memurları sürgün etmek için kullandılar, sonra da kapattılar.
Barınakta veterinerler bir yandan kısırlaştırma yapar diğer yandan da görevliler rutin bir şekilde şehrin lokantalarından ve askeri birliklerinden topladığı artık yemekleri hayvanlara getirirdi.
Hem israfın önüne geçilirdi, hem de sağlıklı ve kontrollü bir barınma imkanı sunulurdu.
Yıllar içinde belediye yönetimleri bu birimleri sürgün etmek istedikleri personellerle doldurdular. Tabi ki bu işten anlamayan bir sürü memur ve işçi, tıbbi müdahale ve sair tımar işlerini yapmadığından oralarda işler iyi gitmemeye başladı.
Televizyonlarda sürekli hayvanseverlerin videolu barınak ifşası yayınlandı. Ardından belediye yönetimleri çözüm olarak o “dahiyane” kararı verdi.
“Barınakları kapatmak”
Böylece, bir kısım hayvansever de artık kendilerini eleştirmeyecekti. Çünkü eleştiri karşısında düzelme, düzeltme becerisi olan yönetimler pek azaldı. En iyisi kökten iptal etmekti.
Peki “İnsanseverler”??
—Onların sesi çıkmıyor ki, boş ver onları.
Zaten vasıfsız yöneticiler; sesi çıkan haksız da olsa, onun emrine amade olur.
Sesi çıkmayanlar, “haklı da olsa canı çıksın” şeklinde yaklaşır.
***
İşte bundan sonra, onlarca, yüzlerce çocuğun, kadının parçalanması haberleri peş peşe gelmeye başladı.
Ne diyelim?
—Gün gelip sizin de köpek saldırısına uğramanızı mı dileyelim?
—Yoksa istemediğiniz personeller gibi bir köşeye sürgün edileceğiniz günleri mi bekleyelim?
Maalesef liyakatsizliğinizden dolayı, İnsanseverlere başka çıkar yol bırakmadınız.