BİR KİTABIN TANITIMI

Bu eserimi: “Zamanımızın Molla Aliyyü’l Karisi kabul edilen; (Merhum) KURRA MOLLA ALİ BAYAR HOCAMIN AZİZ RUHUNA İTHAF ediyorum.” Mustafa Çelik! Mustafa Çelik Hoca’nın son çıkan eseri; FIKHU’L İNSAF ŞERHU’L FIKHU’L İ’TİLAF. Eser, isminden de anlaşılacağı üzere; iki isimden meydana gelmektedir. Yani, ilk kısmının telifi bizzat HocaEfendinin kendisineait, ikinci kısmı ise Hoca’nın şerh ettiği başka bir kitap… Yani, kitabeteyn’de (iki kitap) denilebilir. Eser: Şubat/2020 basım tarihli olup, 507 sayfa, 126 konu bağlığından meydana gelmektedir… Tek cilt halinde ve ciltli olarak basılan eser; “İnsaf” kavramı başta olmak üzere; insafın insan hayatındaki önem ve ehemmiyeti hakkında enfes malumatlara ulaşmayı merak edenler için; tam bir hazine niteliğinde. Eser; “Fütüvvet yayınları/Yenda dağıtım veya bizzat eserin müellifi olan Mustafa ÇelikHoca Efendi kanalıyla ulaşmak mümkün... Bu eseri tanıtırken, kendimizden hiçbir şeyi ilave ya da çıkartmaya gitmeyeceğimizi şimdiden taahhüt eder, sizi; eserin arka kapağında, cümleleri Mustafa Çelik HocaEfendiye ait olan “İNSAFLA İLGİLİ ŞİİRSEL” cümleleriyle baş başa bırakıyorum! Hayırlı ve bereketli okumalar dilerim… İnsaf bir ağaçtır; dallarında yuvalar kurulur, gölgesinde yorgunlar dinlenir, Çiçekli dallara döndürür öfkemizi! Düşmanımıza kefen yaptırır gölgemizi. Hayatımızda payidar kılar ülfetimizi, Bize kurdurur yürek Devletimizi! İnsaf ile ülfeti adaletle buluşturduktan sonra artık umurumuzda değil ister dolu yağsın ömrümüze isterse kar, Biz her meselede zengin fakir, akraba yabancı ayırımı yapmaksızın nefsimizin aleyhinde de olsa adaletten ayrılmayıp, muhatabımıza karşı insaflı olup sevmeyi ve saymayı bildikten sonra bütün sabahlar acı renginde olsa ne çıkar! Ülfet yürekli insaflı Müslüman, çölleşen Ümmet toprağında çiçek olup açar, Onu gören tefrika teşvikçisi düşman kaçar. İnsaf; acılara tat veren güzellik, Ülfet; yüreği hakka bağlayan fıtri özellik. Fıkhu’l insaf bize der ki; balçıktan yaratıldık, çamurlaşabiliriz, Çilelerle pişmezsek hamurlaşabiliriz. Fıtratımıza uygun olan Hilafet-i Şer’iyyenin ilgasıyla birlikte tefrikaya ve taassuba müptela olunca Ümmet; Ulema çeşmesinin kurudu olukları, Kırıldı basiret kâseleri, hikmet pınarları akmıyor, kesildi solukları. O günden bu yana bitmiyor, bitmiyor Ümmetin yoksulluk ve yoklukları. Fıkhu’l insaf, Ümmetin güvenlik fıkhıdır, Adaletli olmanın da miftahıdır. İnsafın olmadığı bir asırdayız; baş tacı ediliyor Müslümana kefen biçenler, Dünyayı yönetiyor iştahla kan içenler. Müslüman için neresi olursa olsun, İmandan sonra evleviyet hürriyettir, İnsaf, hürriyet ile birlikte ecel arabasını ufkun ötesine sürmektir. Allah’ın huzuruna varınca hakkını alacak karıncaların hesabını yapmaktır. İnsaf kılıcı adildir; engelleri kaldırır, yükselir vicdanların sesi, Ülfet kuşanılınca biter yüreklerin öfkesi. Güneş gülümseyince düşmeye mahkûmdur şehirlerin esaret maskesi. Bırak kin ve nefreti, ülfetle birlikte insafı kuşan; yepyeni bir sayfa aç, Keşke’leri al götür, Sana zehir sunana sen yine de bal götür!... İnsafta dertlerimizin dermanı gizli, görecek göz gerek, Tefrika yakışmaz Müslümana, ülfet dolu öz gerek!... Selam ve dua ile. 23 Mart 2020