HER MÜSLÜMAN, KÜFRE SEBEP OLAN ŞEYLERİ İYİ ÖĞRENMELİDİR
Muhterem Kardeşlerim…
İslâm dininin inançlarını, emirlerini ve yasaklarını bildiren binlerce kıymetli kitap yazılmış, bunların çoğu, yabancı dillere çevrilerek, her memlekete yayılmıştır. Buna karşılık, bozuk düşünceli, kısa görüşlü kimseler ve câsûslara aldanmış olan câhil din adamları, her zamân, İslâm’ın fâideli, feyzli ve ışıklı ahkâmına, yani emirlerine, yasaklarına saldırmış, onu lekelemeğe, değiştirmeğe, Müslümânları aldatmağa uğraşmışlardır. Her Müslüman, küfre sebep olan şeyleri iyi öğrenmelidir.
Efendim;
İslâm âlimlerinin şimdi de, dünyânın hemen her yerinde, İslâm i’tikâdını yaymağa, savunmağa çalıştıkları şükranla görülmektedir. Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarını okumamış veya anlayamamış, tek tük kimsenin, Kur’ân-ı Kerim’den ve Hadîs-i Şeriflerden yanlış ma’nâlar çıkararak, uygunsuz konuşmaları ve yazıları da görülüyor ise de, böyle sözler ve yazılar, Müslümânların sağlam imanı karşısında, eriyip gitmekte, sahibinin bilgisizliğini göstermekten başka te’sîri olmamaktadır.
Müslümân olduğunu söyleyen veya cemaat ile namaz kılarken görülen bir kimsenin Müslümân olduğu anlaşılır. Sonra, bunun bir sözünde, yazısında veyâ bir hareketinde, Ehl-i Sünnet Âlimlerinin bildirdikleri iman bilgilerine uymayan bir şey görülürse, bunun küfür veya dalâlet olduğu kendisine anlatılır. Bundan vazgeçmesi, tövbe etmesi söylenir. Kısa aklı, bozuk düşüncesi ile cevap verip vazgeçmezse, bunun sapık veyâ mürted olduğu yahut kâfirlere satılmış olduğu anlaşılır. Namâz kılsa, hacca gitse, her ibâdeti ve iyiliği yapsa da, bu felaketten kurtulamaz. Küfre sebep olan şeyden vazgeçmedikçe, bundan tövbe etmedikçe Müslüman olamaz. Her Müslümân, küfre sebep olan şeyleri iyi öğrenerek, mürted olmaktan korunmalı, kâfir olanları ve Müslümân görünen yalancıları ve câsûsları iyi tanıyıp, zararlarından sakınmalıdır.
Kalbinde bir katılaşma gördüğünde salihlerle sohbet et, onlarla bulun, yemeği azalt, nefsinin isteklerini yapma ve onu sıkıntılara alıştır. Ahmet bin Ebûl-Havârî "Rahmetullahi Aleyh"
Efendim;
İnsan birçok konuda aciz kalmamak, küfre düşmemek için hasta olmamaya dikkat etmelidir. Bunun için de, İslâmiyet’e uygun yaşamak lazımdır. İslâmiyet’e uymakta gevşek davranarak, hasta olan kimse, ilaç almalı, perhiz etmeli ve fakirlere sadaka nezir etmeli, adakta bulunmalı ve sık sık sadaka vermelidir.
Bir hastalığa yakalanan kimse, bu hastalıktan kurtulmak için maddi ve manevi bilenen sebeplere yapışmalıdır.
Allahu Teâlâ’nın âdeti şöyledir ki, her şeyi bir sebeple yaratır. Bir şeye kavuşmak için, bu şeyin yaratılmasına sebep olan şeyi yapmak lazımdır. Her şeyin yaratılmasında müşterek, ortak olan manevi sebep, sadaka vermek, yetmiş kere “Estagfirullah min külli mâ kerihallah” duasını okumaktır. Bu iki manevi sebep, maddi sebepleri bulmaya da yardım eder.
Peygamber Efendimiz;
“Allahü Teâlâ, her hastalığın ilacını yaratmıştır. Yalnız, ölüme çare yoktur”, “Hastalıkların başı, çok yemektir. İlaçların başı, perhizdir”, “Hastalarınızı, sadaka vererek tedavi ediniz” buyurmuştur.
Bir kimsenin hasta olmaması için, en çok nelere dikkat etmesi gerektiği konusunda İslâm Âlimleri, hasta olmamak ve hastalıktan kurtulmak için, şu 4 şeye dikkat etmek lazımdır buyuruyor.
Bunlar da;
1- Fazla yememek.
2- Alkollü içkileri içmemek.
3- Üzülmemek, asabileşmemek, öfkelenmemek.
4- Vücudu, kullandığı eşyaları ve yiyecekleri temiz olmaktır.
Allahu Teâlâ ümmeti Muhammed’i Ehl-i Sünnet Âlimlerinin bildirdikleri iman bilgilerine uyan, küfre sebep olan şeyleri iyi öğrenen Salih kullarından eylesin. (Amin)