Güzelliği Öteliyoruz
Güzellikle aranıznasıl? Evet, soru basit, hayatınızda güzelliğe ne kadar yer veriyorsunuz,hayatın size sunmuş olduğu güzelliklerin farkında mısınız, sorularıçoğaltabiliriz. Sorunun muhatabı hepimiziz. Böyle bir soru sorsam vereceğiniz cevap sizi tatmin edecek mi? Sizidiyorum da aslında hepimizi. Sizi, bizi, hepimizi. Sözün sonundasöyleyeceğimizi başta ifade edelim öyleyse, hayatın her alanında kötülük daha görünür bir durumda ziragüzelliğiöteliyoruz…
“İnsanın dünyadakigörevi hüsnü muhafaza etmek ve dünyayı güzelleştirmektir.” Böyle diyorduhayatını güzelliğe adamış, Bilge Mimar Turgut CANSEVER. Dünyayı güzelleştirmek, böylesine ulvi bir gaye ile hayata bakmak,sanırım aslolan bu, “dünyayıgüzelleştirmek” gibi bir gaye edinmek. En çok ihtiyacımız olan durum bu. Güzeligaye edinmeden güzele ulaşamayacağız. Özün, fıtratın güzelliği ile insan hayatıgüzelleştirme gayesini taşıyacak. Özü güzel kılmadan hayatı güzelleştirmekmümkün olmayacaktır. Bugün çokça teknolojik imkânlara rağmen, ortaya konulaneserlerin kadim kültürümüzdeki muhteşem eserlerin yanında silik kalışınınsebebi üzerinde düşünmemiz gerekiyor. Güzellik özden başlamalı, özün gözegelmiş haline ulaşmalı. Çünkü güzellik, özde olanın göz g(öz)el görünmesi halidir.
“Bir şey yap güzelolsun...” böyle bir derdimiz olmalı. Bir şeyler yapalım ve güzelliğe hizmetetsin. Dünyanın her yerinde kötülüğün kol gezdiği bir zaman diliminde “dünyayıgüzellik kurtaracak” anlayışının dışında bir yol olmadığının bilincinde olmamızgerekiyor.
Güzel eylemeden, güzelolamayacağız, güzelliğe ulaşamayacağız. Eylediğimiz her güzellik bizi daha dagüzelleştirecektir. O yüzden güzel eylemeliyiz ki, hayat güzel olsun. İnsangüzellikle buluşabilsin. Evet, amacımız güzellik olmalı ki güzelle buluşabilelim.Muhammed İkbal’i dinleyelim. “Eğer insan içinde amaç ve amaçlarına ulaşmak içinbir arzu yaşatmazsa bir avuç topraktan başka bir şey değildir. Keklik ayağasahip olduğu için güzel yürür zannedilir, oysa o güzel yürüdüğü için o ayaklarasahip olmuştur. Bülbül gagaya sahip olduğu için nağmeleri güzel sanılır, oysagüle en güzel nağmeyi söyleme arzusu onu gagaya malik etmiştir.’
‘Ah, kimselerin vaktiyok/ Durup ince şeyleri anlamaya.’ Hayat koşuşturmasının içinde güzelliklekarşılaşmak için ne yapıyoruz, Neyi görüyoruz, neyi, duyuyoruz neyikokluyoruz, neyle karşı karşıyayız. Nasıl bakıyoruz hayata. “Güzelgören, güzel düşünür, güzel düşünen, hayatından lezzet alır.” Güzele,güzelliklere, dünyayı güzelleştirmeye güzeli görebilmeye, güzeli hissedebilmeyene çok ihtiyacımız var.
Peki, niye güzellikleri göremiyoruz, niçin hayatıgüzellikle buluşturamıyoruz? Güzellik yok olmuş değilesasen, biz güzelliği hayatlarımızdan ötelemişiz. Evet, insanlık güzelliğiöteliyor ve insan kapatmış kendini güzel olana. Oysa her an yeni bir şe’n üzereolan göklerde ve yerdeki bütün her şey, her gün kendini bambaşka şaşkınlık verici bir yolla sunuyor bize, ayı,güneşi, yıldızları, doğayı, akan suyu, ağacı, çiçeği, başımızın üzerinde uçan kuşu, bağrından suyun fışkırdığıtaşı, çiçeğe durmuş tohumu fark edemiyoruz.‘Cümleyerde Hak nazır, göz gerektir göresi’ Yeter ki görebilelim, yeter ki güzellikgibi bir gayemiz olsun o zaman güzelliğe ulaşabileceğiz. Dünyayagüzelliğin penceresinden bakabildiğimiz zaman dünyayı, dünyamızısıradanlıklardan, çirkinliklerden, kötülüklerden kurtarabileceğiz. Mesele toplumun fertleri olarak her birimizingüzelliği keşfedilmesinde, güzeli görebilmesinde düğümleniyor. Hayatı, eşyayıve doğayı bize verilmiş olan ve güzelleştirmek görevi yüklenen olarakalgılamalıyız. Dünyayı güzelleştirmek üzere kurgulanmayan düşünce bizemedeniyet inşasının imkânını sunmayacaktır. Bu her şeyi güzel yönleriyle vesonuçları itibariyle gören bakış açısının tabii sonucu da elbette güzelolacaktır ve insan hayatına güzellik ve mutluluk olarak yansıyacaktır.
Kemal Sayar ’labitirelim; güzellikle kalın. “Güzellik her yerdedir ve onu görmek içinruhunuzun ayarlarıyla oynamanız gerekir. Dünya sonsuz güzelliğin bir aynasıdır.Güzellik vasıtasıyla sonsuzluk, gün ışına çıkar. Hüner fark edebilmekte.Görebilmekte. Hissedebilmekte…Etrafımızdaki güzelliği ne kadar algılarsak okadar yurdumuzda hissederiz kendimizi, var olmaktan o kadar memnun oluruz.Yağmur sesinde, bulut şeklinde, bir bulutun yer değiştirmesinde, bir şiirindizesinde, bir insanın yüzünde veya sesinde, bir kuşun ötüşünde ve ya biryaprağın yeşerişinde; bakmayı ve görmeyi bilen için, işitmeyi becerebilen içingüzellik her yerde İnsan olarak hepimiz güzelliğe aitiz. Ve En Güzelingölgeleriyiz.” vakilli@hotmail.com