SAAT SEKİZ ELLİ BEŞ
Elazığ ve Malatya depreminde hayatlarını kaybedenlerin aziz hatıralarına ithaf olunur… Rabbim bize, bir daha böyle acılar yaşatmasın!... 24 Ocak 2020. Saat 20.55
Azizler diyarında, Zilzal sarstıkça sarstı,
Nice nazik bedenler, molozlara karıştı.
Enkazlardanimdatlar, yüce arşa ulaştı,
Ağlayanlarvar iken nasıl yanmaz yüreğim?
Saat sekiz elli beş, birden zelzele koptu,
zaman kıştı zemheri, herkesi zora soktu.
İnsanlar tek yürekle, hemen yardıma koştu,
Üşüyenler var iken, ısınır mı yüreğim?
Derinlerden bir ses, yavrum gidecek diyordu,
Ağlamaklı bir nefes, geleceğim diyordu.
Seferberlik olmuştu, insan seli akıyordu,
Azize’ler ağlar iken, tebessüm ne? Yüreğim!
Saat sekiz elli beş, insanlarda bir telaş,
Tüm evler terk edildi, ne iş kaldı ne de aş.
Mülkün sahibi Allah, ey insan O’na ulaş,
Her şey O’nun emriyken, sabırlı ol yüreğim.
Hak takdir ederse, adam ta Çin’den gelir,
Elleri kürek olur, enkazları kaldırır.
Ve birden Mahmut olur, nice canlar kurtarır
Kenetlenme vakti an, ayrı düşme yüreğim!
Biri Azize olur, diğer birisi Aziz!
İmtihan dünyasında, yekvücut gibi biriz.
Tedbir olunca sonra, gelen haktan biliriz,
Madem gelen haktandır, teslimiyet yüreğim!
Mizari çok ağladı, El-Aziz diye diye,
Kırk bir bedenbiz idik, topraktaki hediye.
Hepimiz Adem’deniz, başa kakmak ne diye,
Gelin canlar olalım, der ki dertli yüreğim!...
Ayrılık ekenleri, sakın almayın kale,
Ezelden kardeştirler, Yemen ve Çanakkale.
Yolumuz derdimiz bir, ne hacet başka hale?
Birlikten kuvvet doğar, unutma ha yüreğim!...