HELÂL RIZIK ARAMAK
Muhterem Kardeşlerim…
Her işin sebeplerine yapışmalı. Helâl rızık için dua ve istiğfar etmelidir. Dua kabul olursa, hiç beklenmedik bir yerden rızka kavuşulabilir.
Efendim;
Bu konu ile ilgili dört Hadis-i Şerif şöyledir:
“Cebrail aleyhisselam her geldiğinde, “Allah’ım, bana helâl rızık ve iyi bir iş nasip et” diye dua etmemi söylerdi.” [Hâkim]
“İstiğfara devam eden, ummadığı yerden rızıklanır.” [İbni Mace]
“Allahü Teâlâ, müminin rızkını ummadığı yerden verir.” [Deylemî]
“Çok sadaka verenin rızkı bollaşır ve duası kabul olur.” [İbni Mace]
Rızkın gelmesine sebep olan işleri yapmalıdır:
Hadis-i Şeriflerde buyuruldu ki:
“Sadaka vermek rızkı artırır!” [Deylemî]
“Sıla-i Rahim edenin rızkı bollaşır.” [Buhârî]
“Namaz kılmak, rızkın bereketine sebep olur.” [Miftah-ül-Cennet]
“Sadaka vermeye devam edenin rızkı artar!” [İbni Mace]
“Cömerdin evine rızık, devenin göğsüne vurulan bıçaktan daha tez gelir.” [İbni Mace]
“Birbirinize yemek ikram edin ki, rızıklarınızda genişlik olsun.” [İ.Adiy]
“Namaz kılmak, rızkın bereketine sebep olur.” [Miftah-ül-Cennet]
“Hanımıyla [iyi geçinip] şakalaşanın, rızkı artar.” [İ. Lâl]
“Ana babasına iyilik edenin ömrü uzun, rızkı bereketli olur.” [İ. Ahmed]
Bazı şeyler fakirliğe yol açar, rızkın güçlükle gelmesine sebep olur. Mesela tırnağı uzun olanın rızkı meşakkatle, sıkıntıyla hâsıl olur.
Üç Hadis-i Şerif:
“Günah işlemek, rızıktan mahrum kalmaya sebep olur.” [İbni Mace]
“Yalan söylemek rızkı azaltır.” [İsfehanî]
“Zina, fakirliğe yol açar.” [Beyhekî]
Rızkın artması, bereketli olması için her mubah işi Besmele ile yapmalıdır.
Atalarımız, “Erken kalkanın nasibi gür olur” der. Sabit ücretli de olsa, bir kimse erken kalksa, nasibi gür olur. Ücretin kendisi değil, bereketi artar. Bereket, az bir şeyden çok faydalanmaktır. Az bir yemek çok kişiye yetmişse, bereketli olmuş demektir. Çok kazandığı hâlde, maaşını yetiremeyen, parasının bereketsizliği sebebiyle borçlanır. Sabah erken kalkmak, hayra, berekete sebep olur.
Hadis-i Şeriflerde buyuruldu ki:
“Sabah uykusu rızka manidir.” [Beyheki]
“Hak Teâlâ rızıkları, fecir ile güneşin doğacağı vakitler arasında verir.” [Beyheki]
“Ya Rabbi, işine erken gidenin çalışmasını bereketli kıl!” [Tirmizi]
“Sabah namazını kıldıktan sonra uyumayın, rızkınızı aramaya çalışın!” [Taberani]
“Rızık için çalışmaya erken gidenin işi bereketli olur ve başarı kazanır.” [Bezzar]
“Maddî rızıkların dağılması sabah namazından sonra olur. Manevî rızıkların dağılması ise ikindi namazından sonradır. Bu iki vakitte uyumamaya dikkat etmelidir.” (El-Envâr)
Rızkı başka maksatla değil, Allah rızası için aramalı.
İki Hadis-i Şerif meali:
“Çocuklar, rızık temin için çalışmaya çıkarsa, Allah yolundadır. Yaşlı ana babasının bakımı için çıkarsa, Allah yolundadır. Kendini haramdan korumak için çıkarsa, Allah yolundadır. Eğer gösteriş ve başkalarına karşı övünmek için çalışmaya çıkarsa, şeytan yolundadır.” [Taberani]
“Öyle bir zaman gelecek ki, Kur’an okuyan nice kimseler, ibadet etmeye çalışırlar, bid’atle de iştigal ederler. Bilmedikleri için müşrik olurlar. Okumalarına ve ilimlerine karşılık rızık alırlar ve dünyayı din karşılığında yerler. İşte bunlar, kör Deccal’ın avenesidir.” [Deylemi]
Allahü Teâlâ, her insanın ve her hayvanın rızkını ezelde takdir etmiş, ayırmıştır. İnsanların ve hayvanların ecelleri ve nefeslerinin sayısı belli olduğu gibi, her insanın rızkı da bellidir. Rızık hiç değişmez. Azalmaz ve çoğalmaz. Kimse kimsenin rızkını yiyemez. Kimse kendi rızkını yiyip bitirmeden ölmez.
Bu konudaki Âyet-i Kerimelerden birkaçının meali şöyle:
“Birçok canlı, rızkını kendi elde edemez. Sizin de, onların da rızkını Allah verir.” [Ankebut 60]
“Rabbin, rızkı dilediğine bol verir, dilediğine daraltır.” [İsra 30]
“Allah’ın kimine çok, kimine az rızık verdiğini çok kimse bilmez.” (Sebe’ 36)
“Allah’tan korkana ummadığı yerden rızık gelir.” (Talak 2,3)
Bir kimse, Allahü Teâlâ emrettiği için çalışır, rızkını helal yoldan ararsa, ezelde belli olan rızkına kavuşur. Bu rızık, ona bereketli olur. Bu çalışmaları için de sevap kazanır. Eğer, rızkını Allahü Teâlâ’nın yasak ettiği yerlerde ararsa, yine ezelde ayrılmış olan o belli rızka kavuşur. Fakat bu rızık ona hayırsız, bereketsiz olur. Rızkına kavuşmak için kazandığı günahlar da, onu felaketlere sürükler.
İnsan, rızkını aradığı gibi, rızık da, sahibini arar. Çok fakirler vardır ki, zenginlerden daha iyi, daha mutlu yaşar. Allahü Teâlâ kendisinden korkanlara, dinine sarılanlara, ummadıkları yerden rızık gönderir. Allahü Teâlâ, insanları yaratırken, ömürleri gibi, rızıklarını da takdir etmiştir.
Bu konudaki Hadis-i Şeriflerden bazıları şöyle:
“Allahü Teâlâ, müminin rızkını ummadığı yerden verir.” [İ. Hibban]
“Allah’tan korkun, istediğiniz şeylere kavuşmak için, iyi sebeplere yapışın. Kötü sebeplere yanaşmayın! Hiç kimse, takdir edilen rızkına kavuşmadıkça ölmez.” [Hakim]
“Eceliniz sizi nasıl takip ederse, rızkınız da öylece takip eder. Rızık için sıkıntı çekerseniz, Allahü Teâlâ’nın emrine uygun hareket edin.” [Taberani]
“Allah korkusunu sermaye edinen, rızkına ticaretsiz ve sermayesiz kavuşur.” [Taberani]
“Allahü Teâlâ’ya tam tevekkül etseydiniz, sabah aç gidip, akşam tok dönen kuşlar gibi rızka kavuşurdunuz.” [Tirmizi]
“Rızka kavuşan çok hamd etsin!” [Hatib]
Helal rızka kavuşmak isteyen sebeplerine yapışmalıdır! Para kazanmak, malı arttırır. Fakat rızkı arttırmaz. Rızık, mukadderdir. Yani ezelde ayrılmıştır. Rızık, maaşa, mala, çalışmaya bağlı değildir. Fakat Allah emrettiği için çalışmak lazımdır. Çünkü Allahü Teâlâ’nın işleri, sebepler altında tecelli eder. Âdet-i İlâhiye böyledir. Fakat bazen, sebebe yapışıldığı halde, iş hasıl olmayabilir. Yahut sebepsiz de, hasıl olabilir.
Hamd etmek, Allahü Teâlâ’ya şükretmek demektir. Her nimetin Allahü Teâlâ’dan geldiğine inanmak lazımdır.
Allahü Teâlâ, Hazreti Musa’ya buyurdu ki:
“Kendine verdiğim nimeti, benden bilip kendinden bilmeyen, nimetlerin şükrünü eda etmiş olur. Rızkını kendi çalışması ile bilip, benden bilmeyen ise, nimetin şükrünü eda etmemiş olur.” [İ.Gazali]
Allahü Teâlâ, cümlemizi rızkını helal yoldan kazanan, kendisine layık kul, Habibine layık ümmet eylesin. (Amin)