ŞANLIURFA'NIN KONUK EVLERİ SORUNSALI

Şanlıurfa, tarih kokan sokakları, mistik atmosferi ve eşsiz lezzetleriyle dünyanın dört bir yanından ziyaretçi çeken bir şehir. Ancak bu kadim kentin turizm potansiyeli, ne yazık ki amatör ellerde tam olarak değerlendirilemiyor. Özellikle konuk evlerinde yaşanan hizmet kalitesi sorunları, Şanlıurfa'nın turizmdeki yükselişine de engel oluyor.

Şanlıurfa'nın sevilen sanatçılarından İsmail Badıllı'nın oğlu Mehmet Badıllı ile yaptığımız röportaj, bu sorunun ne denli önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Badıllı'nın da belirttiği gibi, Şanlıurfa'da konaklamak isteyen turistler, astronomik fiyatlarla karşılaşabiliyor ve standartların çok altında hizmet alabiliyorlar. Bu durum, hem turistlerin şehrimiz hakkındaki algısını olumsuz etkiliyor hem de diğer potansiyel ziyaretçilere kötü örnek olarak caydırıyor.

Asıl sorun;

Tarihi Konukevi açmanın oldukça kolay olması ve sektördeki denetimlerin yetersiz kalması. Herkesin kolaylıkla konukevi açabilmesi, kalitesiz hizmetin yaygınlaşmasına neden oluyor. Ayrıca, konuk evlerindeki yemek hizmetinin de yetersiz olması, Şanlıurfa'nın zengin mutfağını tam olarak yansıtmaktan uzak kalmasına neden oluyor.

Şanlıurfa, sahip olduğu zenginlikleriyle turizmde çok daha büyük başarılara imza atabilir. Ancak bu hedefimize ulaşabilmek için sektördeki sorunları çözmek ve hizmet kalitesini artırmak zorundayız. Yerel yönetimler, turizmciler ve tüm paydaşların bu konuda iş birliği yaparak, Şanlıurfa'yı turizmde hak ettiği yere taşıyabileceğine inanıyorum.

Şanlıurfa sadece bir şehir değil, aynı zamanda medeniyetlerin beşiğidir. Bu kadim kentin zenginliklerini gelecek nesillere aktarabilmek için turizmi geliştirmek için ciddi bir atılım gerçekleştirmek zorundayız.

ŞANLIURFALI SES SANATÇISI MEHMET BADILLI İLE KONUKEVLERİ HAKKINDA RÖPORTAJ

"On binlerce yıllık tarihiyle dünyanın dört bir yanından ziyaretçi çeken Şanlıurfa, turizmde yaşanan sıkıntılarla gündeme geliyor. Özellikle konukevlerindeki hizmet kalitesi ve sektördeki amatörlük, kentin turizm potansiyelini sekteye uğratıyor. Şehrin duayen sanatçılarından İsmail Badıllı'nın oğlu Mehmet Badıllı'nın bu konudaki görüşleri, Şanlıurfa'daki turizm sorunlarına dikkat çekiyor."

İşte o röportaj:

Gazete İpekyol: Sayın Mehmet Badıllı sizi kısaca tanıyabilir miyiz?

"Ben Mehmet Badıllı. Şanlıurfa'nın bağrında doğdum büyüdüm. Müzikle dolu bir ailede yetiştiğim için küçük yaşlardan itibaren ŞURKAV THM Korosu Konservatuvarı'nda eğitim aldım. Şu an yol yardım sektöründe çalışsam da müzik her zaman hayatımın bir parçası oldu. Ayrıca Şanlıurfa'da konuk evlerinde ve büyük otellerde sahne alarak sanatımı icra ediyorum. Evliyim, bir çocuğum var ve Şanlıurfa'nın değerli sanatçısı İsmail Badıllı'nın oğlu olmaktan gurur duyuyorum. İş hayatımda ise sorumluluk bilinci, disiplin ve müşteri memnuniyetini ön planda tutmaya özen gösteriyorum."

Gazete İpekyol: Mehmet Bey, Şanlıurfa'nın hem tarihi hem de kültürel zenginlikleriyle ülkemizin gözde turizm merkezlerinden biri olduğunu biliyoruz. Siz de bu sektörün içinde yer alan biri olarak şehirdeki turizmle ilgili önemli gözlemleriniz olduğunu belirtmişsiniz. Bu konuda neler söylemek istersiniz?

Mehmet Badıllı: Öncelikle, böyle değerli bir platformda Şanlıurfa'mızı ve sektörümüzü temsil etme fırsatı bulduğum için teşekkür ederim. Şanlıurfa, benim için sadece bir şehir değil, aynı zamanda sanatın ve kültürün beşiği olan bir yer. Babam İsmail Badıllı'nın oğlu olmak benim için büyük bir gurur. Şanlıurfa da değişik platformlarda düzenlediğimiz programlarla müzik ve sanatımı icra etmeye çalışıyorum. Ancak son zamanlarda şehirdeki turizm sektöründe yaşanan bazı olumsuzluklar beni ve sektördeki tüm paydaşları oldukça üzüyor.

Geçtiğimiz günlerde yaşadığım bir olay, bu durumun ne kadar vahim olduğunu gözler önüne serdi. Yıldız Meydanı'nda tesadüfen karşılaştığım Trabzonlu bir aile, konaklamak istedikleri bir yerden yaklaşık 20.000 TL gibi astronomik bir fiyat teklifi almış. Bu tür olaylar, Şanlıurfa'nın turizm potansiyelini olumsuz etkilemekte ve potansiyel turistleri uzaklaştırmaktadır.

Şanlıurfa, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle her yıl binlerce turisti ağırlıyor. Ancak bu tür aşırı fiyatlandırmalar ve standartların altında hizmetler, şehrin turizmde hak ettiği yere ulaşmasını engelliyor. Turizm sektöründe yer alan herkesin, bu durumu ciddiye alarak hizmet kalitesini artırması ve misafirlerine karşı daha duyarlı olması gerekiyor.

Gazete İpekyol: Sayın Badıllı, Şanlıurfa'mızın turizm potansiyelini en iyi şekilde değerlendirmek için neler yapılabilir?

Mehmet Badıllı: Değerli hemşehrim, Şanlıurfa'mızın turizmde daha da yükselmesi için öncelikle şehrimize gelen misafirlerimizi ve yerli halkımızı mutlu edecek mekanlara ihtiyacımız var. Bu bağlamda, ailelerin rahatça eğlenebileceği, lezzetli yemekler yiyebileceği, nezih ve modern aile gazinoları büyük bir eksiklik. Bu tür mekanlar hem turizme can verecek hem de şehrimizin sosyal hayatına renk katacaktır. Profesyonel ekiplerle, Şanlıurfa'da aile gazinolarının büyük ilgi göreceğine inanıyoruz. Yetkililerden bu konuya destek vermelerini bekliyoruz.

Gazete İpekyol: Mehmet Bey, konukevleri sektöründeki hizmet kalitesiyle ilgili önemli tespitleriniz var. Bu sorunun kökeninde ne gibi nedenler yatıyor sizce?

Mehmet Badıllı: Asıl sorun, sektöre girişin çok kolay ve basit olması. Herkesin kolaylıkla konukevi açabilmesi, kalitesiz hizmetin yaygınlaşmasına neden oluyor. Bu durum hem turizmimiz hem de ülke imajımız açısından büyük bir risk. Konukevlerinin denetimi sıklaştırılmalı, sektöre girmek isteyenlerin belli bir eğitimden geçmesi sağlanmalı. Ayrıca, bu tür işletmelerde yaşanan yasadışı faaliyetlerle ilgili daha etkin mücadele edilmelidir.

Gazete İpekyol: Sayın Badıllı, Şanlıurfa'da konuk evlerindeki yemek hizmetleri hakkında ne düşünüyorsunuz?

Mehmet Badıllı: Şanlıurfa gibi zengin bir mutfağa sahip bir şehirde konuk evlerindeki yemek hizmeti maalesef bekleneni vermiyor. Birçok konukevi, 100 kişilik bir grup misafir ağırlasa bile, yöresel lezzetler yerine hazır yemekler sunuyor. Dışarıdan getirilen paketlenmiş kebaplar, Şanlıurfa'nın eşsiz mutfağına yakışmıyor. Misafirler, gözlerinin önünde pişen, taze ve yöresel lezzetleri tatmak istiyorlar. Bu durum hem konukların hem de Şanlıurfa'nın turizm potansiyelinin değerlendirilmesi açısından büyük bir eksiklik.

Gazete İpekyol: Bu durumun nedenleri neler olabilir?

Mehmet Badıllı: Bence en büyük sorun, konuk evlerinin mutfaklarına yeterli yatırım yapılmaması. Yöresel yemekleri hazırlamak için deneyimli aşçılara ve uygun ekipmana ihtiyaç var. Ayrıca, misafirlerin taleplerini anlamak ve onlara özel menüler sunmak da önemli. Şu anki durumda, konuk evleri daha çok konaklama hizmeti veriyor, yemek konusunda ise yetersiz kalıyorlar.

Gazete İpekyol: Bu sorunun çözümü için ne önerirsiniz?

Mehmet Badıllı: Öncelikle, yerel yönetimler ve turizmciler bu konuya daha fazla önem vermeli. Konuk evlerine yönelik yemek eğitimleri düzenlenebilir, yöresel mutfak üzerine çalışmalar yapılabilir. Ayrıca, konuk evleri de kendi mutfaklarına yatırım yapmalı, deneyimli aşçılar istihdam etmeli ve misafirlerin taleplerine göre menüler oluşturmalıdır. Böylece hem Şanlıurfa'nın mutfağı daha iyi tanıtılmış olur hem de konuklar daha kaliteli bir hizmet almış olurlar.

Gazete İpekyol: Sayın Badıllı, değerli bilgileriniz için teşekkür ederiz. Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?

Mehmet Badıllı: Teşekkür ederim. Şanlıurfa'mızın sadece ekonomik değil, aynı zamanda kültürel ve turizm alanında da gelişmesini büyük bir önemsiyorum. Özellikle konukseverliğimizle tanınan şehrimizde, konukevlerinin daha kaliteli, hijyenik ve güvenli bir hizmet vermesi için daha sıkı denetimler yapılması gerektiğine inanıyorum. Ruhsatsız Alkol satışı yapan ve yasa dışı işlerle uğraşan işletmelerin kesinlikle engellenmesi hem şehrimizin imajını güçlendirecek hem de turizmi olumsuz etkileyen unsurlardan kurtulmamızı sağlayacaktır. Bu sayede Şanlıurfa hem yerel halk hem de ziyaretçiler için daha yaşanabilir ve ilgi çekici bir şehir haline gelecektir. Tüm hemşehrilerimden ve yetkililerden bu konuda duyarlı olmalarını rica ediyorum. Herkese sevgi saygı ve muhabbetlerimi sunuyorum.