İnsan annesinden günahsız bir şekilde yeryüzüne intikal eder. İnsanı en çok intikal ettiği ortam etkiler. Arkadaş, çevre, izledikleri film ve diziler…
Evet, dostlar sizlerle bu hafta ülkemizin kanayan ve kurtlanmış yaralarından birisi olan uyuşturucu lanetine dikkat çekeceğiz.
Uyuşturucu kullanımı bir insanı en aşağı seviyeye çeken davranışlardan birisidir. Çünkü yaptığınız çoğu eylemleri gayrinizami ve bilinçsizce meydana getirirsiniz. Maalesef ki son zamanlarda özellikle dikkatimi çeken on, on iki ve otuz yaş üzeri insanların da bu lanete bulaştığıdır. Öncelikle devletimizin uyuşturucu ticareti yapan, savcı, polis, jandarma, iş adamı, doktor, mühendis, milletvekili, mahalledeki serseri daha niceleri bu işin içinde kimin parmağı varsa derhal derinlemesine araştırıp ya dizlerini kırsın ya da ibreti âlem olsun diye vatandaşın eline bıraksın. Böyle bir şey olamaz!
Belki bana diyeceksiniz ki yakalanan çoğu kişiye on on beş yıl hüküm verildi, yeter onlara ama olay onlarla sabit olmadığını hatırlatmak istiyorum. Piyonları odaklanmadan şah ve vezirin peşine düşmek gereklidir. Gümrüklerden bunu içeri kim sokuyorsa çok şiddetli şekilde cezasının verilmesini yüce devletimizden tüm vatandaşlarımızın adına talep ediyorum. Ülkemizin içinde üretmeye meyleden, üretimini yapan kimler varsa tüm vatandaşlarımızdan fark ettiğiniz ilk anda direkt görevlilere bilgi verip mahalleli olarak onlara müsaade etmemesini hatırlatmak istiyorum.
Yazık değil mi? Hiç mi acımanız yoktur?
Bir anne baba evladını gözünden sakınıp boğazından esirgeyerek yetiştirmeye çalışsın sizlerde o evlatları anne ve babalarının ellerinden para için ortaya attığınız bir pislikle almaya çalışın. Burada beddua etmek yakışık kalmaz. Daha kötüsünü yapmak gereklidir.
Şaka gibidir artık.
Eğitim hanelerin kapılarına kadar dadanıp çocukların ellerine şeker kutuları tutuşturup şeker diye çocukları bilmeden uyuşturucuya bağımlı hale getirmek isteyen insanlık dışı varlıklara buradan ilk savaşı ben açtığımı söylemek istiyorum.
Karşıma çıktığınız ilk anda görevlilere bilgi vereceğimi unutmamanızı hatırlatmak istiyorum. Mahallelinin hepsine bilgi verip sizlere rahat vermemeleri hususunda hatırlatmak istiyorum.
Bu ülkenin yiğit evlatlarını kirli oyun ve kirli hayallerinize ortak edemeyeceksiniz.
Her şeyi geçtim bir anne baba olarak hiç mi düşünmediniz? Bizimde evladımız var veyahut evladımız olacak?
Uyuşturucu bağımlısı bir genç yaptığım araştırma ve gözlemlerime dayanarak yaşadığı hayat yeryüzünde en berbat hayat olduğunu söyleyebilirim.
Günlerce uykusuz kalıp günlerce uyuma komalarına girmeniz, ardınızda gariban anne, baba, eşleriniz ve evlatlarınızı yaralı bırakmanız, madde isteğiniz esnasında canavarlaşmanız ne kadarda sizin isteğinizle olmasa da çevrenize ve size ciddi zararlar vermektedir. Genç yaşta ölüm, sokak ortalarında krizler, hırsızlık, vahşice hareketler sizin hak ettiğiniz şeyler olmadığını düşünüyorum.
Artık bağımlılığınızı kabul ederek buna bir son verebilirsiniz.
Bu hususta bütün vatandaşlarımıza “BİR RÜYA İÇİN AĞIT” filmini önerip izlemelerini tavsiye etmek istiyorum. Sadece uyuşturucu bağımlılığı değil bütün bağımlılıklara karşı farkındalık yaratan bir film olduğunu hatırlatarak izlemenizi tekrardan tavsiye ederim.
Bağımlılıktan kurtulmanın en önemli etkeni bağımlı olduğunuzu kabul etmenizdir. Devletimizin bu hususta çalışmalarının olduğunu hepiniz bilmektesiniz.
Gelin valiliklerimize müracaat ederek kendinizi topluma tekrardan kazandırıp göreceksiniz ki kurtulduğunuzda vah ki neler yapmışım gibi sözcüklerin ağzınızdan çıktığına şahit olacaksınız.
Yeter ki isteyin.
Pes etmeyin, kötü arkadaşlarınızı terk edin.
Bağımlılıktan kurtulmanın ikinci önemli yoluysa o iletti kullandığın arkadaşlarına son verip ortamını değiştirmendir. Yeni arkadaşlar edinin, eskilerden iyi olan. Ya da ailenizle ve sevdiklerinizle daha sık zaman geçirmeyi deneyin. Göreceksiniz ki hayatın gerçekten tadının olduğunu.
Bağımlısı olan ailelerimize de birkaç tavsiyede bulunmak istiyorum.
İlk başta yüce rabbim yardımcınız olsun. Yeryüzünün en çetin imtihanlarından birisi evlat imtihanıdır. Uyuşturucuya bulaşmış evlatlarınızı karşınıza alıp onu suçlamadan dinlemeye çalışın, daha güzel bir yaşamı hak ettiğini söyleyin ve sizler için çok kıymetli olduklarını hatırlatın. En sonunda onlar kabul etmese de valiliklerimize ve emniyet güçlerimize bilgi verip tedavi olmalarına yardımcı olalım. Evlatlarımızın arkadaşlık yaptığı şahıslara dikkat edip önüne geçmeye çalışıp onlarla iletişim kurmalarını engelleyelim.
Korkmamalarını, koruma altında ve gizli bir şekilde tedavi olacaklarını da hatırlatalım. Beyinde biten bir şey olduğunu da söyleyip beynin ilk başta onu unutmasına sebebiyet doğuralım.
Rabbim bütün evlatlarımızı muhafaza edip bu iletti ülkemize sokan, satan, vesile olan, yardımcı olan herkesi ıslah etsin, kötü yollarından döndersin dönmüyorlarsa da kahhar ismiyle kahreylesin.
Son olarak emniyet güçlerimize daha sonra devletimizin tüm kademelerine bu hususta ellerini sıvamalarını talep ediyorum. Okullarımıza özellikle problemli olduğu bilinen mahallelerde yer alan okulların kapılarına günlük sivil polisler yerleştirmelerini devletimizden yine vatandaşlarımız adına talep ediyorum.
Güzel günlerin gelmesi dileğiyle
Kalın sağlıcakla.