De ki: “Allah bizim için ne yazdıysa, başımıza gelecek ancak odur. O bizim Mevlâmız’dır. Mü’minler, yalnızca Allah’a güvenip dayansınlar.”!
De ki: “Allah bizim için ne yazdıysa, başımıza gelecek ancak odur. O bizim Mevlâmız’dır. Mü’minler, yalnızca Allah’a güvenip dayansınlar.” (Tevbe-51)
Teselli kaynağımız ayetler de olmazsa, halimiz nice olurdu?
Evet, Fedakarlık diyoruz ya; işte adı üstünde; digerkamlık, başkaları için, dünyevi hiçbir karşılık beklemeden yapılan iyilik ve hizmettir kısaca. Tabi tüm bunları yaparken, beşer olmamız hasebiyle; tek başımıza yalnız kaldığınız da olmuyor değil. O tür durumlar olunca kendi kendimize kızar, hatta bunalma noktasına da gelebiliriz.
Tam da böyle bir durumda, teselli kaynağımız olan Allah ve Resulü'e iman nimeti olmazsa, halimiz nice olurdu diye düşünmeden edemiyor insan? Bu gün acizane buna benzer sıkıntılı, daralmış, bunalmış bir durumdayken, sanki Rabbom beni bana anlatmakla teselli eden şu hadisi Şerifi çıkardı karşıma: 'Efendimiz (s.a.v) şöyle buyurmaktadır: Sakın pes etme! Yetim olsan da, öksüz kalsan da, tüm kötü insanlar etrafında toplansa da, seni kötüleyip iftira atsalar da, sözleri, elleri ve kinleri taşlasalar da... Sen bildiğin doğrudan ayrılma! Allah sana yeni kapılar açacak, yardımcılar gönderecektir! Bu hadisi şerifi okuyunca, kendime geldim, sıkıntım bertaraf oldu, gönlüme yeniden ümit ve İnşirah doğdu. Tabir caizse rüyadan uyanır gibi oldum.
Evet, hâlbuki defalarca, başkalarına sakın ha sakın; inanarak çıktığınız hayır ve hizmet yolunda, yalnız bırakılsanız da y'ese kapılıp pes etmeyiniz demişimdir... İnsan nisyan ile maluldur, vecizesi; en umulmadık yerlerde bazen bu gibi durumlarla çıkar insanın karşısına!
Evet, hadisi şerifi okuyunca; dedim ki bu hadisi şerif benim içinde bulunduğum şu anki yalnızlık psikolojisiyle sıkıntılı halimi anlatıyor ve sabretmem için beni hem uyarmak hem de teselli etmek içindir.
İnsan bazen bir başkasının günahına ağlayıp dururken, zamanından, rahatından çalıp kendileri için fedakarlık yaptığın zaman; umursanmadığını hatta toplumda iyiliğin değil de kötülüğün daha çok karşılık bulduğunu görünce, insanlık psikolojisi ve zafiyetiyle yıkılıp kalıyor. Hepimizin başına gelen bir durumdur, yaşadığımız sürece nice sarsılmalar, nice sıkıntı ve savrulmalar geçirmişiz! Okuduğum hadisi şerif'ten sonra İmam Şafii (r.alh)'nin şu sözü ise tabir caizse bir can kurtaran misali çıktı karşıma: Eğer insanlar seni zorluklar içinde yalnız bırakmışsa, bil ki Allah seni kollamak istiyor. Aman ya Rabbim! İrkildim ve defalarca yukarıdaki hadisi şerif ile İmam Şafii'nin bu sözünü okudum düşündüm. Sonra kendi kendime, bu iki hakikat benim gibi günahkar bir kulun imdadına yetişmek ve teselli etmek için, önüme çıkarıldığını inandım!
Şimdi pes etmeyin, y'se kapılmayın ve Rabbinize güvenip dayanın inancım ve azmimi bir kez daha; hayır ve hizmet yolunda mücadele edenlerle paylaşıp yineliyorum!
O vakit Peygamber, arkadaşına şöyle diyordu: “- Mahzun olma, zira Allah'ın yardımı bizimle beraberdir.” (Tevbe-40)
Evet, Allah’ın yardım ve inayeti her zaman; O'na güvenenlerle beraberdir.
Tevekkülde Kalın efendim.
9 Eylül 2024.