KÖPEKPERESTLİK

 

 

Hayvanseverlikle insansevmezlik birbirine karışmış durumda.

Bir takım mama lobisi beslemesi sözde hayvansever, kuduz tehlikesinin yayılması pahasına cebinin derdine düşmüş durumda. Dert dediysek de, öyle ekmek parası çıkarmaya çalışan kıt kanaat bir dert değil. Bir sürü gayrimenkul edinecek ölçüde bir tezgahtan bahsediyoruz.

Bir insanın aç, açıkta kalmasına ya da sokak ortasında parçalanmasına kılını bile kıpırdatmayan tipler, kudurmuş olan sokak köpeklerini koruma misyonuyla ortalığı ayağa kaldırıyor. Hastalıksız sokak köpeklerini geçtik, artık kuduz olanlara bile dokundurtmama sapıklığına düşmüş durumdalar.

Sözde vicdani gereklilik gibi göstererek “Cüzdani” değer peşine düşen bu güruh, aleni bir biçimde “Köpekperestlik” yapıyor.

Bu güruhta zerre kadar vicdan olsa aşağıdaki tablo karşısında bir parça yürekleri sızlardı.

İşte resmi rakamlarla o tablo;

—Son 2 yılda 50’si çocuk olmak üzere 107 kişi köpek saldırılarında hayatını kaybetti.

—İçişleri Bakanlığı verilerine göre son 5 yılda hayvana çarpmayla gerçekleşen 3 bin 534 trafik kazasında, 55 ölüm ve 5 bin 147 yaralanma vakasının kayıtlara geçti.

—2018-2022 yılları arasında kuduz riskli temas sayısı ortalama 267 bin iken 2023’te kuduz riskli temas sayısı 438 bine ulaştı.

—Dünya Sağlık Örgütü tarafından Türkiye kuduz riski açısından yüksek kategoride tanımlanmaya başlandı.

—“Kist hidatik” hastalığı 2005-2019 arasında 8,8 kat arttı.

—Birçok ülkenin dışişleri bakanlıkları, Türkiye’ye gidecek vatandaşlarını başıboş köpekler ve kuduz riski konusunda uyarmaya ve seyahat öncesi kuduz aşısı tavsiye etmeye başladı.

İşte bu tablo, bu güruhun eseridir.

Bunlar; “Mamayla” beslenen hatta zenginleşen mankurtlardır. 

Köpeği sevme nedenleri, köpeğin yediği yemler için toplanan paradan hisselerine düşenlerdir. O yemi üretenler bu güruhu beslemeyi bıraksalar, bunlar köpeklerin en büyük düşmanları olurlar. Ama o paradan bunlara akış sürdükçe, gece arabaya atlayıp 800 kilometre yol tepip kuduz mikroplu hayvanları toplayıp Urfa’dan Ankara’ya götürecek kadar gözü dönmüş aktivitelerini sürdüreceklerdir.

 

İşte bu gerçekler ışığında şu soruyu sorsak yerinde olacaktır,

—Kuduz mu daha tehlikeli yoksa bunların "İnsana ve hayvana zarar veren” gözü dönmüşlüğü mü?

Hemen söyleyelim ikisi birbirinden tehlikeli ama birinin aşısı varken diğerinin aşısı yok. Sanırım bu kıyas yeterince açıklayıcı olmuştur.

Ez cümle;

İnsanı insan olduğu için, hayvanı hayvan olduğu için sevip, toplumun menfaatini önde tutmayanların bertaraf olması ve kamuoyunun bunların gerçek yüzünü görüp hak ettikleri şekilde muamele etmesi dileğiyle.

İyi okumalar...