EKMEK VE JİLET!

Ekmek, zengin ve yoksul ayırt etmeksizin günde üç kez soframıza konuk oluyor. Bütün dinlerde, inançlarda kutsal sayılan bu güzide nimet, bizim kültürümüzde rızık demektir. Bereketin ve yaşamın sembolü olarak kabul edilir. Kokusu, bereketi ve tadıyla mükemmel bir besin kaynağıdır, beslenmenin en önemli unsurudur ve hülasa ekmek yaşam demektir, bereket demektir. 

Urfa’da günlük hayatta vazgeçilmezlerin başında Ekmek fırınları gelir. Yaşam ile iç içe olmasından dolayı da her gün mutlaka bir veya birkaç kez uğranılan yer durumundadır. Her ne kadar ev ekmeği denilen ince yufka ekmekler yapılsa dahi günün en az bir veya iki öğününde fırından ekmek alınır. Özellikle sabah kahvaltısı için fırında biber ve patlıcan közlenmesi geleneğinin de var olması kahvaltıda özellikle "Tırnaklı ekmek" almayı da zorunlu bir hale getiriyor.  Ancak, hemen her kes ekmeklerin kalitesiz oluşundan, çabuk kuruduğundan, lastik gibi olduğundan vs. şikâyetçi olmakta olmaktadırlar. Hem fırına bağımlı hem de fırın aleyhtarlığı gibi ilginç bir durum oluşmaktadır. Vatandaşların fırınlardan ekmek alma zorunluluğu, Fırıncıların "ekmeği nasıl ve ne şekilde üretirsem, nasıl olsa alıcısı vardır" düşüncesi içerisine itmektedir. Bunun sonucunda da sağlıksız ekmeklerin üretilerek tüketiciye dayatılması sonucu çıkarmaktadır.

Gıda güvenliği, tüketicilerin sağlığını korumak için hayati öneme sahip bir konudur. Ancak, bazen gıda ürünlerinde beklenmedik maddelerin bulunmasıyla ilgili endişe verici durumlar ortaya çıkabilir. Bu durumların başında ekmekten yabancı cisimlerin çıkması gelir. Ekmek üretiminde ve ambalajlama sürecinde yaşanan hatalar, ürünlerin kalitesini etkileyebilir ve tüketicilerin sağlığını riske atabilir. Metal parçacıkları, cam kırıkları veya plastik parçalar gibi yabancı cisimler, üretim hatlarında meydana gelen kaza veya hatalı ekipman kullanımı gibi faktörlerden kaynaklanabilir. Bu nedenle, üreticilerin kalite kontrol sistemlerini sıkılaştırması ve çalışanların eğitimine daha fazla önem vermesi gerekmektedir.

Ancak en endişe verici durum, kesici veya delici maddelerin gıda ürünlerinde bulunmasıdır. Üretim ve paketleme süreçlerinde güvenlik önlemlerinin artırılması, çalışanların eğitilmesi ve tesislerin güvenlik kameralarıyla izlenmesi gibi tedbirler alınarak bu tür vakaların önüne geçilmeye çalışılmalıdır.

Fırınlarda unun depolanmasından, ekmek olarak çıkarılmasına kadar her aşamada aşırı derecede dikkat ve titizlik gösterilmesi gerekir. Oysa gün geçmiyor ki, ekmekten çıkan yabancı cisimler konuşulmasın. Ekmekten kıl, çöp, ip gibi maddelerin çıkması bir bakıma olağan hale gelmişti. Ancak, bardağı taşıran bazı durumlar olmaktadır. Mesela birkaç arkadaşımdan ekmekte kertenkele çıktığını duymuştum. Hatta en son geçen gün bir arkadaşım, ekmekten jilet çıktığını ve ağzının yaralanmasına sebep olduğunu anlattı. Düşünün ki, kahvaltı veya akşam yemeğinde yemek yerken ekmekte jilet olmasından dolayı çocuğunuzun, eşinizin veya kendinizin ağzından kanlar aka aka feryat ediliyor. Ya da yutulan bir jiletin vücuttaki durumunu düşünmek dahi istemeyiz. Bu durumun gerçekten korkunç ötesi bir hadise olduğu biraz düşününce daha net anlaşılmaktadır. Ekmekten jilet çıkma hadisesinin çeşitli memleketlerde yaşandığını, sık sık haberlere konu olması ile duyuyor ve biliyorduk. Ancak ilgililerin ekmek çizimi ile ilgili plastik aparat kullanma zorunluluğu getirmiş olmasının pek de kale alınmadığını görmekteyiz. Bu durum, verilen cezaların caydırıcı olmadığının en büyük kanıtıdır. Jilet gibi tehlikeli maddelerin gıda ürünlerine karışması kötü niyetli insanlar tarafından yapılan bir sabotaj olabileceği gibi dikkatsizlik sonucunda gerçekleşmiş olabilir.  Bu tür vakalar, tüketicilerde büyük endişe yaratır ve gıda güvenliği konusunda ciddi bir risk oluşturur.

Ürettiği ekmekten yabancı bir cisim çıkan, kertenkele gibi iğrenç ötesi bir hayvan çıkan veya ekmeğe çizik atmak için kullanılan jiletin ekmeğin içinde kaybolmasının dahi farkında olmayan veya umursamadan pişirip satan kişilerin fırınları caydırıcı olabilecek bir süre ile kapatılması ile beraber ağır para cezalarına çarptırılmaları gerekir. Aynı hataların Tekrarı durumunda meslekten men edilmesi gibi ağır ve caydırıcı cezalara tabi tutulması ile ancak sorun çözülebilir. Tüketicilerin sağlığının korunması için ne gerekiyor ise yapılmalıdır.

Sonuç olarak, ekmekten yabancı cisimlerin çıkması, hayvanların yiyeceklerde bulunması veya kesici, delici maddelerin gıda ürünlerine karışması gibi durumlar gıda güvenliği konusunda ciddi endişelere neden olabilir. Bu nedenle, gıda üreticileri, tedarikçiler ve denetim kuruluşları iş birliği yaparak gıda güvenliği standartlarını yükseltmeli ve tüketicilerin sağlığını korumak için her türlü önlemi almalıdır.

Afiyette kalın