BEŞERİSTAN YA DA BEŞERİZM?

Rabbimiz (cc) buyuruyor:

"Allah ve resulü herhangi bir konuda hüküm verdiklerinde artık mümin bir erkek veya kadın için işlerinde tercih hakları yoktur. Allah’ın ve resulünün emrine itaat etmeyenler doğru yoldan açıkça sapmışlardır. (Ahzab/36)

Efendimiz (s.a.v)şöyle buyurmuşlardır:

“Sizden birine bir emrim veya bir yasağım ulaştığında, koltuğuna kurulmuş vaziyetteki bir şahsın ‘Ben bilmem, ben sadece Allah’ın Kitabı’nda bulduklarıma uyarım’ dediğini görmeyeyim” (Tirmizi) O zaman, bizim veya amiyane tabirle insanlığın savunup dile getirdikleri şayet; Allah ve Resulü'nün emirlerine uyuyorsa makbuldür, geçerlidir. Yok uymuyorsa, yeri çöplüktür ve konu kapanmıştır!

Evet, şimdi Beşeristan veya beşerizm ne demektir biraz izah etmeye çalışalım: "Allah ve Resulü'nün emirlerine uymayan, her sistem, her düzen, her sosyal ve siyasal egemenliğin adı; demektir!

Evet, Şehid Seyyid Kutub ruhu şad olsun. Yarım asırdan fazla önce şöyle haykırmıştı: "Amerika'dan nefret ediyorum. Ama en çok da Amerika'nın vicdanına sığınan Müslümanlardan nefret ediyorum;"diye islâm'ın izzetini ve alternatifi olmayan hayat düzenini savunmuştu. Bizde Şehid Seyyid Kutub'u her zaman rahmetle ve özlemle yad edeceğiz! Yaşadığımız Modern çağ, özellikle islâm âlemi için, bela ve musibetlerin çağı olmuştur söylense abartı olmaz galiba. Daha yüz yıl öncesinde; Emperyalist güçler tarafından arası suni sınırlarla ayrılan ümmetin; bu gün elli yedi parça/ devlet olmasının etkin gücünün; Bedir'de Mekke müşriklerine diz çöktüren 313 sahabenin gücü kadar olmadığını tüm dünya da gördü bizde gördük...

Raşid-i hilafet nizamı, siyasal ve sosyal hayattan çıkarıldığı günden bu güne; islâm âleminde kan ve gözyaşı hiç durmadı, derin yaraların acıları  dinmedi. Ümmetin başına geçen kadroların hemen kahır ekseriyetinin; batının adeta birer emanetçisi gibi hareket ettiklerini, mütedeyyin müslümanlara yaşamı ve hayatı zindana çevirdiklerini ve insanlığın başına bela oldukları görüldü. Kimi kral, kimi Tiran, kimi Şah, kimi Demokrat, kimi laik, kimi liberalist, kimi sosyalist, kimi kapitalist, kimi komünist, kimi kamalist olup çıktılar Ümmetin karşısına! Siyonistlerin ve Emperyalist güçlerin birer eyalet valisi gibi davranan söz konusu kimseler; islâm topraklarının yer altı ve yer üstü kaynaklarını; üç günlük dünya makamları uğruna batılı sömürgecilere peşkeş çektiler. 

Batılılar tarafından kimisi kahraman (!), kimisi de çağın lideri olarak pohpohlanınca; adeta sarhoş olup kendilerini kaybettiler. Helal haram demeden, her ortamda bulundular. Düşmanlarına benzemek adına, yapmadıkları şirretlik ve rezillik kalmadı. Özgürlük adı altında nikahsız birliktelikler, toplumda aldı başını yürüyünce; ahlaki çöküş kaçınılmaz oldu! Mekke ve Medine' nin içinde bulunduğu kutsal toprakların başına bela olan Suud ailesi; son hamlede, kumarhaneler açmakla hızzını almayınca, bir iki ay önce Avrupalı dayılarının emriyle dünya güzellik (!) deyyusluk yarışmasına bir kız gönderdiklerine tüm dünya şahit olmuştu. Kim bilir sıraya, daha ne gibi melatler koyup hayatta geçirecekler? 

İslâm âlemi neden kaybetti sanıyorsunuz? İslâm âlemi, her şeyleriyle; İslâm düşmanlarına benzemeye çalıştıkları için kaybettiler. Bugün, Eyyub Sultan'ın ve Fatih'in İstanbul'unda; ibrahim peygamberin şehri Ruha'da; her tarafı açık saçık gezen kadın ve kızlarla dolup taşmışsa/ ki öyledir; bunun tek bir nedeni vardır: o da düşmana benzemek ve ahlaki ilkeleri hiçe saymaktır.

Beşeristan veya Beşerizm dememizin açıklanması kısaca budur! Allah'ın ve Resulü'nün hükmünün geçerli olmadığı her yer, ülke, devlet vs. işgal altındadır, bu böyle biline. Hiç kimse kendi kendini kandırmaya çalışmasın ki, bu gerçeği, 7 Ekim Aksa Tufanından sonra en yalın haliyle tüm dünya görmedi mi? Evet, tüm insanlık bir kez daha anladı ki; Allah'ın göndermiş olduğu şeriat nizamından başka; tüm sistemlerin insanlığın idrakine giydirilen ateşten birer gömlek olduğunu ve hızla çöküşe doğru yolaldıklarını!

Son söz: "İslâm, Allah'ın; alternatifi olmayan tek hayat nizamıdır! Dünya/insanlık şayet bir an önce kurtuluş istiyorsa; Beşeristan veya beşerizm tahakkümünden hemen yakasını kurtarıp; ebedi saadetler vaat eden İslam dininin esenliğinde buluşması lazımdır! Insan, insan için kanun yapamaz!?? 

Kalın sağlıcakla. 

24 Nisan 2024.