"Yoksa siz; Allah, içinizden cihat edenleri (sınayıp) ayırt etmeden ve yine sabredenleri (sınayıp) ayırt etmeden cennete gireceğinizi mi sandınız? (Al-i İmran. 142)
Evet, Gazze'de bugün, saadet asrının özlemiyle yaşayan bir nesil mücadele etmektedir. Bu öyle bir nesil ki, akşama kavuşunca sabahı, sabaha kavuşunca akşamı beklemeyen; niçin mücadele ettiğinin şuurunda olan bir nesildir.
Her biri bu çağın, tipik birer Mus'ab'ı, Ammar'ı, Bilal'i ve Süheylidir adeta. Şehâdet aşkıyla yaşayan bir nesil bugün Gazze'de cihad cephesinde, kâfir ve işgalci itraile karşı amansız bir mücadele veriyorlar. Ya şehâdet ya zafer deyip, ümmetin onur ve izzetini korumaya çalışıyorlar. Bunun için, ehli gazze ehli izze yani; Gazze ehli izzet ehlidir, denilmiştir.
Evet, İzzeddin el-kassam tuğaylarının şerefli mücahidleri Hamas, bu gün Gazze'de sadece siyonist itrail'e karşı değil; Amerikaya, İngiltereye, Fransaya hatta yedi düvele karşı savaşıyorlar. Onlar tıpkı şu hadisi Şerifte geçen yiğit gibi yaşıyorlar: "Peygamber (s.a.v): "Genişliği gökler ve yer kadar olan cennet için kalkın" diye buyurdu. Umeyr ibn-i Hümam el-Ensari (r.a) yemekte olduğu hurmaları attı ve: "Ben bu hurmaları yiyinceye kadar yaşarsam bu uzun bir hayat olur" dedi ve çarpışmaya başladı ve öldürüldü (şehid oldu). (Olay bedir savaşında olmuştu) Allahu Ekber Allahu Ekber!
Bu ne kadar kuvvetli bir iman, ve ne kadar büyük bir mükafat böyle!
Onların sözleri ancak, "Rabbimiz! Bizim günahlarımızı ve işimizdeki taşkınlıklarımızı bağışla ve (yolunda) ayaklarımızı sağlam tut. Kâfir topluma karşı bize yardım et" demekten ibaretti. (Al-i İmran. 147)... Bugün Filistinde, Gazze'de mücadele eden İzzeddin el-kassam tuğaylarının şerefli mücahidleri, vermiş oldukları iman ve onur savaşında; sebeplere tevessül ettikten sonra, işin nihayetini Rablerine bırakıyorlar. Hem istiğfar, hem ibadetlerini ifa, hem de yalnızca Allah’a tevekkül ediyorlar! Hamas'ın, Rablerine olan bu güven ve inancından dolayı; Allah’u Teâlâ onları düşmanlarına karşı koruyor, yardım ediyor ve düşmanlarının kalbine korkularını koyuyor...
Ayakların sabit olması da, kulun/kulların Allah’ın ve Resulü'nün emirlerine ittiba etmeleriyle orantılı bir durumdur. Kim Allah'ın dinine yardım ederse, Allah’da onlara yardım eder ve ayaklarını sabit kılar! İşte İzzeddin el-kassam tuğayları, bu gün yedi düvele karşı İslâmın izzeti ve şerefi için cihad etmektedirler. Evleri bombalanıyor, aileleri şehid oluyor, ama onlar; asla isyana yeltenmiyorlar. Her halükârda, küçüğünden büyüğüne varıncaya kadar; herkesin dilinde, HASBİYELLAHU VE Nİ'ME-L VEKİL, duası, yakarışı, niyazı ve ilticası vardır Rablerine... İşte Gazze ehli bundan dolayı, izzet ehli olmuştur. Siyonist Yahudi seksen senedir her türlü teknolojik imkanlarını seferber etmesine rağmen, bir türlü onlarla baş edemiyor, onları yenemiyor. İnsanlığın onur sınavı Gazze derken, tamda bu inceliği kastediyoruz ki; dünya İnsanlığı Gazze ehlinden teslimiyetim nasıl olması gerektiğinin dersini alsınlar!.
İnsanlığın onur sınavı, Gazze dizi yazılarımızı takip etmeye devam ediniz!