Yine bir yerel seçim heyecanının doruğa çıktığı 2018 yılının Ekim ve Kasım ayında, büyükşehir belediye başkanlığı için isimler kulislerde adeta havalarda uçuşuyordu. Adaylık başvurusu olmayanlar bile “benim işim kesin” diyerek hava atıyor, algı yapıyordu.
Beyazgül hariç herkes konuşuyordu.
Geride bıraktığı ve hayal kırıklığına uğradığı milletvekilliği aday adaylığı sürecinden ders çıkaran Zeynel Abidin Beyazgül tam bir sessiz ve derin siyaset yürütüyordu. Gazete İpekyol/Ajans Urfa’nın kulislerde bomba etkisi yapan 17 Kasım 2018’deki haberine kadar durum böyleydi…
Kasım ayının sonunda açıklanması gereken Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi başkan adayının adını, Gazete İpekyol/Ajans Urfa, AK Parti Genel Merkezinden bir hafta önce açıklamış, merakla beklenen ismin Zeynel Abidin Beyazgül olduğunu okurlarına duyurmuştu. Kıyamet de ondan sonra kopmuştu zaten.
Hiç kimsenin beklemediği bir isimdi çünkü. Milletvekilliği listesinde son sıralarda dahi kendine yer bulamayan Beyazgül nasıl olur da vekillikten daha fazla görevi ve sorumluluğu olan büyükşehir belediye başkan adayı olurdu?
Çoğu inanmamıştı. Sadece Gazete İpekyol ve Ajans Urfa’nın asparagas haber yazmayacağını bilenler inanmıştı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a gidip “bir daha aday olmak istemiyorum bu yüzden affımı rica ediyorum” diyen Nihat Çiftçi, affını istemesine rağmen açıklanacak kişinin kendisi olmasını bekliyordu. Çünkü habere en fazla saldıran ve tepki gösteren Çiftçi’nin yakınları ve trolleri olmuştu. O dönem hepsini kaydetmiştim. Bir iki salak sahte hesap hala duruyor, haricinde çoğu hesabı silip kayboldu. Hatta eski başkanlarını silip yenisi için takla atanlar da oldu. Hakaret ve tehditlere varan saldırıları gördükçe bazı dostlar ve okuyucular, haberin doğru çıkmaması halinde ancak Urfa’yı terk ederek başımıza geleceklerden kurtulacağımızı öğütlüyordu.
AK Parti Genel Merkezi adayını açıklamadığı her geçen gün saldırıların dozu artıyordu. Öyle ki AK Parti İl Başkanlığı basın toplantısı düzenlemiş, isim vermemiş ancak dolaylı yoldan bizi yalanlayarak partilerinin adayının henüz belli olmadığını kamuoyuna açıklamak zorunda kalmıştı.
Trollerin en fazla saldırı sebebi ve gerekçesi, Nihat Çiftçi’yi peş peşe eleştiri bombardımanına tutup, ardından Beyazgül’ün aday olarak gösterileceğini duyurmuş olmamızdı.
Dışarıdan bakınca ve detayını bilmeyen birçok kişi bu saldırının gerekçesini haklı gördü. Haber sitelerimizi karıştırmadan kendi sosyal medya hesabımdan, Nihat Çiftçi’ye ağır eleştirilerde bulunmaya başlamıştım. Olayı kişiselleştirmiştim çünkü. (Yanlıştı ama) benim de haklı sebebim, bir haberimizden dolayı basın toplantısı düzenleyen Çiftçi, ajansımızın adını ve benim adımı kullanarak ağır sözler sarf etmiş ve yalanlamış olmasıydı. Yani ilk o, olayı kişiselleştirdi.
O dönem başkanlığı canı gönülden isteyen Çiftçi, ne siyasi süreci ne de bu tür haber sürecini yönetebildi. Kriz sürecini yönetmede hiç iyi değildi. Eleştiriler karşısında ağzından düşürmediği laf “algı yapıyorlar” demek oldu. Troller de bu laftan besleniyordu!
Ama Gazete İpekyol ve Ajans Urfa yayın çizgisini bozmadan, belediye çalışmalarını Çiftçi’nin bize karşı tutumuna rağmen vermeye devam etti. Benim kişisel sosyal medya hesaplarımdaki paylaşımlardan dolayı eleştiriler vardı. Ama ajans ile kişisel hesabımı birbirine karıştıranlar oldu.
Derken AK Parti Genel Merkezi 24 Kasım 2018’de, Şanlıurfa adaylarının Beyazgül olduğunu açıkladı. Her ne kadar haberimizin kesin olduğundan emin olsak da, siyasette 24 saatin uzun bir süre olduğunun farkındaydık ve partinin genel merkezi adayını açıklayınca biz de, dostlarımız da, severek takip eden okurlarımız da derin nefes aldı.
İyice alevlenen troller bu defa bizim algıyla Beyazgül’ü aday yaptığımızı yazmaya ve yaymaya başladı. Aslında farkında olmadan ve istemeden böyle bir gücümüz olduğu algısını yaptılar!
Tüm bu olan bitenlerin ardından işin garip tarafı bize saldıran trol ve şantajcıların çoğu Zeynel Abidin Beyazgül’ün safına geçmiş olması. Yani yakın gibi görünen biz ama aslında en uzak olan da bizdik. İki çalışanı olamayan medya kuruluşlarını dahi ziyarete giden Beyazgül, 4,5 yıl boyunca bir kez olsun 15 kişinin istihdam edildiği haber merkezimizi ve ajansımızı ziyaret dahi etmedi. Diğer gazetelere aboneliği neyse bize de aboneliği o oldu sadece. Çünkü başkanların çoğu, trolü olabilecekleri ve (şerri kendisine dokunmasın diye) şantajcıları sever.
Bizim için önemli mi belediye başkanlarının sevip sevmemesi?
Bu durum asla dert edilecek bir konu olamaz bizim için, olsa bunu dillendirir ve bir şekilde gelmesini sağlardık. Önemli olan okurlarımıza karşı “güvenilir” ve Hakka karşı “adil şahitlerden” olmak.
Tıpkı Nihat Çiftçi olayında zamanın bizi haklı çıkardığı ve dolayısıyla bize duyulan güveni boşa çıkarmadığımız gibi. Algılara ve saldırılara aldırış etmeden, ajansımızın çizgisini bozmadan haber yapmaya devam ediyoruz.
Bu arada sabırla beklediğimiz Nihat Çiftçi davasında yıllar sonra mahkeme bizi haklı bulmuştu. Bunu abartmadan haberini yapıp okurlarımıza duyurduk ve geçtik. Hakkını yememeliyim, Nihat Çiftçi de o dönemki hatasını veya haklılığımızı anlamış olmalı, karşılaşınca selamlaşıyor ve konuşuyoruz. Kin gütmedi yani.
Çoğumuzun derdi bu memleketin daha iyi yönetilmesi ve hak ettiği değeri bulması değil mi?
Allah, bu memlekete her türlü zenginliği vermiş; Havası, suyu, toprağı, hayvanı, iklimi nedeniyle yetişen ürünleri, sınırdaki stratejik konumu, geçmişe dayanan tarihi… Anlat anlat bitmez bunları açsak ve detaylandırsak… Geriye tek kalan yönetecek donanımlı ve bilge insanların ortaya çıkması. Bize düşen bunu kamuoyuna görünür kılmak ve takdiri yine kamuoyuna bırakmak.
Şimdi ricam, Gazete İpekyol ve Ajans Urfa’yı takip etmeye devam edin ve kenti hak ettiği yere getirecek ve olması gereken haber çabalarımızı önümüzdeki günlerde de görün, okuyun ve paylaşın.