BÜROKRASİ ARTIYOR MU, AZALIYOR MU?
Her yerde Bilgisayara geçtik.
Teknoloji, bilişim, büyük nimet. Hayatın birçok alanını kolaylaştırdı. Birçok işlemde İnsanı devreden çıkardı.
Peki Resmî Kurumlarımızda, yani bürokrasimizde aynı rahatlığı yaşayabiliyor muyuz? 13 ilçeyi dolaşan biri olarak söyleyeyim; tam anlamıyla değil…
Bürokrasimiz hala teknolojiye direniyor. Yazışmalar elektronik posta olarak yapılmada, “bende görünmüyor” deyip hala çıktı alıp getir diyen var. Hala tarih sayısını öğren bakalım diyen var. Hala fiziki olarak aldığın yazıya “e imzalı “ama yine de üzerine “E imzalıdır “kaşesi bas getir diyen tar. e imzalıdır” Kaşesi için ayrı memur,” Aslı gibidir” kaşesi için ayrı memur peşinde koşmalar, yoksa öğlenden sonra gel demeler…
Evrak kayıta verilen dosyanın bilgisayara kaydının 2 günde yapılması, 2 günde havalenin ilgili memura yapılması, memurun sistemde arıza var deyip görememesi…
Bilgisayar başında 10 dakikada bitecek iş için git haftaya Cuma gel denmesi. “Bir tek işim sen misin “diye fırça atılması. Bilgisayarın her tuşuna bir dakikada basılması,” o tuş nereye kaybolmuş, bu nerden çıkıyordu” deyip birilerine sorulması…
Her yarım saatte bir çay sigara molası verilmesi… Taziyelere mesai saati dışında gidilmesi, mesai bitiminde gidilirse taziyeden sayılmaması…
Araya adam konulmadan çoğu işin yürümemesi. Aşiretimizden veya köyümüzden ise işin çabuklaşması, yoksa git gel yaptırılması.
Gözlemim o ki, Teknoloji ne kadar gelişirse gelişsin, Yazılımlar ne kadar gelişirse gelişsin, Bürokrasimizde değişen çok az şey var. Hatta bazen bilgisayara geçilmesi çalışanlarımız için bürokrasiyi daha da çoğaltıyor. Kolaylaştıracağına zorlaştırıyor.
Çoğu kurum bir kişinin sırtında yürüyor. Amire sert çıkan memura iş havale edilmiyor. Odaların çoğu boş. Kim nerde belli değil. Arayan soran yok… Birilerin bankamatik olması çalışanların motivasyonunu bozuyor. Böyle gitmemeli, Devlet otoritesi hissedilmeli, ciddi bir el atılması gerek… Bizden söylemesi.