EKMEĞİMİ KİRLETME

  Yiyecek içecekte sağlığa uygunluk çok önemlidir. Gıda maddelerinin insan sağlığını tehdit edebilecek her türlü etkenden uzaklaştırılması ve temizlenmesi anlamına gelir. Gıda maddelerinin insan sağlığını olumsuz etkilemesi tehlikeli bir durumdur. Mikrobik hastalıkların büyük bir bölümü yiyecek ve içeceklerle meydana geldiği bir gerçektir. Bulaşıcı bir hastalığı olan bir kişi bir gıda maddesine temas ettiğinde bir başka sağlıklı kişinin de bu gıda maddesini tüketmesi ile aynı hastalığa maruz kalması kaçınılmaz olmaktadır. Hijyen bu durumun olmaması için tedbir alınması anlamına da gelmektedir.  Yiyecek ve içecekte sağlığa uygunluk birkaç aşamada mümkündür. Yiyecekleri saklarken ve bekletirken, yemekçin hazırlarken ve yerken sağlığa uygunluk ve temizlik kurallarına azami derecede önem verilmelidir.  İhmal edilen hijyen kurallarının başında ekmek ve benzeri gıdalar gelmektedir. Marketlerde ekmek için bir dolap bulunmaktadır. Market olmasının bir özelliği olarak dolabın başında ekmek vermek için bir görevli bulunmaz, almak isteyen kişiler istediği miktar ekmeği kendisi alır. Birçok kişi ekmeğin tazeliğini yumuşaklığını elleriyle dokunarak hatta sıkarak alır. Ekmek seçmek olmaz. Aynı fırında aynı anda ve aynı ısıda pişen ekmeklerin birbirinden hiçbir farkı olamaz. Kişi, tek tek elleriyle dokunarak ekmek seçmek yerine alacağı ekmeği gözleriyle tespit ederek alıp gitmelidir. Zaten bu sıkıntının yoğunluğundandır ki birçok markette ekmek dolabının üzerinde “Lütfen ekmekleri ellerinizle değil gözlerinizle Seçiniz” şeklinde uyarı yazısını görmek mümkündür. Kişi elleriyle dokunduğu ekmeği başkasının almaşını beklemesi yanlış olur. Herkesin eli kendi özelidir. Kişi eliyle uzun süre dokunduğu bir ekmeği başkasının almasını bekleyemez.  Ekmeğin tazeliğini, yumuşaklığını elleriyle sıkarak kontrol eden kişileri ikaz ettiğinizde aldığınız cevap çoğunlukla “ellerim kirli değil”, “yeni yıkadım” veya “Abdest aldım da geldim” şeklinde olmaktadır. Oysa ellerdeki kirlilik görülmeyebilir. Mikroplar gözle görülmezler. Kişisellerinin temiz olduğunu söyleyebilir. Bu durum kendisi içindir. Yani elleri kendisine göre temizdir. Ellerini burnuna götürür, saçını kaşıyabilir, saçlarını düzeltebilir, kulağına parmağını sokabilir, dişlerine dokundurabilirse. Bu durumda ellerinde gözle görünür bir kirlilik olmayabilir. Hiçbir kirlilik veya mikrop olmasa bile bu durum başkasını rahatsız eder. Ancak kendisini rahatsız etmeyebilir. Bir simit fırınında bir Adamın simitleri teker teker ellediğini görünce dayanamayıp: - “Beyefendi, ben çocuklarımın okulda yemesi için simit alacaktım. Ama Görüyorum ki siz tamamını alacaksınız” dedim. Bunun üzerine adam biraz da şaşırarak, - “Hayır, bir tane alacağım, ben hepsini alamam” dedi. - “Ama hepsini ellediniz, kontrol ettiniz, elinizi sürdünüz. Şimdi sizin elinizi sürdüğünüz simitleri bir başkası niçin alsın?” dediğimde - “Ellerimde ne var ki? Tertemiz. Daha demin abdest aldım” diye sert bir cevap verdi. Bunun üzerine ben de ellerimi ağzıma sürdüm, burnuma ve kulaklarıma dokundum, saçlarımın içinde biraz gezdirdim. Ellerimi adama doğru uzatıp, - “Ellerim temiz değil mi? Amaline de bu ellerle dokunduğum simidi alarmısınız? Çocuğunuza yediricimsiniz?” diye sordum. Adam hiçbir şey demeden sessizce ayrıldı. Sonra simitçiye dönerek: - “Simitleri herkesin elini sürebileceği yere koymamalısınız, tezgâhın arkasında olursa siz isteyene simitlerini uzatırsınız” dedim. Şaşkınlıkla dinledi. Sonraki günlerde birkaç kez daha sırf merakımdan simitçinin dükkânına gittim, ancak hiçbir değişikliğin olmadığını üzülerek gördüm.  Gıda maddelerinin imalatında Hijyen konusunda gösterilmesi gereken titizlik, tüketirken de tüketmek üzere satın alırken de gösterilmelidir. Ekmeği satınalar kişi, ekmeği yapan fırıncının temiz olmasını sıhhî şartlarda imal etmesini beklediği gibi kendisinin de bu durumda başkasının sağlığını gözetmesi gerekir. Hz. Muhammed (A.S) ın “Kendin için istediğini başkaları için de iste” emirlerini unutmamak gerekir.  Afiyette kalın