İSLAM DELİSİ BİR MÜSLÜMAN
Geçen gün Abdülkadir Satış hocam geldi. İki saat boyunca dolu dolu bir sohbet oldu. Yaklaşık yirmi beş yıldır tanışıyoruz. Dertli bir insan, muzdarip bir insan ve anlaşılmayan bir insan. Urfa'da tanıdığım en samimi, en hasbi Müslüman diyebilirim. Bütün dünyası, hülyası, rüyası İslam. Zikri İslam, fikri İslam, içi İslam, dışı İslam, hali İslam, kali İslam. İslam delisi bir Müslüman. Kişisel hiçbir beklentisi yok, her şeyini İslam için feda etmiş nadide bir fedai. Senenin yarısını oruçlu geçirir, cemaatler arasında fark gözetmez, İslam'a hizmet eden herkesle ve her grupla yakın bir irtibat halinde.
Aynı zamanda bir kitap delisi, bir kitap kurdu. Nietzsche ile, Camus ile, Sartre ile günlerce nasıl boğuştuğunu, nasıl cebelleştiğini biliyorum. Bugün cebinde defalarca okuduğu "Yoldaki İşaretler" vardı, her satırın altı kırmızı kalem ile çizilmişti. Cebinden çıkarıp büyük bir iştiyakla gösterdi bana. Bütün okuduklarına İslam paradigmasından bakan ve yaklaşan biri. Atasoy Müftüoğlu'nun Urfa'daki en yakın arkadaşı. İslamcı ve muhafazakâr bütün kalemleri kendi çevresine büyük bir itina ile tanıtan ve tebliğ eden biri.
Ezeli Mağluplar adlı kitabımız için bir takdim yazısı talebimi büyük bir memnuniyetle kabul etmişti. Beş sayfalık el yazısı müsveddelerini bana getirmiş, hepsini büyük bir keyifle bilgisayarda temize çekmiştim. Bütün kitaplarımı itina ile okudu, zaman zaman eleştiriyordu ama onun eleştirileri bazılarının iltifatından daha sevimli geliyordu bana. Yirmi beş yıldan fazladır kendi evinde ve başka yerlerde tefsir ve sohbet halkaları düzenler. Urfa'da birçok kişinin yetişmesinde onun emeği var. İslam için herkese evini açtı, cebini açtı, kalbini açtı.
Mütevazilikte numune-i imtisal bir Müslüman. Tevazu kanatları daima yerlerde. Samimi bir Müslüman olmanın dışında hiçbir unvanı yok. Zaten böyle bir talebi de yok. Tek bir talebi var: Allah rızası. Memur değil, ara sıra fahri imamlık yapar köylerde. Bilhassa Ramazan aylarında. Her karşılaşmamızda üzerimdeki yük hafifler, melankolim dağılır, kendimi uhrevi bir yamaçta hissederim. Onu her görüşümde aklıma Allah gelir, Kur'an gelir, İslam gelir, ahlak gelir, dürüstlük gelir, edep gelir. Ve imanım artar, yakınım artar.