MEMURSEN SEÇİMLERİ VE İBRAHİM ÇOŞKUN
Memursen, bir davayı temsil eder. Rahmetli kurucu başkan ile hyüz yüze konuşmalarını hatırlıyorum.
Heyecanlı, bir o kadar da azimli idi. Kurulduğu zamanlar, birkaç samimi insan ancak vardı, etrafında.
Rahmetli kurucu başkan, Mehmet Akif İnan ve sonrasına gelelim.
Bügün milyonlarca üyesi olan bir Memursen.
Samimi insanları gördükçe, Rahmetli Mehmet Akif İnan bir o kadar da ruhu şad oluyordur.
ŞANLIURFA da ise, bu samimiyeti gösteren nadir üyelerden biri de Mevcut başkan İbrahim Çoşkun 'dur.
Peki neden?
Evet sendikanın bir hak arama sıfatı olduğu gibi, bir de "Temsiliyet” yönü de vardır.
Neyi temsil etmesi gerekir?
Bu sendika kurulduğu günden beri, muhafazakâr bir yönü vardır.
Başörtülü bir memur olmak ne kadar zor idi ise, çalışmakta bir o kadar zordu.
28 ŞUBAT' ları unutmadık.
Başörtülü öğrencilerin, üniversite kapıların da nasıl kovulduğu unutmadık.
Başörtülü memurların, nasıl fişlenip ve işten atıldığını da unutmadık.
Kürtçe dilinin okullar da seçmeli ders olarak koyulmasını da ilk isteyen de Memursen 'dir. Bugün birileri çıkıp bu hakkı sloganik olarak istemesi, onların samimi olmadığını gösteriyor. Çünkü bu hak daha önce istenildi.
Bu da bir insan hakkı, arayışı idi.
Memurların, birçok haklarını almasın da büyük bir çabası oldu sendikanın.
İşte, kısaca değinmeye çalıştığımız bu birçok kazanımların imzasın da Memursen vardı.
ŞANLIURFA da ise Sami, dürüst, ilkeli duruş gösteren bir il başkanı vardı.
O da, " İbrahim ÇOŞKUN” idi.
Her zaman en önde. Her yer de üye ve mazlumların, hakkını savunan bir başkan idi. Koltukta oturan bir başkan asla olmadı. Hep sahada idi.
Nerede, bir üyenin tırnağı yere çarpsa ilk sızıyı hisseden o idi.
Şahit olduğumuz bir örnek vereyim. Şanlıurfa, Bozova ilçesi, Yaylak ta, okul müdürü ile veli arasında kavga çıkıyor.
Kavga da Okul müdürü darp ediliyor. Tarih 2017.
Orta da Milli eğitim den hiçbir temsilci yok.
Ama, yaklaşık ŞANLIURFA' ya 60 km uzaklıkta olan Yaylak Beldesine ilk gelen ise Memursen /Eğitim Birsen il başkanı Sn. "İbrahim ÇOŞKUN" idi.
Üyesi olan, okul müdürüne ilk el uzatan ve yanında duran idi. Derdine ortak olan ve her zaman zor zamanlarda, üyesi nin yanında olmayı gösterdi.
Dolayısıyla Sendika dediğin, üyesinin zor zamanında yanın da olan ve hakkını savunan bir kurum olmalıdır.
Bunu en çok saha da gösteren Sn. İbrahim Çoşkun başkan oldu.
Elbette hata ve yanlışları olmuştur. Tüm insanlar gibi.
Ancak, Sendika Başkanı olarak elinden geldiğince hep üyesinin yanında durmaya çalışmıştır.
15 Temmuz gecesi, ilk saha da olanlardan biri idi.
Sesi en gür çıkanlardan biri idi. Evine çekilip, televizyon da son dakika yı beklemedi.
İlk dakikadan itibaren hep en önde gördük.
İl Başkanı olduğu sürece hep bu çizgi de duruş sergilemiştir.
Bizim gördüğümüz, bildiğimiz profil bu şekilde olmuştur.
Yeni dönem seçimlerinde tekrar aday.
Üyelerinin tercih hakkına sahip olacağına inanıyorum.
Her kim seçilirse seçilsin, Memursen ailesi için hayırlı olmasını diliyorum.
Kalın selametle...