İLİM ADAMI OLMAK MI ÖNEMLİ YOKSA BİLİM ADAMI OLMAK MI?
Elbette ilim olmadan, bilim de olmaz. İlim sahibi olmadan, bilim adamlılıkta olmaz. Günümüzde, birbirine çokça karıştırılan iki önemli kavramlar.
Gelin hep birlikte bu iki kavramı irdeleyelim.
İlmin Asil sahipi hiç şüphesiz ki Allah 'tır. "Esmaül hüsna” dediğimiz tüm güzel isimlerin sahibidir. Bunları Adem a.s.öğreten Yüce Mevla' dır. Dolayısıyla biz insanlara düşen, öğrenebildiğimiz kadar ilim öğreneceğiz. Bu elde ettiğimiz ilim bilgimiz oranında da, bilme yöneleceğiz.
Fen Bilgisi dersin de ya da diğer fenni ilimlerde yaptığımız çalışmalar sayesin de, elde ettiğimiz förmüller vardır. İşte bu keşfettiğimiz förmüller, sayesinde bilim çalışmaları yapıyoruz. İlim adamı olmak ta değerli, bilim adamı olmak ta.
Ancak, günümüzde öne çıkan değer, bilim adamı olmak daha kıymetli.
Peki neden?
Çağımız ilmin ve bilmim sayesinde ilerliyor. Batının tüm elde ettiği başarılar bilim adamları sayesinde olmuştur. Örneğin:Bir cep telefonu sistemini geliştiriyor, bunu tüm dünya ya pazarlıyor.
Bu sistemle, tüm insanları hegemonyasına alıyor. Yıllarca, diğer ülkeleri ekonomik olarak sömürüyorlar. Bir uydu sistemi geliştiriyorlar, tüm insanları uydudan takip ediyorlar.Sizin ve bizim hareket alanımızı kısıtlıyorlar. Siz, nereye giderseniz gidin, onlar, sizi orada takip ediyorlar. Tüm gizli sırlarınızı öğreniyorlar.
Bir "iha” ya da "siha” sistemi geliştiriyorlar. Tüm cepheler de galip geliyorlar.
ELHAMDÜLİLLAH.
Artık bu konuda ülkemizde de çalışmalar hızlandı. Gençlerimiz, dünya da ilk üçün için de bulunuyorlar. Geliştirdikleri insansız hava araçları teknolojisi sayesinde… Bu sayede cepheler de, kazanım seyri değişti.
Bu bilimsel çalışmaları, hazmedemeyen, Batı! bundan dolayıdır ki, ülkemize saldırıyorlar. Kendi maşlarını devreye koyuyorlar. Uzun süredir ülkemizin başına bela olan, terör bunun bir hesabıdır.
Ancak, bize düşen çalışmaktır. Kim gayret gösterirse, Rabbım' de ona yol açıyor. Başarı veriyor. "İnsanın himmeti, hizmeti oranındadır." Bizim değerimizi artırran, makam ya da mevki değildir. İnsanlığa sunmuş olduğumuz, yol gösterici, ışık oranındadır.
Hatırlayalım.
Ayette geçen, "Biz, iki deniz arasında perde çektik." Fermanı bir "ilimdir".
Bunu deniz de bulup, öğrenmek ise, bilimdir.
İki okyanus arasında, tuzlu su ile tatlı suyun karışmaması. Bunu keşfeden ise, alim olur.
Kâinatın tamamında, dengeler vardır. Bu dengeleri ya da Kanunları bulmak, insana düşer. Kim bu denge ve kanunları bulursa, bir o kadar teknoloji de illeri gider. İster Batı olsun,ister İnançlı insanlar olsun. Bize düşen ise ilmi ve bilimsel çalışmaları hızlandırmak. Bu çalışmalara destek olmaktır. Yol göstermek. Yol vermek. Asıl gayemiz olmalıdır. Köstek olmadan. En azında bu çalışmaları yapan ve yaptıranları alkışlamak lazım.
"ilim, Çin de dahi olsa, gidip alınız." dusturundan yola çıkarak.
Kalın selametle...