YURT VE BARINMA SORUNU
Üniversiteyi kazananlar ailece barınma maratonuna başladılar.
YKS' da barajın kalkmasıyla üniversiteli öğrenci sayısının artmasına karşın devlet yurtlarının sayısında bırakın artışı, tam tersine düşüş yaşandı.
Dolayısıyla devlet yurtlarında yer bulmak daha da zorlaştı. Ev kiraları ve özel yurtları minimum yüzde yüz fiyat artırmış durumda üstelik geçen yıl da fiyatlar zaten yüksekti. Artı Eylül gibi özellikle özel yurt fiyatlarının güncellenmesi ihtimalinden de bahsediliyor.
Eğer acil önlemler alınmaz ve gerekli düzenlemeler yapılmazsa, bu yıl da genel anlamda üniversitelerin yurt ve barınma sorunları daha da artarak devam edecek.
Tercih sonuçları açıklandı ve KYK başvuruları yakında başlayacak. En azından yurt başvurularının Üniversiteler açılmadan sonuçlanması oldukça önemli.
Gençlerimizin ve ailelerinin bu sıkıntılı durumunu siyasi çekişme konusu yapmadan çözüme kavuşturmak aciliyet arz ediyor.
Bu bağlamda belediyelerin vd kurum ve kuruluşların lojman, misafirhane, hizmet binaları vb tesislerini bir plan çerçevesinde sıkıntı yaşayacak üniversiteli gençlerimizin barınma sorununu çözme noktasında hazırlamaları büyük önem taşımaktadır.
Diğer bir husus, yedek listeye girenlerin mağduriyetleridir. Onları, boşalan kontenjanlara yerleştirilinceye kadar olan sürede bir özel yurt veya ev tutma zorunda kalmaları gibi bir durumda bırakmamalı. Bu konuda 2-3 hafta ya da bir ay gibi bir süre barınmaları sağlanmalıdır.
Esasen her öğrencinin barınma hakkı vardır, yurda yerleştirilmediğinde ise maddi bir katkı sunmalı ya da mülki ve yerel idare koordinasyonu ile barınmaları sağlanmalıdır.
Geçen yıl kaydını donduranların çoğu maddi durumlardan dolayı bunu yaptı ve yoksullaşmanın derinleşmesiyle bu yıl da büyük oranlarda artan özel yurt ve ev kiraları öğrenciler ve ailelerini derin derin düşündürmektedir.
Bu ciddi soruna en azından bu yıl için geçici de olsa bir çözüm bulunması için şimdiden hazırlıkların yapılması, üniversite okuyacak gençlerimizin ve onların velilerinin kaygılarının bir nebze olsun giderilmesi gerekmektedir.
Mezun öğrencilerin KYK borçlarının faizlerinden vazgeçildiği gibi bu sorunun da çözüme kavuşturulmasının mümkün olduğunu belirtmekte yarar var. Çocuklarımızı ve gençlerimizi tüccarların eline bırakmadan barınma sorunlarını mülki idareler ve özellikle de belediyeler başta olmak üzere tüm ilgili ve yetkili mercilerin ortak koordinasyon ve girişimleriyle şimdiden masaya yatırılması gerekir.
Barınma ve yurt kapasitesi ve o beldeye/şehre gelecek öğrencilerin sayısı hesaplanarak önlemler alınması mümkündür.
Ulaşım, beslenme, eğitim ve diğer ihtiyaçların karşılanmasının, artan hayat pahalılığı karşısında adeta imkansız hale geldiği bu süreçte bari barınma konusunda öğrencilerimizin temel hakkı olan barınma sorununun çözümünün ihmal edilmemesi büyük önem taşıyor ve bu konuda acil tedbirler alınmasını gerekiyor.
Mezun olduklarında hak hakları olan iş ve umudu veremediğimiz, verdiğimiz üç beş kuruşu da faiziyle geri istediğimiz, icralara verdiğimiz gençlerimize artık insan olduklarını, geleceğimiz olduklarını bilerek davranmamız ve onlara değer vermek boynumuzun borcu.
Bu yıl KYK borçlarının faizlerinden vazgeçilmesi tarzındaki politikaların, onlara yaptığımız maddi katkıların anaparasının da geri istenmeyeceği ihtiyacı olup talep eden her öğrencinin maddi yönden desteklenmesinin gerekliliği ortada değil mi?
Tekrar bu bağlamda sosyal belediyeciliğin devreye girmesi gereğini hatırlatıyor ve çözüm için çağrıda bulunuyorum.
Gençlerimiz geleceğimizdir. Gençlerimiz değerlidir.
Haydi, onlara değer verdiğimizi gösterelim, hakları konusunda hassas olalım. Selam ve dua ile.