GEÇMİŞTEN DERS ALABİLMEK
Mümin insanın, en önemli bir farkı da, insanların fark edemediği bir şeyi farkedebilmektir.
Bu vasıf, Rabbımizin en büyük nimetlerden birisidir.
Mesala, tehlikeyi önceden farkedebilmek. Zararlı olan bir şeyi, zararlı olduğunu anlatmak. Ya da bu konuda, insanları uyarmak.
Toplumda, Bügün görebildiğimiz en büyük tehlikelerden biride şükürsüzlük.
Rabbımiz, bizleri şu şekilde uyarmıştı. "Şükür edin ki, biz de size mimetimi artırayım."
Yani, "şükür nimeti artırır. İsyan ise nimetin elden gitmesine sebeptir." Şükür nimeti, isyan ise, bela ya davettir.
20 yıl önce ki Türkiye ile, bügün kü Türkiye arasında dağlar kadar fark vardır.
Eskiden öğrenciler, 50 kişilik sınıflarda eğitim alırlardı. Öğretmen bulmak ise
Hayal idi. Kitap bulmak ise, her baba yiğidin işi değildi. Biz bir defteri yazıp, tekrar silgi ile silerdik. Defalarca yazıp, tekrar silerdik. Bu şekilde defter kullanır idik..
Şimdi ise, okullar eğitim ve öğretime başlamadan, tüm öğrencilerin kitapları poşette masalarında hazır bir şekilde veriliyor. Kırsal da, ise sınıf mevcutları ortalama 20 kişilik öğrencilerden oluşuyor. Tüm taşımalı öğrenciler, ücretsiz taşınıyor. Öğle yemekleri ise ücretsiz veriliyor.
Evet, tüm önemli bu farkları görmeliyiz. Bilmeliyiz. Anlatmalıyız. Yoksa insanlar ya bilerek nankörlük ediyor. Ya da farkından olmadan isyan ediyor.
Rabbım, bol şükür edenlerden eylesin. İçimizde nankörlerden, dolayı da yokluk ile de sınamasın.
Kalın selametle.
Görüşünceye edek.