HABER –SEN, PTT’nin uzun süredir 7201 sayılı tebligat kanunu hiçe sayarak, taşeron postacıya tebligat dağıtımı yaptırdığını ileri sürdü.
Adalet Bakanlığı, Noterler Birliği, Barolar Birliği, Ulaştırma Bakanlığı’na yazı yazarak, PTT’nin hukuka aykırı davrandığını belirten sendika, açtıkları davada Ankara 14. İdare Mahkemesi’nin bu işlemin hukuksuz olduğuna karar verdiğini açıkladı.
Sendika bu konu hakkında basın açıklaması düzenledi. Basın açıklamasını sendika adına Haber-Sen genel TİS Hukuk Sekreteri İbrahim Halil Doğan okudu.
Doğan’ın okuduğu metinde şu ifadeler yer aldı:
“Kanunların olmadığı yerde keyfilik vardır. PTT'nin bu keyfi uygulamalarını kabul etmiyoruz. PTT geçmişinde yazarların Genel Müdürlük yaptığı, kurumsal saygınlığının yüksek olduğu bir kurumdu. Maalesef bu saygınlığı, mevcut yöneticiler çok da umursamıyor.
Köklü bir geçmişe sahip olan PTT'yi, hukuki kararlara uyması ve kararların uygulanması için sürekli uyarıyoruz. Hukuki kararlara uyulması ve uygulanması konusu, Devlet kurumlarının asli sorumluluklarından biri olmasına rağmen, sendikamızca her defasında PTT’yi uyarmak ve sürekli hatırlatmak durumunda kalınması, kurum açısından çok acıdır.
Buradan bir kez daha sesleniyoruz. Ey PTT yöneticileri! Memur eliyle yapılmayan bütün adli tebligatlar hükümsüz ve yok hükmündedir. Kanuna aykırı emir vermekten derhal vazgeçin.
Kazandığımız davalar ile ilgili PTT Genel Müdürlüğüne, Türkiye Barolar Birliğine, Adalet Bakanlığı'na ve Ulaştırma ve Alt Yapı Bakanlığına bilgi verilmiş olup, hukuki gerekliliklerin yerine getirilmesi konusunda ilgi tutulmuştur.
Edirne PTT Başmüdürlüğü'nün firma personellerine tebligat dağıtım görevi vermesi nedeniyle, 15/10/2021 tarih ve 12692 sayılı işlemin iptali istemi sendikamızca dava açılmış, Edirne İdare Mahkemesi’nin 2022/28E, 2022/1346K sayılı kararı ile dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir. Bunun üzerine, yasaya ve yargı kararına uyulması ve kararın uygulanmasına yönelik, taşeron firma personeline tebligat dağıtım görevi verilmemesi için PTT’ye gerekli bilgilendirme yapılmıştır. Ancak PTT yönetimi, yasalara ve mahkeme kararlarına göre açıkça suç işleyerek, müşterek dağıtım adı altında, taşeron firma personeline tebligat dağıttırmaya devam etmiştir.
Sendikamızca, PTT’nin müşterek dağıtım adı altında, taşeron firma personeline tebligat yaptırdığı için bu konuda tekrar dava açılmış; Ankara 14. İdare Mahkemesi’nin 2024/1229E, 2024/1912K sayılı 13/11/2024 tarihli kararında, “Bu durumda; tebligat işlemlerinde görevlendirilecek personelin, yukarıda yazılı mevzuat uyarınca PTT A.S. personeli olmasının yasal zorunluluk olduğu açık olduğundan; davacı tarafından, isçi statüsünde çalışan firma personeline tebligat dağıtımı görevi verilmesi nedeniyle bu uygulamanın sonlandırılarak, tebligat dağıtımının PTT çalışanı olan kamu görevlileri eliyle yürütülmesi talebiyle yapılan başvurunun zımnen reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmaktadır.”
Şeklinde, bir kez daha iptal kararı verilmiştir. Anayasa’nın 138. maddesinin son fıkrasında “Yasama ve yürütme organlarıyla idare, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez” hükmü ile İdari Yargılama Usul Kanunun “Kararların sonuçları” başlıklı 28. maddesinde “Danıştay, bölge idare mahkemeleri, idare ve vergi mahkemelerinin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idare, gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecburdur. Bu süre hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemez.” hükmü bulunmaktadır.
İptal kararları, işlemin yapılmasından önceki hukuki duruma dönülmesini sağlayan, idare tarafından uyulmasının ve bu kararların icaplarına göre gerekli işlem veya eylemlerin yapılmasının zorunlu olduğu yargısal kararlar olmasına rağmen yargı kararlarına uyulmamaktadır.
7201 sayılı Kanun gereği tebligat yapma yetkisi bulunmayan taşeron firma çalışanları tarafından yapılan tebligatlar yasaya aykırı olduğu gibi yargılamanın gecikmesine ve kamu zararının doğmasına da sebep olmaktadır.
Sendikamızın bunları dile getirmesinin önemli nedenleri vardır. Bu nedenler şu şekilde sıralanabilir; Kanun’a aykırı olduğu için, Kanun’a aykırı işlem yapan taşeron firma personellerinin resmi evrakta sahtecilik suçundan ceza almaması için, Tebligatların taşeron firma personellerine dağıttırılması nedeniyle kadrolu personel alınmadığı için, Kamu kurumu olan PTT’nin taşeronlaştırılmaması için, Müşterek dağıtımdan vazgeçilerek, kadrolu personelin asli görevini yapması için PTT, tebligatı taşeron firma personeline yaptırmak için torba yasalara eklemlenerek geçirilmesi, kanuniliği yerine getirmiş olmayacaktır.
Tam tersi vatandaşın kişisel bilgilerinin güvenliğini de riske atacak bir adım olacağını değerlendiriyoruz. Bundan dolayı vatandaşlarımızın da KVKK'na istinaden itiraz etmesi, tepki göstermesi gerekir. Geçici çözümlerle, torba yasalarla, güvencesiz istihdam sağlamakla sorun çözülemez. Kamu kurumunun sorumluluğu, çalıştırdığı emekçiyi güvenceli istihdam etmek, mutluluğunu da düşünmekten geçmektedir. İştirak şirketleri üzerinden veya taşeron firmalar üzerinden personel istihdam etme şekli, sadece patronların daha da zengin olmasına yol açıyor. Kamunun varlıkları kamuya değil, emekçileri düşünmeyen patronlara aktarılıyor.
PTT personelinin iş yükünü azaltacak ve PTT’nin verdiği hizmetin kalitesini artıracak çözüm, kadrolu personel istihdamını artırmak ve bir an önce personel alımı yapmaktan geçmektedir.”