Şanlıurfa'da sel mağdurlarının dilekçesi sonuçsuz kaldı! Bu kış tehlikedeler

Şanlıurfa'da 21 Eylül'de etkili olan sağanak yağış, Karaköprü'de 3 blok ve 72 daireden oluşan bir sitenin bodrum katlarını su altında bırakmıştı. Geçmişte yaşanan sel felaketinin ardından tamamlanmayan dere çalışmaları ve çevre düzenlemeleri, yağışların yarattığı mağduriyetleri artırdı. Gazete İpekyol yazarı Müslüm Yıldırım, yetkililerin sorumluluklarını yerine getirmediğini vurgulayarak, kurumsal yanıt yetersizliğine dikkat çekti.

5

ŞANLIURFA- 21 Eylül’de Şanlıurfa’da etkili olan sağanak yağış nedeniyle kent genelinde birçok bölgede su baskınları yaşanmıştı. Geçen yıl mart ayında yaşanan sel felaketinin ardından derelerde başlatılan çalışmaların hala tamamlanmaması ve çevre düzenlemesinin yapılmaması, yağışların daha çok mağduriyet yaşanmasına neden oldu. 

Yaşanan sağanak yağış sonrası Karaköprü’de 3 blok ve 72 daireden oluşan bir sitenin, çukurda kalan 2 bloğunda bulunan bodrum katları tamamen suyla doldu. Yağmur sularının engellenmesi için sitenin etrafına ek bir duvar inşa edilmiş olmasına rağmen suyun önü kesilemedi.

Yağmurun en etkili olduğu bölgelerden biri de Çankaya Mahallesi oldu. Mahallede, yağış sırasında yolda çökme meydana geldi ve Akça Apartmanı’nın bahçe duvarı yıkıldı. Bununla birlikte, sitenin çukurda kalan 2 bloğundaki bodrum katları, suyla dolarak kullanılamaz hale geldi. Sitenin etrafına inşa edilen ek duvar, suyun önünü kesmeye yetmedi.

Yaşanan sel felaketi sonrası, site sakinlerinden de olan Gazete İpekyol’un yazarlarından Müslüm Yıldırım, yaşanan mağduriyetleri ve kurumsal yanıt yetersizliklerini dile getirdi. Yıldırım, “Müracaat ettikleri her birimin, topu bir başkasının üstüne atmak için kıvrandığını görüyoruz. Gelen talepleri, 'ben nasıl karşılarım' zihniyetinden çok, 'nasıl red ederim' anlayışıyla değerlendiriyorlar. Bu durum, kurumları yozlaştırıyor” ifadelerini kullandı.

YILDIRIM: SUYUN AKIŞINI ENGELLEDİ

Bölgedeki sel sonrası büyük bir korku ve panik yaşandığını belirten Yıldırım, site bodrumlarının tamamen dolduğunu ve tüm elektronik sistemlerin devre dışı kaldığını söyledi. Ayrıca, selin etkilerinin ortadan kaldırılması için yaklaşık 60 dilekçeyle yaptıkları başvuruların sonuçsuz kaldığını, müracaat ettikleri 3 müdürlükten ikisinin sorumluluğun kendilerine ait olmadığını belirttiğini aktardı. 

“BOYDAN BOYA OLAN MAZGALLARIN KÜÇÜLTÜLDÜĞÜNE ŞAHİT OLDUK”

Yıldırım konuya ilişkin yaptığı açıklamada şunları söyledi: 

“Karaköprü belediyesi eski nikah salonu arkasında bulunan dere yatağının 591 kotundan 595 kotuna çıkarılıp park haline getirildiğini, doldurulan Parkın kotunun indirilmesini , içine açık kanal yapılmasını, parkta hiçbir su gideri olmadığını ve duvarlarının kenarına ek duvar yapılmasını talep ettiklerinde , Bşk. Yardımcısının  ŞUSKİ ile beraber  mazgalları temizleyip yeraltındaki boru düzeneğinin yönünü düzelttiklerini test için yeni bir sel oluşmasını beklediklerini söyleyince  söyleyecek söz bulamadık dedi. Mazgal tadilatını gördüklerinde bir defa daha şaşkına uğradıklarını daha önce boydan boya olan mazgalların küçültüldüğüne şahit olduk. Sahada karşılaştığımız  belediyesi fen işleri  sorumlusu, ŞUSKİ’nin mazgallar arasına 20 cm’lik borular koyup tüm Karaköprü bölgesinden toplanıp gelen suyu 60 cm’lik boruya bağladığını belirtti, bu kadar suyun bu borularla gitmeyeceğini kendilerinin de bildiğini ve konuyu ŞUSKİ’ye ilettik.”

İlgili kurumların yaşanan sorunlara kalıcı çözümler üretmesini talep eden Yıldırım, "Selde başımıza bir şey gelmezse, sonuçları göreceğiz" diyerek sözlerini tamamladı.